Erdoğan 'Yol arkadaşımı feda edemem' dedi, Bozdağ gözyaşlarını tutamadı
MHP lideri Devlet Bahçeli, Bekir Bozdağ'ın 'Öğrenci Andı' kararıyla ilgili yaptığı değerlendirmeleri sert sözlerle eleştirmişti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da grup toplantısındaki açıklamada 'Yol arkadaşımı feda edemem. Benim bakanımın arkasında bizler varız' diye konuştu. Erdoğan'ın bu sözleri karşısında AK Partili Bekir Bozdağ'ın duygulanarak gözyaşlarını tutamadığı görüldü.

Oluşturma Tarihi: 2018-10-23 17:28:52

Güncelleme Tarihi: 2018-10-23 17:28:52

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MHP lideri Bahçeli'nin Bozdağ ile ilgili açıklamalarına şu yanıtı verdi:

"Ben ayrımcı değilim diyeceksin, yıllarca bakanlık yapmış arkadaşımıza bir taraftan hakaret bir taraftan tehdit savuracaksın. Benim bakanımın arkasında bizler varız. Doğrusu bakanımıza yönelik bu tehdidi ve hakareti gerçekten bir genel başkana yakıştıramadım. Bu çok üzücüydü. Yol arkadaşımı feda edemem. Benim arkadaşımın yakından uzaktan ırkçılıkla alakası yok. Kökeni Kürt olabilir, bu millete hizmet etme aşkını yaşamış bir arkadaşımızdır. Neden hedef saptırıyorsunuz. Bu bakanımızın şehrine ve ülkesine büyük hizmetler yaptığına şahidiz. Hiçbir arkadaşımızın tehdit edilmesine göz yumamayız. Bizim Türklükle bir sıkıntımız yok"

BEKİR BOZDAĞ NE DEMİŞTİ?

Meclis Anayasa Komisyonu Başkanı ve Adalet eski Bakanı Bekir Bozdağ, 'Öğrenci Andı' kararıyla ilgili "Danıştay anayasa ve yasayı alenen çiğnemiştir" demişti.

Bozdağ şu kararı şu sözlerle eleştirmişti:

"Türkiye, hukuk devletidir. 'İdarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolu açıktır. Yargı yetkisi, idari eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlı olup, hiçbir surette yerindelik denetimi şeklinde kullanılamaz. Yürütme görevinin kanunlarda gösterilen şekil ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini kısıtlayacak, idari eylem ve işlem niteliğinde veya takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı verilemez. Öğrenci andı kararı ile Danıştay 8. Dairesi; hukuka uygunluk denetiminin sınırlarını aşmış, kendisini yürütmenin yerine koymuş, yürütmenin takdir hakkını yok saymış dahası yürütmenin takdir yetkisini bizzat kullanmıştır. Kısaca; anayasa ve yasayı alenen çiğnemiştir."