Dolar

34,6923

Euro

36,7299

Altın

2.962,98

Bist

9.621,81

Erdoğan'dan AB'ye: Bu devran böyle yürümez

Cumhurbaşkanı 'Yıllarca bize 'AB kriterleri' diyerek, dayattıkları ne varsa şimdi hepsini kendileri ayakları altına alıyor. Şu 16 Nisan bir bitsin, 16 Nisan bittikten sonra masaya oturacağız, konuşacağız. Bu devran böyle yürümez' dedi.

8 Yıl Önce Güncellendi

2017-03-21 16:37:40

Erdoğan'dan AB'ye: Bu devran böyle yürümez

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'İnsan İçin Orman, Ekonomi İçin Orman' programına katıldı. Ankara Arena Kapalı Spor Salonu'nda gerçekleştirilen etkinlikte konuşan Erdoğan, Hollanda ile yaşanan diplomatik krize ilişkin açıklamalarda bulundu. Bakanların Almanya ve Hollanda'da referandum propagandası yapmasına izin verilmediğini hatırlatarak "Yıllarca bize AB kriterleri diyerek, dayattıkları ne varsa şimdi hepsini kendileri ayakları altına alıyor. Şu 16 Nisan bir bitsin. 16 Nisan bittikten sonra masaya oturacağız, konuşacağız. Bu devran böyle yürümez. Gereği neyse Türkiye olarak da biz bunu yaparız. Hollanda'da yerlerde sürüklenen benim Hüseyin Kurt kardeşimin hesabını soracağız. Yerlerde sürüklenenler aynı zamanda AB kriterleridir. Bunun hesabını da onların vermesi lazım" dedi.

“ÇOK DAHA FARKLI BİR TÜRKİYE DOĞACAK”

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçilmesi halinde çok daha farklı bir Türkiye'nin doğacağını söyleyen Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bundan sonra ülkemizde, çeşitli sıfatlar altında ajanlık yapan hiçbir Avrupalıya izin verilmeyecektir. İster şahıs olsun isterse kurum olsun. AB üyelik süreciymiş, geri kabul anlaşmasıymış; artık hiçbiriyle bizi tehdit edemeyecekler. Bitti o işler. 16 Nisan'da şu cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine bir geçelim; ondan sonra çok daha farklı bir Türkiye doğacak. Bunu bilelim. Çünkü 2023 hedeflerimize ulaşmamızdan öylesine endişe ediyorlar ki, bunun garantisi olarak gördükleri 16 Nisan halk oylamasında aleni taraf haline geldiler. Bakıyorsunuz Alman milletvekilleri, sana ne; avucunun içerisine 'Hayır' yazmış. Onunla dolaşıyor. Size ne? Korkunun ecele faydası yok."

“AVRUPA MUHALEFETTEN DAHA SERT”

Erdoğan, konuşmasında hem muhalefeti, hem de AB'yi eleştirdi:

“Ana muhalefet partisi başkanı, 'Cumhurbaşkanı ve başbakan başka partiden olursa kavga çıkar' diyor. Biz de böyle olmasın diye cumhurbaşkanı ve başbakanı birleştiriyoruz. Metni dahi okumamışsın. Öyle yalanlar, iftiralar ortaya atıyorlar ki insanın havsalası almıyor.

Avrupa ülkelerinin 16 Nisan konusundaki duruşları bizim muhalefetten daha sert, daha haşin, daha yaralayıcı. Bakanlarımızı ülkelerine sokmamak için her türlü diplomatik teamülü çiğnemekten, 2 saatte OHAL ilan etmeye kadar her yola başvuruyorlar.

Kaldı ki, Avrupa'da belediyeler OHAL ilan edebiliyor. Böyle yetki var. Bizim ilan ettiğimiz OHAL beyleri rahatsız ediyor. İşinize bakın işinize. Türkiye'deki halk oylamasından hangi sonucun çıktığı sizi niye bu kadar ilgilendiriyor? Onlar da Türkiye'de yönetim sisteminin değişmesinin sonuçlarının gayet iyi farkındalar. Onlar iyi farkındalar da, bizimkiler hâlâ farkında değil.”

“ERDOĞAN POSTERİ YASAK, PKK PANKARTI SERBEST”

“Geçmişte 'hasta adam' dedikleri bu ülkeyi bir türlü mezara gömüp, başına taş dikemediler. Şimdi bu ülkenin yeniden dirilişine şahit olmak elbette onlara acı geliyor. Tayyip Erdoğan'ın Rotterdam'da dev posterleri dükkânlara asılmış. Gelmiş Hollanda polisi onları söküp, atıyor. Öbür tarafta AB'de PKK terör örgütü yasak olduğu halde, kendileri de bu yasağı destekledikleri halde onun başındaki zatın pankartlarıyla, posterleriyle Rotterdam caddelerinde onların polislerinin koruması altında gösteriler yapıyorlar. Almanya'da da aynı şeyi yapıyorlar. Ne yaparsanız yapın. Topunuz gelin. Bu millet 16 Nisan'da gereğini sizlere gösterecektir.”

"İKİNCİ DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİNİN IRKÇI, FAŞİST, ZALİM AVRUPA'SI"

“Gerçek suratları ortaya çıktı. Benim oradaki vatandaşımı, aynı zamanda senin de vatandaşın ata, ite nasıl sen yedirirsin sen? Böyle bir şey olabilir mi? Bunun insanlıkla ne alakası var? Bunlar insanlıktan nasibini almamış. Bunlarda insanlık yok. Bunlarda vicdan, merhamet yok. Bunların elinde silah yok, sadece Türk bayrağı var. Bu Avrupa, İkinci Dünya Savaşı öncesinin ırkçı, faşist, zalim Avrupa'sıdır. Bu Avrupa, Ortaçağ'ın Türk ve İslam düşmanı Avrupa'sıdır. Avrupalılar önce Suriye meselesinde ardından 16 Nisan konusunda ortaya koydukları tavırla kendi maskelerini kendi elleriyle yırtmışlardır.”

"MERKEL'E 'BİZDE YARGI BAĞIMSIZDIR, BIRAKAMAYIZ' DEDİM"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Diyanet İşleri Türk İslam Birliği mensubu imamların, Türkiye adına casusluk yaptıklarına dair haberlere de tepki gösterdi:

"Terör örgütlerinin hepsine kucak açan Avrupa ülkelerinin, Diyanet İşleri Başkanlığı'mızın imamlarına tahammül edememeleri hep aynı karın ağrısının eseridir. Diyanet İşleri Başkanlığı'mızın imamlarına ajan muamelesi yapıyorlar. Ondan sonra 1 ay İstanbul'da, Alman Konsolosluğu'nda ajan terörist saklanıyor. Şansölye Merkel, burada ziyaretime geldiğinde onu bırakmamızı istiyor. Dedim ki 'Bizde yargı bağımsızdır, bırakamayız'. 'Ben size 4 bin 500 terörist dosyası verdim, nerede neticesi' dedim. Hani cevap? 'Bak kaç yıl oldu vereli' dedim. 'E yargı' dedi. 'He, bizde de yargı; kusura bakmayın' dedim. Siz vurdunuz mu? Kusura bakma size de vururlar. Siz bize nasıl davranırsanız bizden de aynı muameleyi görürsünüz."

 

Haber Ara