Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump ile Beyaz Saray'daki görüşmenin ardından düzenlediği ortak basın toplantısında çok önemli açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sayın Başkan'la gündemimizde yer alan konulara ilişkin kapsamlı ve samimi görüşmeler kaydettik. Türk Amerikan ilişkilerinin güçlü ve sağlıklı zeminde ilerletilmesi ve işbirliğimizi derinleştirilmesi konusunda hem fikiriz. İlişkilerimizde yeni bir sayfa açmakta kararlıyız. Sayın Başkan'la milli güvenliğimiz tehdit eden terör unsurlarıyla mücadele konusunda karşılıklı irademizi temin ettik. DEAŞ'a karşı mücadelenin önemine değindik. Özellikle Bağdadi'nin ölümünden sonraki süreçte de bizler gerek cezaevlerinden, Suriye tarafından kaçmaya çalışan gerek ülkemizde şu anda 2 bin 200 DEAŞ'lı elimizde tutuklu ve ya mahkumdur. Türkiye 9 Ekim'de başlattığı Barış Pınarı Harekatı'yla terörle mücadelede yeni ve önemli bir adım atmıştık. Ülkemiz bu harekatla PKK, YPG Suriye'deki ayrılıkçı gündemine ağır darbe vurmuştur. 17 Ekim mutabakatımızda Suriye işbirliğimizin geliştirilmesi için önemli bir fırsat yakaladık. PKK, YPG bunu bozmak için askerleri ve sivilleri hedef alan provokatif saldırılar düzenledi. Son 24 saat içinde 19 saldırı ve taciz gerçekleştirdiler. Tel Abyad bombaların koyulması nedeniyle 13 sivil hayatını kaybetti. Buna rağmen Suriye ile ilgili kalıcı bir çözüm bulmak için Amerika ile mutabakata bağlılığımızı sürdürüyoruz" dedi.
"Bizim bu konuda başımız dik, özgüvenimiz tamdır"
Ermeni Soykırımı iddialarına ilişkin konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tarihi meseleleri çarpıtarak önümüze ikili münasebetleri dinamitleyecek yeni sorunlar koymaya gayret ediyorlar. Temsilciler Meclisinde 29 Ekim'de alınan kararların bu amaca hizmet ettiğini, Türk milletini incittiğini ve ilişkilerimize gölge düşürme gayesi güttüğünü Sayın Başkan'la paylaştım. 104 yıl sonra savaş şartlarında yaşanan meselede karar vericiler siyasetçiler değil, tarihçiler olmalıdır. Bizim bu konuda başımız dik, özgüvenimiz tamdır. Açık söylüyorum Türkiye bu konuda diyalog ve özgür tartışma ortamından yanadır. Ermeni tarafına ortak tarih komisyonu kurulması teklifimiz hala geçerlidir. Biz arşivlerimizi açmış durumdayız. Silahlı kuvvetlerimizin 1 milyonu aşkın belgesi mevuttur. Her an bunları görebilirler ve araştırabilir" diye konuştu.
"Avrupa'dakiler teröristleri ülkelerine geri kabule ikna
konusunda Sayın Başkan'la ortak anlayışa sahibiz"
DEAŞ'la mücadeleyi sürdüreceklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Amerika ve Türkiye DEAŞ'ı bitirmek ve Suriye'ye barış ve hizmet getirmek için birlikte çalışabiliriz. Amerika Birleşik Devletleri'nin bölgedeki bu amacı gerçekleştirebileceği en iyi ortağı Türkiye'dir. Ülkemiz DEAŞ'la göğüs le mücadele eden bu uğruda şehitler veren tek NATO müttefikidir. Bugüne kadar 7 bin 680 yabancı terörist yakaladık ülkelerine geri gönderdik. DEAŞ'la bağlantılı olduğunu belirlediğimiz yaklaşık 77 bin kişiye ülkemize giriş yasağı koyduk. Şuan hapishanelerde 40 farklı ülke vatandaşı bin 216 DEAŞ mensubu var. YPG ve PKK elinden kaçarak Türkiye'nin kontrolündeki bölgeye geçen aralarında kadınları ve çocukların bulunduğu 287 kişiyi yakaladık. Şahsımı yayınlarında manşet yaparak hedef gösterin sadece Türkiye'de 304 vatandaşımızın ölümüne yol açanlarla mücadele sürdüreceğiz. Yabancı terörist savaşçıların kaynak ülkelerce alınması büyük önem arz ediyor. Avrupa'dakiler başta olmak üzere kaynak ülkelerini geri kabule ikna konusunda sayın başkanla ortak anlayışa sahibiz" şeklinde konuştu.
