Esed, Nişantaşı’nda para basıyor!
Suriyelilerin Türkiye’deki resmi işlemleri için gerekli evraklar, Şam rejiminin keyfi tutumu yüzünden Suriyelilerin hayatını kabusa çevirdi. En basit bir evrak işlemi için internet üzerinden randevu vermeyen konsolosluk, simsarlar aracılığıyla iş yürütüyor. Konsolosluğa adım atmanın maliyeti 300 dolardan başlıyor.

Oluşturma Tarihi: 2022-11-20 21:52:31

Güncelleme Tarihi: 2022-11-20 22:04:31

AHMET ÖZTÜRK | TIMETURK

Nişantaşı'nda bir kafedeyiz… Hararetli bir şekilde konuşan iki arkadaşa önce kulak kabartıp sonra konuşmalarına misafir oluyoruz. Söz Mahmud C.'de:

“Zaten dünyanın en pahalı pasaportunu veren ülke Suriye. Bir Türk 10 yıllık pasaportunu 100 dolardan daha düşük bir meblağ karşılığında alıyor. Suriye pasaportu ise bu rakamın 8 katından daha pahalı. Bu resmi ücret. Bir de konsolosluğa girmek için 400 dolar ödememiz gerekiyor. Bir pasaportun sağlayacağı bütün konfor, daha pasaport elinize geçmeden ödediğiniz 1200 dolarla elinizden alınmış oluyor. Konsolosluğa 400 dolar ödememin tek sebebi, Türk makamlarının istediği ve konsolosluğun 25 dolar karşılığında verdiği onay belgesi… Yani 25 dolarlık işlem için 400 dolar ödüyorum. Ülkemizdeki Suriyelileri katleden Esed, Türkiye'deki Suriyelileri de haraca bağlamış durumda. Çalıştığımızdan kazandığımız bütün parayı ona mı vereceğiz? Her gün bu konsolosluğun önünde sıra bekliyoruz. Günde 100 kişi 6 bin lira yasal olmayan para verse 600 bin TL karşılıksız kazanç elde ediyorlar.”

***

Kafeden çıktıktan sonra yaptığımız araştırma aslında Mahmud'un tekil bir örnek olmadığını, ekonomisi oldukça zor günler geçiren Şam rejiminin, çareyi yurtdışında yaşayan Suriyelilerde bulduğunu açıkça gösteriyor. Hedefte ise özellikle Türkiye'deki Suriyeliler var. Şam rejiminin iki ülke arasındaki ilişkilerin en gergin olduğu dönemde bile kapatmadığı Nişantaşı'ndaki Suriye İstanbul Başkonsolosluğu, son günlerde bir darphane gibi değerlendiriliyor Suriyeliler arasında…

SURİYELİDEN SİMSARA, SİMSARDAN KONSOLOS'A, KONSOLOS'TAN ESED'E!

Konsolosluk, normal şartlarda internetten üzerinden alınan randevuyla hizmet veriyor. Ancak bu durum, uzun zamandır bu şekilde işlemiyor. İnternet sitesinden randevu alınamıyor. Suriye'ye ilişkin belgelerin konsolosluk onayı olmadan kabul görmediği Türkiye'de Suriyeliler ise işlerini simsarlar (komisyoncu) aracılığıyla görüyor. Bu işlemler arasında Türk makamları tarafından istenen pasaporttan pasaport onay belgesi ve aile beyanı belgesinden kayıt işlemi belgesine kadar çok sayıda belge türü var.

Suriyeliler bu evrakları çıkartmak için konsolosluk çevresinde yoğunlaşan simsarlardan biriyle irtibata geçiyor. Rüşvet tarifesi değişse de simsarların randevu başına aldığı ücretin günümüz tarifesiyle 300 ABD Dolarından düşük olmadığı belirtiliyor. Ardından simsar vasıtasıyla randevusu verilen Suriyeliler konsolosluğa giderek işlemlerini halledebiliyor.

Pasaport örneğinden hareketle, zaten dünyanın en pahalı pasaportunu kullanan Suriyeliler, 800 dolar pasaporta ödedikleri bedelin yanında konsolosluktan 25 dolarlık onay belgesini alabilmek için 400 dolarlık da giriş ücreti ödemek zorunda kalıyorlar.

Suriyeliler, simsar ve konsolosluk arasındaki bu alacak verecek davasında paranın son durağının Şam rejiminin lideri BeşarEsed'in olduğu düşüncesi Suriyeliler arasındaki yaygın inanış. Suriyelilere göre Captagon ticaretinden fuhuşa kadar pek çok yasadışı işe karışan Esed rejimi için bu para son derece ‘helal para!' HANGİ ÇAĞDA YAŞIYORUZ? BU PARAYI ÖDEYECEK GÜCÜM YOK!

Ancak, bu konu Suriyeliler arasında bir yaraya dönmüş durumda. Birçok Suriyeli, Türkiye'nin kendilerini rejimle bu şekilde muhatap etmesi karşısında içerliyor. Tam isimlerinin yazılmasını istemeyen Suriyelilerden Mühenned C. “Pasaportumu güncellemek istiyordum. Konsoloslukta bir işlemin 10 bin lira harcanmadan hallolunmayacağını duyduğumdan beri gitmek istemiyorum. 5 kişilik bir aileyiz. Hangi belgeyi güncelleyim. Zaten kazandığımızın bir kısmıyla kendi ihtiyacımızı zor karşılıyoruz, bir kısmını Şam'daki ailemizin iaşesi için gönderiyoruz. Bu parayı ödeyecek gücümüz yok” diyor.

Ahmad A. ise “İnternet üzerinden aylarca randevu bekledim. Ama internetten kasıtlı bir şekilde randevu vermiyorlar. Hangi çağda yaşıyoruz? Zulmünden kaçtığımız adam bizi soymanın yolu bulmuş. Burada bir simsarla iletişime geçtim. Bir hafta sonrasına randevu verdi. Aile beyanı çıkarmak gibi basit bir belgeyi almak için yüzlerce dolar ödüyoruz. