İslam İşbirliği Teşkilatı Sosyal İşler Bakanları Zirvesi'nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Macron'a tepki göstererek "Karşımızda susuyor, NATO zirvesinde konuşuyor" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:
Bugün dünya nüfusunun yaklaşık dörtte birini oluşturan Müslümanlar, maalesef, güçleriyle orantılı siyasi etkiye, ekonomik, sosyal ve kültürel gelişmişlik düzeyine sahip değiller.
İnsanlığın bugünkü gelişmişlik seviyesinin temelleri İslam coğrafyasında atılmış olmasına rağmen, Müslümanların günümüzde yaşadığı sıkıntıların sebeplerini iyi düşünmeli, analiz etmeli ve çözüm yolları üretmeliyiz. Aksi takdirde, sadece şikayet etmekle, sadece dövünmekle, sadece konuşmakla bir yere varamayız. Hele hele çareyi başkalarından beklemekle elde edeceğimiz hiçbir şey olamaz.
MACRON'A TEPKİ
Son NATO zirvesinde Fransa'nın başkanı hala İslami terörden bahsediyor. İslam'ın kelime anlamı barıştır. Siz islam ve terörü nasıl bir araya getiriyorsunuz. Karşımızda susuyor, NATO zirvesinde konuşuyor. Şimdi sarı yelekliler çıktı sokaklara, hadi durdur bakalım. Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste.
DAVAMIZDAN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ
Türkiye olarak, Kudüs ve Filistin'deki zulüm konusunda dile getirdiğimiz itirazlarda, çoğu defa yalnız kaldığımızı hissediyoruz. Esasen son yıllarda maruz bırakıldığımız terör saldırılarının ve ekonomik sabotajların gerisindeki sebeplerden birinin de bu ilkeli duruşumuz olduğunun farkındayız.
Ama bedeli ne olursa olsun, Hakkın, hakikatin ve mazlumun yanında yer almayı sürdüreceğiz. Kudüs davasından, Filistinlilerin haklarını savunmaktan ve tüm mazlumlarla dayanışma içinde olmaktan asla vazgeçmeyeceğiz.
HUZURLU BİR TOPLUM HEDEFİMİZE SÜRATLE ULAŞMALIYIZ
Kadının ve çocuğun uğradığı ruhsal ve fiziksel şiddet sorununu bitirmeden, güçlü aile yapısını inşa edemeyiz. Hep birlikte bu konuda bir seferberlik başlatmalı, “Yaradılanı severiz yaradandan ötürü” anlayışıyla huzurlu bir toplum hedefimize süratle ulaşmalıyız.
Kendi aramızda kuracağımız güçlü işbirliği ve tecrübe paylaşımıyla, bu sıkıntının üstesinden çok daha rahat gelebileceğimize inanıyorum. Toplantımızda, bu konuda somut kararların alınacağını öğrenmekten memnuniyet duyuyorum.
"DURDURMA ŞANSINA SAHİBİZ"
İslam ülkeleri olarak en önemli zenginliğimiz yeraltı kaynaklarından ziyade genç nüfusumuzdur.
Daha da güçlendireceğimiz aile yapımız, sağlam eğitim sistemimiz ve güçlü sosyal dayanışma mekanizmalarımızla, geleceğimizi gönül rahatlığıyla emanet edeceğimiz bir gençlik yetiştirebiliriz. Batı kaynaklı tehditlere karşı, çocuklara, kadınlara, yaşlılara ve engellilere ne kadar iyi sahip çıkarsak, aile yapımızı o derece korumuş oluruz.
Sosyal medya ve televizyon gibi iletişim araçlarının Batı kaynaklı içeriklerinin yaygınlaşmasıyla ortaya çıkan erozyona karşı teyakkuz halinde bulunmalıyız. Sınırlarımızı korurken zihinlerimizin teslim alınmasına yola açacak her türlü boşluğu, her türlü gafleti, her türlü çatlağı süratle doldurmalıyız. Bu konuda hiç de iyi imtihan veremediğimizi itiraf etmek durumundayız. Ama kötü gidişi durdurma şansına hala sahibiz. Hep birlikte neler yapabileceğimizi konuşmalı, anlaşmalı ve süratle uygulamaya geçirmeliyiz.
Ayrıntılar geliyor...