AA'nın haberine göre her çocuğun insanlığın geleceğini yüreğinde taşıdığını vurgulayan Görmez, "Bir çocuğun hayatını karartmak, insanlığın ufkunu karartmaktır. Çocuğun duygu ve düşünceleri değerli, canı ve bedeni dokunulmazdır. Huzurlu, güvenli ve sağlıklı bir ortamda büyümek, onun yaratılıştan getirdiği en tabii hakkıdır" ifadelerini kullandı.
"Çocuğun emeğini, bedenini, geleceğini istismar etmek, insanlığın tefessüh ve iflas ettiği son noktadır. Çocuk istismarı hem Yüce Allah hem de insanlık önünde hesabı verilemeyecek ağır bir suçtur. Çocuğun her anlamda ihmal ve istismarıyla mücadele etmek, dini ve hukuki bir sorumluluktur."
İSTİSMAR TASARISI
Açıklamasına gündemdeki istismar tasarısına da yer veren Görmez şunları kaydetti:
Hiçbir kız çocuğu, rızası olmadan, anne olma özelliği kazanmadan ve eş olmanın anlamını kavramadan evlendirilemez. Hiçbir çocuk, hırsın, güç ve iktidar mücadelesinin, savaş ve şiddetin yükünü çekmeye mecbur, mağdur ve mazlum edilemez. Allah'ın emaneti olan çocuklarımızın, taşıyamayacakları bedensel ve duygusal yükler altında ezilmelerine izin ve müsamaha gösterilemez. İnsanlık, çocuk için iyilik düşünmedikçe, dünyayı çocuğun üstün menfaatine ve önceliklerine göre tasarlamadıkça, 'çocuğa yeryüzünün küçük ve onurlu halifesi' gözüyle bakmadıkça iflah olamaz."
NE OLMUŞTU?
AK Parti Meclis'e, 16.11.2016 tarihinden önce uygulanmak üzere (geriye dönük) "cinsel istismar suçunda" mağdur ile fâilin evlenmesi halinde, fâil hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması veya cezanın ertelenmesine imkân veren bir düzenleme sunmuştu.
Tasarıda söz konusu "cinsel istismar" tanımlaması "rıza ile evlenilmesi durumunda gerçekleşen evlilikler" için "hukuki literatür" gereğince kullanılmıştı.
Düzenlemeye kamuoyundan ve kadın derneklerinden tepkiler gelmişti.