Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları;
Diyanet İşleri Başkanlığı'mız tarafından düzenelenen Olağanüstü Din Şurası'nın hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Tüm alimlerimize, hocalarımıza şükranlarımı sunuyorum.
Ülkemiz son 3 yıldır çok önemli glişmelere sahne oluyor. 15 Temmuz'da yaşadığımız silahlı darbe girişimi bu sürecin en cüretli ve kanlı boyutunu teşkil etmiştir. Bu hain yapının 40 yıldır kanserli bir hücre gibi yaşayabilmesi ve sürekli büyümesi dini değerleri öne çıkaran kimliği sayesinde olmuştur. Zaman zaman duyardık 'bunlar silahlı örgüt değil' diye, 'bunlar zamanı geldiğinde silahları millete bile doğrultabilecek bir örgüt derdik' bizlere inanmazlardı. Şimdi ne kadar haklıymışsınız diyorlar.
"İYİ NİYETLE DESTEK OLDUĞUMUZ ZAMANLAR OLDU"
Tek parti döneminden itibaren uzun süre irtica paronayası ile dini cemaatlerin üzerine gidildiği gibi her yapı gibi bu yapıda milletimizin kanatları altında varlığını sürdürmüştür. Bizlerde bu yapıya tüm siyasiler gibi iyi niyetle destek oldu. Açık konuşuyorum ben de şahsen pek çok görüşüne katılmasam da bunlara yardımcı oldum. Dedik ki bir ortak yanımız var. Uzun süre gerçek yüzlerini göremedik.
"KOMUTANLARIN TUTUKLANMA GEREKÇELERİ BENİ İKNA ETMEDİ"
2010 yılından itibaren bu tespiti paylaştığım çok sayıda üst kademe yönetici arkadışm oldu ve tavrımız değişti. 2012'de bu yapıyla ilgili tavrımızı da daha net olarak ortaya koyduk. Geçmişte silahlı kuvvetlere yönelik davalarda şüphelerimiz oldu bunu da paylaştık. Komutanların tutuklanma gerekçeleri beni ikna etmiyordu.
RABBİM BİZİ AFFETSİN
Örgüt, 17-25 Aralık'ta gerçek yüzünü ortaya çıkardı. Hala maalesef bakıp da görmeyenler olduğunu biliyorum. Bu noktadan sonra şüphe dönemi bitti, mücadele dönemi başladı. 17-25 Aralık sonrası aldığımız önlemler olmasaydı, bu darbe girişimi çok daha büyük bir tehlike yaratacaktı. Hala daha geçmişte bu örgütün gerçek yüzünü görmemiş olduğumuzunu üzüntüsünü yaşıyorum. Rabbim bizi affetsin.
MİLLETİ MEYDANLARA DAVET ETTİM, ÇÜNKÜ...
Bir profesör müsveddesi sokağa çıkamaz diyor. Onlar bu milleti tanımamış, bu milletin ruhuyla özdeş olmamış. İnandığım için milleti meydanlara davet ettim. Atatürk Havalimanı'na indiğimizde terminale insanların nasıl yığıldığını gördüm. F-16'lara tanklara karşı elinde bayrakla yürüyen bu milletin eşi yok. Şu salondan ilan ediyorum. Bu saatten sonra Pansilvanya'daki şarlatanın hezeyanlarına kulak veren herkes başına gelecekleri kabul etmiş demektir.
Yüzlerine tükürseniz yağmur yağdı diye şüfür eden, kendi ailelerine bir iyi davranmayan bu kişilerin sapkın davası din haline dönüşmüştür. Bir ihanet şebekesinin dini motifleri kullanıyor olması onu aklamaya yeter mi? Kur'an-ı Kerim'de her zaman aklın kullanılması yönünde öğütler yer alıyor. Herkes kendi yolunda gitmekte sebeptir. Biz ikaz görevimizi yıllardır yerine getirdik. Pişmanım diyenler hakkında ciddi şüphelerimiz var. Elbette asıl olan beyandır diyeceğiz. Bu kişilere karşı gardımızı sonuna kadar indirmeyeceğiz.
'FAİLİ MEÇHUL İNFAZLARI VAR, ORTAYA DA ÇIKIYOR'
Hırsızlık kötüdür. En büyük hırsızlık insanların ümidini çalmaktır. FETÖ, binlerce insanın geleceğini açıkladı. Bunların faili meçhul infazları var. Bunlar da ortaya çıkıyor. Vatandaşlarına savaş uçaklarına bomba yağdırdılar. TBMM ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi bombalandı. Kime karşı bu girişimde bulunuyorlar. Bunların ailesi ne oldu demiyor. Hala canımız bu yola feda olsun diyorlar. Bu durum çok basit bir olay değil. 238 şehit sıradan bir olay değil.