Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde Yargı Reformu Stratejisi Programı'nda konuştu.
Yargı Reformu Stratejisi'nde 2 temel perspektif, 9 amaç, 63 hedef ve 256 faaliyetin bulunduğunu belirten Erdoğan, "Her şeye rağmen 2005 yılından bu yana süren AB müzakere sürecinin bir an önce tamamlanmasının en az bizim kadar Avrupa için de önem taşıdığına inanıyoruz. Bu reform belgesiyle, her ne kadar bize verilen sözler tutulmuyorsa da AB tam üyelik sürecine bağlılığımızı da ifade etmiş oluyoruz" ifadelerini kullandı.
Yargı reformu belgesinin hem vatandaşların sisteme güvenini artıracağını hem de daha öngörülebilir yatırım ortamına yardımcı olacağını vurgulayan Erdoğan, bu belge ile ifade özgürlüğünün güçlendirilmesi ve daha ileriye taşınması konusunda yeni yaklaşımlar ortaya koyacaklarını dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, strateji ile amaçlananları şöyle sıraladı: Hak ve özgürlüklerin korunması, Yargı bağımsızlığının ve şeffaflığının geliştirilmesi, İnsan kaynaklarının nitelik ve niceliğinin artırılması, Performans ve verimliliğin artırılması, Savunma hakkının etkin kullanımının sağlanması, Adalete erişimin kolaylaştırılması ve adalet hizmetlerinden memnuniyetin artırılması, Ceza adaleti sisteminin etkinliğinin artırılması, Hukuk yargılaması ile idari yargılamanın sadeleştirilmesi ve etkinliğinin artırılması, Alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerinin yaygınlaştırılması. YARGI REFORMU STRATEJİSİ TAM METNİ İÇİN TIKLAYINIZ
Erdoğan, tutuklama tedbirinin ölçülü kullanılmasına yönelik yeni adımlar attıklarını ifade ederek, şöyle konuştu:
"Önümüzdeki dönemde adil yargılanma hakkının daha etkin şekilde korunmasını hedefliyoruz. Adliyelerde vatandaşların işlerinin kolaylaştırılmasına yönelik birtakım hedefler ve faaliyetler belirledik. Mevzuatın sadeleştirilmesi, adli yardım sisteminin ve savunma hakkının güçlendirilmesi hususlarında da atacağımız adımlar bulunuyor. Bir internet sitesinin tamamına değil, engellenmesine karar verilen kısmına erişimin sınırlanmasına imkan verecek bir düzenleme yapılacak. İfade özgürlüğüne ilişkin kararların istinaf aşamasından sonra bir de Yargıtay tarafından incelenmesini sağlayacağız." 'ADALETİN KÜÇÜLDÜĞÜ YERDE ZULÜM BÜYÜYOR DEMEKTİR'
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Yargı Reformu Stratejisi'ni sonraki reform hazırlıklarını başlangıcı olarak görebiliriz. Bu reformlara AB dayattığı için değil, milletimizin ihtiyacı olduğu için sahip çıkıyor ve hayata geçiriyoruz. Bu reform belgesiyle, her ne kadar bize verilen sözler tutulmuyorsa da, AB tam üyelik sürecine bağlılığımızı da ifade etmiş oluyoruz.
Yargı reformu belgesi hem vatandaşlarımızın sisteme güvenini artıracak hem de daha öngörülebilir yatırım ortamına yardımcı olacaktır. Devleti adalet üzerine inşa eden bir medeniyetin temsilcileriyiz. Adaletin güçlü, güçlülerin de adaletli olduğu toplumlar hızla büyür, kalkınır, gelişir. Adaletin küçüldüğü yerde zulüm büyüyor demektir. Adalet anlayışına göre hareket etmeye bıraktığımız gün, kaybettiğimiz gün olacaktır.
Her şeye rağmen 2005 yılından bu yana süren AB müzakere sürecinin bir an önce tamamlanmasının en az bizim kadar Avrupa için de önem taşıdığına inanıyoruz.
'Yitik, kaybedildiği yerde aranır' derler biz de kaybettiğimiz değerleri kendi içimizde bulacağız.
Yargı Reformu Strateji belgemizin iki temeli var: Hak ve özgürlükler. İfade özgürlüğünü demokrasinin en önemli şartı olarak görüyoruz. İşkence ya da kötü muamele iddiaları artık geride kalmıştır. 'TUTUKSUZ YARGILAMAYI ASIL YÖNTEM OLARAK GÖRÜYORUZ'
Bu belge ile ifade özgürlüğünün güçlendirilmesi ve daha ileriye taşınması konusunda yeni yaklaşımlar ortaya koyuyoruz. Tutuklama tedbirinin ölçülü kullanılmasına yönelik yeni adımlar atıyoruz. Önümüzdeki dönemde adil yargılanma hakkının daha etkin şekilde korunmasını hedefliyoruz.
Adliyelerde vatandaşların işlerinin kolaylaştırılmasına yönelik birtakım hedefler ve faaliyetler belirledik. Mevzuatın sadeleştirilmesi, adli yardım sisteminin ve savunma hakkının güçlendirilmesi hususlarında da atacağımız adımlar bulunuyor.
Tutuklamayı istisnai tedbir olarak görüyoruz. Tutuksuz yargılanmayı esas yöntem olarak görüyoruz.