
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan AK Parti Beykoz Kongresi'nde yaptığı konuşmada, CHP'ye tepki gösterdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından önemli başlıklar;
Beykoz hep AK Parti'nin kalelerinden biri olmuş bir ilçemizdir. 16 Nisan halk oylamasında Beykoz yüzde 53'le Türkiye ortalamasının üstünde destek vermiştir. İnşallah 2019 seçimlerinde Beykoz'dan yine zafer bekliyoruz.
Beykoz hep AK Parti'nin kalelerinden biri olmuş bir ilçemizdir. 16 Nisan halk oylamasında Beykoz yüzde 53'le Türkiye ortalamasının üstünde destek vermiştir. İnşallah 2019 seçimlerinde Beykoz'dan yine zafer bekliyoruz. 100 milyonlar AK Parti ile yürüyorsa bunun tek endeni var, seviyorlar. AK Parti'yi seviyorlar. AK Parti istikrarın, barış ve huzurun dinamosu oldu.
'ANA MUHALEFET KÜRSÜYÜ FETÖ'YE KİRALADI'
Gezi olayları ve 17-25 Aralık darbe girişimlerinde FETÖ, bu alanı (sosyal medya) pervasızca, hoyratça, namertçe kullanmaktan çekinmemiştir. Haftalar, aylar boyunca şişirilmiş hesaplar, sahte karakterler üzerinden itibar suikastleri düzenlemiş, yalan ve iftira üstümüze boca edilmiştir. Milli ve yerli tavır sergileyen kim varsa FETÖ'nün tetikçilerinin hedefi olmuştur. Ana muhalefet partisi ve başındaki zat da meclis kürsülerini FETÖ'ye kiralayarak bu kalleş saldırılara kol kanat germiştir. Hiç utanmadan, arlanmadan, zerrece yüzleri kızarmadan haftalarca FETÖ'nün linç kampanyasına destek oldular. Ana muhalefet ortalığa boca edilen iftira ve montajlardan nemalanmaya çalışırken, biz bu ahlaksızlığa prim vermedik. FETÖ'nün sosyal medya terörizmine asla boyun eğmedik.
ABD VE AVRUPA'YA SOSYAL MEDYA GÖNDERMESİ
Hayata geçirdiğimiz tedbirlerine FETÖ'nün linç ve karalama furyasının önünü kestik. Bu süreçte hem içeriden hem de dışarıdan çok ciddi eleştiriler aldık. Birileri çıktı, bizi demokrasiyi bilmemekle özgürlüklere riayet etmemekle suçladı. Mağdurların feryatlarına kulak asmadan yapılan linç girişimlerini haklı göstermenin sosyal medya şirketlerinin aklama peşine düştü. Hatta o dönem Anayasa mahkemesini baskılara boyun eğerek bazı kararlara imza attı. Oysa meselenin ne özgürlüklere ne demokrasiyle alakası yoktu. Bilakis onca kalleş saldırının yegane hedefi demokrasi, özgürlük ve bizi biz yapan değerlerdi. Geriye baktığımızı zaman tavrımızın doğru olduğunu anlıyoruz. Özellikle son günlerde bir küresel sosyal medya şirketinin usulsüzlükleri üzerinde yapılan tartışmalar bizim haklılığımız ortaya çıkartıyor. Bizim o günlerde demokrasimizi sosyal medya teröründe korumak için aldığımız tedbirler bugün ABD'de, Avrupa'da çok daha ileri seviyede gündeme geliyor. O zaman bizi anti demokratik olmakla suçlayanlar bugün, sosyal medyaya şirketlerinin sorumsuzluğu ve hak ve hukuk tanımaması önünde feveran ediyorlar.