Resmi Gazete'de yayımlanan "182 numaralı" Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile bakanlıklara bağlı kurumların teşkilat yapıları yeniden düzenlendi. Kararname kapsamında İstatistik Konseyinin üye yapısı değiştirildi, yeni daire başkanlıkları kuruldu ve çeşitli kurumlarda önemli yapısal değişiklikler yapıldı. İşte detaylar…
İSTATİSTİK KONSEYİNDE KRİTİK DEĞİŞİKLİK! ÜYE YAPISI BAŞTAN AŞAĞI YENİLENDİ
Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi, İstatistik Konseyinin yapısını köklü şekilde değiştirdi. Buna göre, Konsey artık başkanın liderliğinde, bakanlıkları temsilen en az genel müdür düzeyinde üyeler ve farklı kurumlardan temsilcilerle genişletildi.
VAKIFLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ'NDE YAPILANMA! KRİTİK DAİRELER KURULDU
Vakıflar Genel Müdürlüğü teşkilatında önemli değişiklikler yapıldı. "Yatırım ve Emlak Daire Başkanlığı"nın adı değiştirilerek "Emlak Daire Başkanlığı" oldu. Bunun yanı sıra 3 yeni daire başkanlığı kuruldu:
-
Proje ve Yapım Daire Başkanlığı
-
Vakıf Eğitim Daire Başkanlığı
-
Bilgi İşlem Daire Başkanlığı
Bu değişiklikle birlikte Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün organizasyon yapısı genişletildi, yeni görev alanları belirlendi.
TÜRKİYE YAZMA ESERLER KURUMU'NA “YAZMA MUSHAF DAİRESİ” GELDİ!
Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı'nda da büyük bir değişiklik yaşandı. “Yazma Mushaflar Dairesi Başkanlığı” kurularak Kurumun organizasyon yapısına yeni bir birim eklendi. Bu yeni dairenin görevleri de kararname ekinde detaylı şekilde açıklandı.
YENİ KADROLAR OLUŞTURULDU! DETAYLAR KARARNAME EKİNDE
Kararnameye eklenen cetvellerle birlikte bazı kurumlarda yeni kadrolar ihdas edildi. Bu kapsamda mevcut teşkilat yapısına yeni görev alanları eklendi, ilgili birimlerin sorumluluk alanları genişletildi.
CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ NE ANLAMA GELİYOR?
Bu kararnameyle birlikte devlet kurumlarının teşkilat yapılarında önemli revizyonlar yapılmış oldu. İstatistik Konseyi'nin genişletilmesi, Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne yeni başkanlıkların eklenmesi ve Türkiye Yazma Eserler Kurumu'na yeni bir daire açılması, devletin stratejik yapılanma sürecinin bir parçası olarak değerlendiriliyor.