Dışişleri Bakanlığı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM), "Merçan ve diğerleri-İsviçre" davasına ilişkin kararını, "soykırım" iddiasını mutlak gerçekmiş gibi kabul ettirme doğrultusundaki girişim ve uygulamalara karşı, demokrasi ve hukuk ilkelerine dayanan çok güçlü bir hukuki tasarruf olarak değerlendirdiklerini bildirdi.
YAZILI AÇIKLAMA YAPILDI
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, AİHM'nin, "Merçan ve diğerleri-İsviçre" davasına ilişkin, 28 Kasım'da oy birliğiyle aldığı kararda, 1915 olaylarıyla ilgili beyanlarından ötürü İsviçre tarafından "soykırımı" inkar ettikleri gerekçesiyle mahkum edilen Ali Merçan, Hasan Kemahlı ve Ethem Kayalı isimli Türk vatandaşlarının ifade özgürlüklerinin ihlal edildiğine hükmettiğini hatırlattı.
Söz konusu kararın, "soykırım" iddiasını mutlak gerçekmiş gibi kabul ettirme doğrultusundaki girişim ve uygulamalara karşı, demokrasi ve hukuk ilkelerine dayanan çok güçlü bir hukuki tasarruf olarak değerlendirildiği açıklamada, şunlar kaydedildi:
"AİHM kararıyla, 2015'de AİHM Büyük Dairesi tarafından aynı kapsamda "Perinçek-İsviçre" davasında verilen ihlal kararıyla oluşturulan, 1915 olaylarının meşru bir tartışma konusu olarak ifade özgürlüğünün koruması altında bulunduğu ve 1915 olayları ile Holokost arasında tarihsel ve hukuki farklılıklar bulunduğu yönündeki içtihat bir kez daha tescillenmiş, devletimizin 1915 olaylarına ilişkin hukuk zeminindeki haklı tezleri teyit edilmiştir."