Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Mursi mesajı: Mısır'ın yargılanması için elimizden geleni yapacağız
Erdoğan 'Mursi'nin vefatıyla yakından ilgileneceğiz, Mısır'ın uluslararası mahkemelerde yargılanması için elimizden geleni yapacağız' dedi.

Oluşturma Tarihi: 2019-06-19 16:12:00

Güncelleme Tarihi: 2019-06-19 16:12:00

Erdoğan "Mursi'nin vefatıyla yakından ilgileneceğiz, Mısır'ın uluslararası mahkemelerde yargılanması için elimizden geleni yapacağız" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklamalarının satırbaşları şöyle;

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları;

Sancaktepe'nin acaba 20 yıl öncesini bilenler ne kadar? Gençler bunu bilse inanıyorum ki oy verirken daha farklı oyunu verecek. 20 yıl öncesinde böyle bir Sancaktepe var mıydı? Okullarıyla hastaneleriyle acaba böyle bir Sancaktepe var mıydı? Burada da çöp dağları yok muydu? Biz iktidar olduk Sancaktepe farklı bir ilçe oldu.

Birileri çıkmış kendine göre atıyor tutuyor, 25 yılda ne yaptınız? Bunu diyen Binali Yıldırım kardeşimin karşısındaki aday. Adam sanki İstanbul'da yaşamamış ya…

AK Parti kurulduğu günden beri hizmetle milletimizin gönlüne girmiş bir partidir. Bizim lügatimizde boş konuşmanın, yalan ve iftiranın yeri yoktur. Türkiye bu popülist siyaset anlayışı yüzünden geçmişte altın kıymetinde yıllarını heba etmiştir.

Eğitimde, sağlıkta, ulaşımda, enerjide bu devrimi yaptık mı? Ümraniye'deki çöplük, o zaman kimdi belediye başkanı CHP. Burası patladığı zaman 39 vatandaşımız Ümraniye'de öldü. CHP çöp, çukur, çamurdur. Şimdi gelenler de farklı olmayacaktır.

Bütün hemşehrilerimizin kapısını tek tek çalmalıyız. Pazar günü akşam farklı bir müjde ile yola devam etmeliyiz.

'DUVARLARA 'ZULÜM 1453'TE BAŞLADI' YAZDILAR'

Türkiye cumhuriyet tarihinde ilk defa bu kadar uzun süre ve büyük oranlı büyüme dönemi yaşamıştır. Bu durum içerideki birilerini de rahatsız etti. Maruz kaldığımız her saldırının CHP ve HDP tarafından hararetle desteklenmesinin nedeni budur.

Bu çevreler işi 1453'ün rövanşına kadar götürmüşlerdir. Duvarlara zulüm 1453'te başladı yazdılar. Bu CHP zihniyeti Pazar günü bizden oy isteyecek. Gönüllerin fethi 1453'te başladı.

İstanbul zulmün estiği Konstantinopolis'ten kurtularak bize geldi. 31 Mart'ta seçimin neticesine en çok sevinenlerin arasında Yunanlılar vardı. Yunan gazetelerinde Atılan başlıkları hatırlıyorsunuz değil mi?

'YAPSAYDINIZ BU PAZAR SEÇİM OLMAZDI'

Milli iradeye sıkı sıkıya sarılacağız. Sandığa gitmeyenleri tutacaksınız sandığa götüreceksiniz. Sandığı aşağılayanlara hak ettikleri dersi bir kez daha vereceğiz.

Binali Yıldırım'ın rakibi çaldılar diyor. Bu ifade hukuki değil siyasi bir ifadedir. Özellikle sandıklarda memurların yerine bir yerlerden taşımalı kişilerin getirilip görevlendirilmesi, tutanaklara imzaların peşin alınması manidardır. İmza sayımdan sonra alınır. Sayımın yüzde 10'unun yapılması… Tamamını niye yapmadınız? Yapsaydınız bu Pazar seçim olmazdı.

31 Mart seçimlerinin galibi cumhur ittifakıdır. Bu ittifakı oluşturan AK Parti ve MHP'dir. Bu seçimlerden AK Parti olarak Türkiye genelinde toplamda il genel meclisinde yüzde 60'lık, büyükşehir belediye başkanlıklarında yüzde 52'lik oy oranıyla zaferle çıktık. İstanbul'un 39 ilçesinin 25'ini biz aldık, biri MHP'nin, 24 tanesi AK Parti'nin. 312 belediye meclis üyesinin 180'ini yine cumhur ittifakı aldı. Bu şehirde de tartışmasız galip geldik demektir.

