TİMETURK | HABER MERKEZİ
AK Parti'nin anayasa değişikliği teklifinin bugün saat 07.05 itibariyle komisyonda kabul edildi
Türkiye'de demokratik cumhuriyeti koruyacak şekilde bu teklifin reddedilmesinin sağlanamadığını, yani üç ayaklı mücadelenin birinci aşamasında teklifin komisyondan geçtiğini belirten Tezcan, "Bu anayasa, Türkiye'de rejim değişikliği anayasasıdır, yüz yıllık demokratik cumhuriyet birikimini yok etme anayasasıdır, zorba devlet yaratma anayasasıdır" dedi.
Söz konusu teklifin gerçek anlamda anayasacılık hareketlerinin ifade ettiği anayasa adıyla tanımlanmasın mümkün olmadığın dile getiren Tezcan, "Literatürde bunlara sahte anayasa denmektedir. Özgürlükleri ve kuvvetler ayrılığını korumak, iktidar gücünü sınırlamak yerine, iktidarı konsolide edip, özgürlükleri ve kuvvetler ayrılığını yok eden, güçleri tek elde toplayan, kağıt üzerinde, görüntüde anayasa şeklinde olan ama özü itibarıyla güç konsolidasyonu çıkaran anayasalara, anayasa hukukçuları sahte anayasa diyorlar. Anayasa Komisyonu sahte anayasanın altına imza atmıştır" değerlendirmesini yaptı.
CHP'li Tezcan, 18 maddeden oluşan bu teklife "evet" diyen komisyon üyelerinin, TBMM'nin yok edilmesine "evet" dediğini, TBMM'nin tabuta konulmasına ve o tabuta 18. çivinin çakılmasına iştirak ettiğini savundu.
Tezcan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu anayasa ile güçler bir kişinin elinde toplanırken, vatandaşın hiçbir bir güvencesinin olmadığı rejim yaratılmaktadır. Bu anayasa bu şekliyle, diğer aşamaları da geçer ve yasalaşırsa, sokakta yürüyen hiç bir vatandaşımızın güvenliği kalmayacaktır, hiç kimsenin can ve mal güvenliği kalmayacaktır, endişesiz, huzur içerisinde yaşama hakkı kalmayacaktır. Şirketlerin özgürce yatırım ve ticaret yapabilme imkanı, öğrencilerin özgürce okuyabilme, eğitim alabilme hakkı, vatandaşların özgürce iş talep edebilme ve insan onuruna yakışır bir ücretle yaşayabilme haklarını ifade edebilme imkanları kalmayacaktır. Bütün demokratik kanalları tıkayabilecek şekilde diktatör yaratma anayasasıdır.
Hiçbir gücü denetlenmeyen ama her yeri denetleyebilen diktatör yaratma girişimidir. Artık, zaten sorunlu olan yargı alanı, tamamen problem alanına dönüşecektir. Bağımsız yargı, çok uzak bir hayal olarak kalacaktır. Bağımsız yargı yerine doğrudan siyasetin açık emrinde bir yargı düzeni, siyaseten sopası haline gelmiş bir yargı düzeni yaratılacaktır. Bağımsız yargıçlar değil, adalet cellatları yaratılacaktır. İktidar adına, iktidarın satırını elinde taşıyan adalet cellatları vatandaşın güvencesi değil, korkusu haline dönüşecektir."
Bülent Tezcan, "Adalet cellatlarını bugün kendi iktidarlarının güvencesi sanarak yaratanlar şunu unutmasınlar ki kurdukları düzenin cellatları, yarın ellerindeki satırı kendilerine çevirebileceklerdir" diye konuştu.
Mücadelelerinin devam ettiğinin altını çizen Tezcan, bundan sonraki hedeflerinin, teklifin TBMM Genel Kurulundan geçmesini engellemek olduğunu belirtti. Tezcan, Anadolu'da halka gidip, "senin elinden egemenliğin, senin temsilcin diye gönderdiğin milletvekilleri tarafından alınmaya, saraya devredilmeye çalışılıyor" diyeceklerini bildirdi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Tezcan, teklifin uzun görüşülme maratonunda verdikleri emek, çaba ve yorgunlukları nedeniyle basın mensuplarına teşekkür etti, 2017 yılının Türkiye'de yaşayan herkese mutluluk getirmesini diledi.
"MEYDANLARA İNERİZ"
Yine Meclis'te dış politikadaki gelişmeleri değerlendirmek için basın toplantısı düzenleyen bir başka CHP'li Öztürk Yılmaz da bu konuya değinerek Cumhurbaşkanlığı sisteminin kabul edilmemesi için gerek Genel Kurulda gerekse meydanlarda çalışma yürüteceklerini belirtti.
