Adliye önünde bir araya gelen grup adına açıklama yapan avukat Mahmut Aytekin, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarının yıllardır sürdüğünü belirtti.
Aytekin, şunları kaydetti:
"İsrail bunun da ötesinde işgal ettiği Filistin topraklarında büyük bir ambargo ve kuşatma uygulamış, birkaç yılda bir gerçekleştirilen ve sistematik hale gelen bombardımanla Gazze halkına insani yardımların ulaşmasını engelleyerek büyük bir insanlık suçu işlemiştir. İşgalci İsrail güçleri silahsız ve savunmasız Gazze halkını havadan ve karadan hedef gözetmeksizin bombalamaya başlamıştır. Bu süreçte İsrail hiçbir hedef gözetmeksizin okul, cami ve hastane gibi savaşta dahi mutlak surette korunması gereken insanların topluca bulundukları alanları bombalamak ve doğrudan sivilleri hedef almak suretiyle binlerce insanın ölümüne ve yaralanmasına sebebiyet vermiştir. İsrail fosfor bombası kullanmak suretiyle açık ve inkar edilemez bir savaş suçu işlemiştir."
Tüm dünyanın İsrail tarafından işlenen insanlık suçunu izlediğini ifade eden Aytekin, Gazze'deki el-Ehli Baptist Hastanesi saldırısıyla insanlık tarihinin en karanlık, vicdan sızlatan eylemlerinden birine imza attığını aktardı.
Uluslararası sözleşmelere rağmen İsrail'in Gazze halkına karşı açık bir soykırıma giriştiğini vurgulayan Aytekin, şöyle konuştu:
"Tespit edilebilen tüm şüpheliler hakkında gerekli tahkikat ve soruşturmanın yapılarak ilgili suçlar ve resen tespit olunacak başkaca suçlar sebebiyle haklarında kamu davasının açılmasını talep ediyoruz. Söz konusu suçların işlenmesinde yetki ve sorumluluğu olan ve emir komuta zinciri içinde doğrudan suça iştirak eden diğer faillerin de tespiti ile şüpheli sıfatı ile soruşturma dosyasına dahil edilmesini istiyoruz."
Suç duyurusu dilekçesinde, İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve diğer yetkililerin, "soykırım", "insanlığa karşı suçlar", "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma", "konut dokunulmazlığının ihlali" ve "hırsızlık" suçlarından cezalandırılması talep edildi.