Fetullahçı Terör Örgütü'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Hava Üssü'ndeki eylemlere ilişkin 486 kişinin yargılandığı davaya müdahil olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatı Hüseyin Aydın, Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza ve İnfaz Kurumları kampüsündeki salonda 1 Ağustos'tan itibaren görülmeye devam eden davaya ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
FETÖ mensubu TSK mensuplarının çoğunun askeri lise yıllarında, çok genç yaşta örgütle tanıştığını, bu yolla örgütsel düşünme ve davranış kalıbını bir yaşam tarzına dönüştürdüğünü ifade eden Aydın, dolayısıyla sanıklar arasında hiçbir temas olmasa bile sanıkların ifadeleri arasında benzerlik olmasının sürpriz olmadığını vurguladı. Tutuklu sanıkların yakınlarıyla ve avukatlarıyla görüşme hakları bulunduğunu, bu görüşmelerde örgütün mesajlarının iletilmesinin de mümkün olabileceğini dile getiren Aydın, yargılama sırasında sanıkların birbirlerinin savunmalarını dinlediğini, önemli sanıkların çizdiği çerçevenin diğer sanıklar için emsal olabildiğini söyledi.
"Sanıklar, örgüte intisaplarından sonra bir fanusta yaşatılmakta"
"Sanıklar, örgüte intisaplarından sonra bir fanusta yaşatılmakta ve gerçekle bağları koparılmaktadır." diyen Aydın, sanıkların gerçeğe ulaşmasının örgüt tarafından farklı metotlarla engellendiğini, cezaevlerindeki örgüt mensuplarının da motivasyonlarının, bir takım rüyalarla ayakta tutulmaya çalışıldığının ortaya çıktığını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatı Aydın, Akıncı Üssü davasında yargılanan sivil sanıkların FETÖ hiyerarşisi açısından çok önemli ve her durumda korunması gereken kişiler olduğunu vurgulayarak, sivil sanıklar üzerinden darbe teşebbüsüyle FETÖ arasında irtibat kurulması gözetildiğinde, sivil yöneticilerin korunmasının aynı zamanda örgütün korunması anlamına geldiğini belirtti.
Eski asker sanıkların, sivil yöneticileri korumak için onları Akıncı Üssü'nde görmediklerini söylemekle yetinmediklerini ayrıca savcılık aşamasında verdikleri ifadeleri de değiştirdiklerine dikkati çeken Aydın, "Bu çerçevede savcılık aşamasında Akıncı Üssü'nde ve özellikle gazino bölgesinde sivil gördüğünü söyleyen sanıkların tamamı, bu sivillerin gerçekte sivil olmadığını sivil kıyafetli asker olduğunu söyleme ihtiyacı hissetmiştir. Sanıkların savunmalarına ve duruşmalardaki davranışlarına baktığımızda sanıkların örgütsel bağlılıklarını sürdürdüğünü ve örgütsel iletişimin devam ettiğini söyleyebiliriz. Darbeye iştirak eden sanıklar bağlamında ifade etmem gerekirse örgütte çözülmenin çok sınırlı kaldığı açıktır." dedi.