Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü'nden Rıza Sarraf açıklaması
İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD ziyareti ve Rıza Sarraf'ın tutuklanmasına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu

Oluşturma Tarihi: 2016-03-28 14:25:55

Güncelleme Tarihi: 2016-03-28 14:25:55

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, işadamı Rıza Sarraf'ın ABD'de tutuklanması hakkında, "Amerika'da yürüyen bir süreç. Bizim onunla ilgili farklı bir şey söylememiz mümkün olmaz. Bize intikal eden bir şey söz konusu değil" dedi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın ABD'ye yapacağı ziyarette ABD Başkanı Barack Obama ile bir görüşme gerçekleştirmesi yönündeki soru üzerine Kalın, "Bir ikili ziyaret değil, bir zirve ziyaretidir. program elverdiği ölçüde ikili görüşmeler de olabilir. Obama ile bir görüşme olması için de çalışılıyor" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Kalın'ın konuşmasından satırbaşları şöyle:

"DAEŞ belasından kurtulmak lazım. Gerekçesi ne olursa olsun meşru gösterilmesi kabul edilemez. Suriye'de devam eden savaş DAEŞ'i besleyen unsurlardan biri. Suriye'de yaklaşık beş yıldır devam eden savaş aynı kalleşlikle masum insanları katletmeye devam etmektedir. Suriye savaşı devam ettikçe terör örgütlerinni alan bulması devam edecektir. Suriye meselesine baştan beri yaklaşımımız toprak bütünlüğünü esas alan bir geçiş sürecinin sağlanmasıdır. PKK terörü de aynı kararlılıkla kınanması gerekir.

"İSTİHBARAT PAYLAŞIMI DAHA AKTİF OLMALI"

İstihbarat paylaşımı konusunda ülkeler daha aktif olmalı. Türkiye olarak, Brüksel'deki hadiseyi ilk defa yaşamadık. İlgili ülkeler gerekli adımları atmadığı için bu sonuçlar ortaya çıkmıştır. 120 küsür ülkeden 37 bin kişiye giriş yasağı koyduk. 100'ün üzerinde ülkeden gelen 3000 kişi sınır dışı edildi. Türkiye üzerine düşeni kararlılıkla yapmaktadır.

Müslüman karşıtı duygular siyasete alet ediliyor. Avrupa'da ve Amerika'da bunların siyset malzemesi yapıldığını gördük. Müslüman karşıtı söylemler DAEŞ gibi terör örgütlerinin elini güçlendirir. Bu konuda iyi sınav veren liderler de var. 

ERDOĞAN'IN ABD ZİYARETİ

Ziyaret çerçevesinde Nükleer Güvenlik Zirvesi bulunuyor. Sayın Cumhurbaşkanımız daha önce de bu zirveye katılmıştı. Bu zirve bağlamında da yoğun bir program olacak. İkili görüşmeler olacak. Türkiye'de yatırımları bulunan şirketler ve işadamlarıyla programları olacak. Türk ve Müslüman toplumu temsilcileriyle bir araya gelecek. Musevi toplum temsilcileriyle de görüşecek. Yine düşünce kuruluşlarıyla da programı olacak. 2 Nisan'da cami açılışına da gerçekleştirecek.

ERDOĞAN OBAMA İLE GÖRÜŞECEK Mİ?

Bir ikili ziyaret değil, bir zirve ziyaretidir. program elverdiği ölçüde ikili görüşmeler de olabilir. Obama ile bir görüşme olması için de çalışılıyor. Görüşmeyecek gibi spekülasyonlar yapılıyor. Bunları bir kenara koyup resmi açıklamaları dikkate almakta fayda var.

RIZA SARRAF'IN ABD'DE TUTUKLANMASI

Amerika'da yürüyen bir süreç. Bizim onunla ilgili farklı bir şey söylememiz mümkün olmaz. Bize intikal eden bir şey söz konusu değil.

İSRAİL'İN VATANDAŞLARINI UYARMASI

Ülkeler terör saldırılarının ardından bu tür uyarıları yapar. İstiklal Caddesi'ndeki saldırıların ardından karşılıklı taziyeleşmelerimiz de oldu. Ama teröü sevindirecek açıklamalardan da kaçınmak gerekir. İsrail için söylemiyorum. Her türlü tedbir ince ayrıntısına kadar alınmakta.

BAŞKANLIK SİSTEMİ

Öncelikle konu Meclis'in konusu. Hükümet bir teklif getirecektir. Ama anladığım kadarıyla kamuoyunun da katkılarının alınması planlanmaktadır. Yeni anayasa ve başkanlık sistemi ile ilgili Cumhurbaşkanımız bir çerçeve çizen açıklama yaptı. Bir defa 82 anayasasının ihtiyaçları karşılayamadığı, karar mekanizmasının mevcut düzende yetersiz olması... Hükümetin getireceği teklifi izleyeceğiz.

PARTİLİ CUMHURBAŞKANI

(Erdoğan ve Davutoğlu'nun 'partili başkanlık'ta anlaştığı iddiası) Böyle bir anlaşmayı ilk defa duyuyorum. Bunun genel çerçevesi konusunda kamuoyu önünde yürüyen bir tartışma var. Meclis'e sunulan teklifi de hep beraber inceleriz. Bu tartışmayı bir kişinin kişisel geleceği ile ilgili yürütmek de doğru değil. Ben bir vatandaş olarak söylüyorum bu defa sivil, çoğulcu, Türkiye'nin gerçekleriyle örtüşen bir anayasa ümit ediyorum.

DÜNDAR VE GÜL DAVASINDAKİ KONSOLOSLAR

Yargıyı etkileyecek ve içişlerine karışılıyor görüntüsü vermekten kaçınılmalıdır.