'Devlet Bahçeli askere mektup yazmış' tartışması...
104 emekli amiralin imzaladığı gece yarısı bildirisine “maaşları kesilmeli, rütbeleri sökülmelidir” şeklinde sert tepki gösteren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, 2004 yılında 313 generale 'siyasi iktidarı uyarmaları' için mektup yazdığı ortaya çıktı. Haber, aralarında T24, Cumhuriyet, Oda Tv, Birgün, Duvar gibi siteler tarafından paylaşılırken, söz konusu mektupta yer alan ifadeler sosyal medyada tartışma doğurdu.

Oluşturma Tarihi: 2021-04-06 12:58:41

Güncelleme Tarihi: 2021-04-06 12:58:41

104 emekli amiralin 'darbe imalı' bildirisine karşılık rütbelerinin sökülmesi ve maaşlarını kesilmesi teklifinde bulunan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, 2004 yılında 313 generale "siyasi iktidarı uyarmaları" için mektup yazdığı ortaya çıktı.

2004 yılında Hürriyet gazetesi manşetinde yer alan haberde, MHP lideri Bahçeli'nin dönemin  Genelkurmay Başkanı 313 generale "siyasi iktidarı uyarmaları" için ‘Tarihi görev çağrısı' ifadesinin ve 17 sayfalık mektubun yazılmış olduğu ortaya çıktı.

Öte yandan haberin sosyal medyada paylaşılmasıyla birlikte Cumhur İttifakı destekçileri ile muhalefet destekçileri arasında tartışma doğdu. Muhalefet yanlıları MHP lideri Bahçeli'ye çelişki içinde olmakla eleştiri getirirken, MHP liderini destekleyenler 15 yıl önceki bir haberi tekrar gündeme getirerek Cumhur İttifakı'nı bozmak, Türkiye'de kaos ortamı oluşturulmak istendiği yönünde paylaşımlarda bulunan sitelere tepki gösterdi.

Hürriyet'in haberine göre mektupta özetle şu ifadeler yer alıyor:

"Son günlerde yaşanan gelişmeler Türkiye'nin milli birliğini ve bütünlüğünü hedef alan bazı çevrelerin ülkeyi tehlikeli bir gerginlik ortamına sürüklemek istediklerini göstermektedir. İhanet provaları ve nümayişlerle yeni tahrikler için zemin arayışına girilmiştir...

AKP Hükümetinin içine düştüğü teslimiyet ve aczden güç ve cesaret alan bu iç ve dış tahriklerin iç bünyemizi kemirmesine ve Türkiye'nin ufkunun karartılmasına asla izin verilmemelidir...

“BÖLÜCÜ HEVESLERE UMUT BAĞLAMIŞ”

AKP iktidarı kendisiyle birlikte Türkiye'yi de bir felakete sürükleyecek bu tehlikeli yolda ısrar ederse bu durumun çok ağır olacak vebalini tarih önünde taşımak durumunda kalacak ve mahşeri vicdanına mahkum olacaktır. Bölücü terör örgütüne yardım ve yataklıktan mahkum olan ve PKK bağlantılı faaliyetleri nedeniyle kapatılan bir siyasi partiye mensup eski milletvekillerinin tahliyesi, yeni tahriklerin sahneye konulması için siyasi bir gövde gösterisine dönüştürülmüştür...

PKK'nın siyasallaşması hedefinin adım adım gerçekleştirilmesini, Türkiye politikasının merkezi haline getiren AB, bu mahkumların serbest bırakılması için bugüne kadar her türlü zorlamayı yapmış, her yola tevessül etmiştir... AKP, bu süreçte kendisine verilen görevi büyük bir sadakatle ifa etmiştir. İlk adım olarak AB İnsan Hakları Mahkemesi'ni Türk milli hukuk sisteminin üzerinde yüksek temyiz mahkemesi haline getirmiştir...

"HERKES HADDİNİ BİLMELİ"

Ne hazindir ki basınımızın bir bölümü de bu koroya katılmıştır... AB'nin himayesi ve vesayeti altında Türkiye'de yeni tahrik ve nifak tohumlarını atılmasında yeni bir zemin kazanılmıştır. AB'ye her bakımdan teslim olan AKP iktidarı ne acıdır ki Türkiye'yi AB birliğine taşımakta bölücü heveslere umut bağlamış, bundan medet umar hale düşmüştür.

AKP iktidarına bu konuda hakim olan anlayış, önümüzdeki dönemde Türkiye'yi çok zor günlerin beklediğinin habercisidir. Bölücü terörün, Türkiye'nin AB üyelik sürecini kendi siyasi hedeflerine hizmet edecek bir araç olarak gördüğü ve siyasi stratejisinin AB'nin Türkiye'den talepleriyle örtüştüğü, kimsenin inkar edemeyeceği gerçeklerdir... Herkes haddini bilmeli, rüzgar ekenin fırtına biçeceğini aklından hiç çıkarmamalıdır. Bu vatan sahipsiz değildir..."