'HIRSIZ GECE SEÇİM KURULUNA BASKIN YAPARAK OYLARIN YENİDEN SAYILMASINA ENGEL OLANDIR'

Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinde birleştirme tutanaklarında AK Parti aleyhine kasıtlı yanlışlar tespit ettik. 30 bin gibi seçim sonucunu değiştirecek bir orandı. 29 binden 13 bine düştü. Oylar çalındı. 16 bin oy gaspedilmekten ancak kurtarıldı. AK Parti'nin oyları çalınmıştır, iç edilmiştir. Siyasi bir ifadedir. Birileri ısrarla diyor ki öyleyse hırsız kim? Onlara şunu söylemek lazım; soruyu soran. Bu siyasi bir ifadedir. Zaten iyi biliyorlar bu işi. Memur yerine bankalardakileri yerleştirenler kim? Hırsız gece seçim kuruluna baskın yaparak oyların yeniden sayılmasına engel olanlardır. İlla ismiyle mi söylemek lazım. Hırsız kendini bildiği için çırpınıp duruyor.

Seçim yenilenmesi kararı sadece İstanbul için değil başka birçok ilçe ve beldede verilmiştir.

Ortada garip bir tablo olduğunu fark ettiniz. Karşınızda İstanbul'un 94-99 arasında belediye başkanlığını yapmış bir kardeşiniz olarak konuşuyorum. Cumhur ittifakını oluşturan partiler sahadalar. Diğer partinin genel başkanı ortada yok, yöneticileri ortada yok. Medya şovlarını bir kenara bırakırsanız adayı da ortada yok. CHP adayına destek Ya yurtdışından, ya Kandil'den ya da Kandil'in güdümündeki partinin eski genel başkanı Selo'dan geliyor destek. Selo ne diyor, oylar CHP'nin adayına diyor. Kandil ne diyor oylar CHP'nin adayına diyor. Terör örgütü ile beraber hareket edenlere CHP'ye oy veren kardeşlerim oylarını verecek mi?

'ALLAH İSTANBUL'U BÖYLE BİR FELAKETTEN KORUSUN'

Bunların her şeyleri gibi siyasetleri de sahte. Eğer konu hizmetse bizim adayımız Binali Yıldırım'ın üzerine biz kimseyi tanımayız. En iyi proje adamını İstanbul'a aday yaptık. Eğer konu vizyonsa iki adayı mukayese etmek Binali beye haksızlık etmek olur. Ortak program öncesi ve sonrası yaşanan hadiseleri takip ettiniz değil mi? Marmara Etap otelinde moderatörle CHP'nin adayı bir araya geliyor. Soruları konuşuyorlar.

Sayıştay raporlarından belediye hizmetlerine o kadar çok yalan söylemiştir ki Binali Bey hangi birini düzelteceğini şaşırdı. Sayıştay açıklamasını yaptı mı? CHP adayı soruların Binali beye verildiğini de iddia etmişti. Bay Kemal'de yalan ne kadar çoksa bu da kendi genel başkanı ile yarışıyor.

Programdan önce moderatör ile CHP adayı bir otel odasında 45 dakika baş başa görüşmüşler. Aynı odada 45 dakika kaldıkları görüntülerle ispatlandı. Biz bu durum karşısında ne diyeceğiz. CHP adayının yaptım yapmadım, söyledim söylemedim türü o kadar çok tutarsızlığı varken çetelesini tutamaz olduk. Alenen yalan söylendiği bir durumla karşı karşıyayız.

Önüne gelene söven, hakaret eden CHP adayı yarın o koltuğa oturduğunda neler yapar. Allah İstanbul'u böyle bir felaketten korusun diyorum.

'POLİSLERİMİZE HAKARET EDENİN ALNINI KARIŞLARIZ'

Ordu Valimize ‘it' dedi. Sonra bir yalan; ben it demedim basit dedim... Bütün görsel medyaya çıktı. Hepsinde it dediğin var. Şu anda seçim sebebiyle vali bey davasını açmadı ama seçim sonrası açacak. Polislerimize hakaret etti. Polislerimiz de davayı açacak. Polislerimize hakaret edenin de alnını karışlarız.

'SÖYLEDİĞİ YALANLARLA TÜRKİYE İLE DALGA GEÇİYOR'

Buradan CHP'ye HDP'ye İYİ Parti'ye gönül verenlere sesleniyorum belediye başkanlığı ve siyaset her şeyden önce ahlak, doğruluk, saygı gerektirir. Bu kişide sözünü ettiğim vasıfların hiçbiri yoktur. Söylediği yalanlarla tüm Türkiye ile dalga geçmektedir. Şayet mesele İBB Başkanı seçmekse milletimizin iradesi ne yönde olursa olsun başımızın üzerindedir. Amaç Türkiye'yi köşeye sıkıştırmaksa bunu başaramayacaklar.