"2015 G-20 yaptığım güvenli bölge çağrısı zamanında
hayata geçmediği için 10 binlerce masum hayatını kaybetti"
Güvenli bölgeyle ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye, Suriye ile 911 kilometre uzunluğunda sınırı bulunuyor. Yaklaşık 9 sene önce çatışmalar başladığında bundan en fazla etkilenen biz olduk. 3 milyon 650 bini Suriyeli, bunun yanında 350 bini de Kürtlerden oluşan 4 milyon aşkın sığınmacıya ev sahipliği yapıyoruz. Şu ana kadar bütçemizden 40 milyar dolar aşkın harcama yaptık. Avrupa ise şu ana kadar söz verdiği halde 3 milyar avro gibi bir destek sağladı. Suriye topraklarında yaşayan 3 milyon insana düzenli insani yardım gönderiyoruz. 2015 G-20 yaptığım güvenli bölge çağrısı zamanında hayata geçmediği için 10 binlerce masum hayatını kaybetti. Bu sorunun böyle devam etmesi mümkün değildi. 4 bin kilometre alanı terörden ayırdık. Sayın başkanın güvenli bölge ilanın aynen katılıyorum. 365 bin Suriyeli kendi topraklarına dönüşünü sağladık. Barış Pınarı Harekatı'yla güvenli hale getirdiğimiz şehir ve köylere geri dönüşler başladı. Hazırladığımız özellikle plan ve projeyi Birleşmiş Milletler uluslararası toplumun desteğiyle hayata geçirirsek önümüzdeki dönemde dönenlerin sayısı artacaktır. Irak sınırından Cerablus'a kadar olan bölgede 20 mil derinlikte bölgeye 1 milyon insan yerleştirilir" ifadelerini kullandı.
"FETÖ'nün ABD'deki yaşamının son erdirilmesi
konusundaki talebimizi beklentimizi vurguluyoruz"
FETÖ konusunda da konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "FETÖ Türkiye'nin anayasal düzenini darbeyle ortadan kaldırmaya çalışmış bir örgüttür. 251 insanımızı katleden 2 bin 93 insanımızı yaralayan bu teröristler parlamentomuzu havadan bombalamışlardır. FETÖ'nün ABD'deki yaşamının son erdirilmesi konusundaki talebimizi beklentimizi vurguluyoruz. Siyasi meselelerle ticari konuların birbirine karıştırılmamasına inanıyorum. Bu hedef uluşmayı zorlaştıracak adımlardan imtina edilmesidir" dedi.
"S400 sistemi F35 programı başta olmak üzere bu alanda
sınamaların üstesinden diyalogla gelebiliriz"
Savunma sanayiyle ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "S400 sistemi F35 programı başta olmak üzere bu alanda sınamaların üstesinden diyalogla gelebiliriz. Türkiye'nin Patriot konusunda maruz kaldığı sorunu Osaka'da ifade etmişti. Sayın Başkan'a şayet istenilen şartlar teklif verilmesi halinde Patriot alabileceğimiz söyledim. Türkiye olarak ABD olarak kongreyle yapıcı bir diyalogla angajmanımızı sürdürmeye hazır olduğumuzu Sayın Başkan'la paylaştım" diye konuştu.