rbakan Vakfı Genel Başkanı Fatih Erbakan, "Bütün dünyanın geleceği ve kaderi 5 tane güçlü ülkenin temsilcisinin insafına terk edilmiş. Dolayısıyla böyle bir ortamda adaletten bahsetmek mümkün değildir." dedi.
Erbakan Vakfı Bursa Şubesi tarafından Osmangazi ilçesindeki bir düğün salonunda düzenlenen iftar programına katılan Erbakan, burada yaptığı konuşmada, Birleşmiş Milletler'e üye 192 ülkeden sadece 5'inin daimi üye yapıldığını hatırlattı.
Fatih Erbakan, 192 ülkedeki 7 milyar insanın 5 güçlü ülkenin temsilcisinin iki dudağından çıkacak lafa baktığını ifade ederek, "Bütün dünyanın geleceği ve kaderi 5 tane güçlü ülkenin temsilcisinin insafına terk edilmiş. Dolayısıyla böyle bir ortamda adaletten bahsetmek mümkün değildir." diye konuştu.
Demokrasi adına nutuk atan büyük devletlerin, konu Mısır'daki darbeye geldiği zaman "sus pus"olduğunu dile getiren Erbakan, "O büyük devletler, hiçbir zaman demokrasiden, insan haklarından, halkın kendi kendini yönetmesinden, milli iradeden bahsetmiyorlar. Çünkü, oradaki darbe onların işine geliyor. Yine bugün yaşadığımız dünyada, dünyanın herhangi bir yerinde bir silahlı örgüt eğer yaptığı eylemler Amerika'nın işine gelmiyorsa, Amerika ve İsrail'in aleyhineyse, o zaman o örgüt bir 'terör örgütü' haline geliyor ve yaptığı eylemler de 'terör eylemi' oluyor. Dünyanın herhangi bir yerinde silahlı örgütün yaptığı eylemler Amerika'nın veya İsrail'in işine geliyorsa, o zaman onlara kimse 'terörist' diyemiyor. Dolayısıyla böyle bir dünyada adaletten söz edebilmek ve insanlığın saadet bulabilmesi mümkün değildir." şeklinde konuştu.
Fatih Erbakan, Türkiye'de yaşanan olaylarla Suriye'de ve Irak'ta yaşanan olaylarının sebebinin aynı olduğunu savunarak, şunları kaydetti:
"Türkiye'de her gün patlayan bombaları görüyorsunuz. Sur'da, Cizre'de, Midyat'ta, Kilis'te yaşanan olayları görüyorsunuz. Şu mübarek ramazan ayının ilk günlerinde, İstanbul'da Vezneciler'de yaşanan katliamı görüyorsunuz. Bütün bu Türkiye'de yaşanan olayların sebebi Suriye'de yaşanan olaylarının sebebiyle aynıdır. Irak'ın, Libya'nın bölünmesinin sebebiyle de aynıdır. Hepsinin sebebi bölgede bir büyük İsrail devletinin kurulmasıdır. Türkiye'nin güneydoğusunun karıştırılması, Kürt'ün Türk'e, Türk'ün Kürt'e düşman edilmesi, Türkiye'nin güneydoğusundan kopartılacak parçayla Suriye'deki Kürt parçasının birleştirilmesi, Irak'taki Kürt yönetiminin birleştirilmesi ve sözde bağımsız bir Kürdistan devletinin kurulmasıdır. Arkasından bu parçalanmış, bölünmüş küçük lokmaların yutularak bölgede büyük İsrail devletinin kurulmasıdır. Dolayısıyla bu planlar varken, Erbakan Hocamızın tabiriyle 'siyonizm mikrobu' halen daha iş başında olduğu müddetçe dünyada ve bölgemizde huzur ve barışın tesis edilmesi mümkün olmaz."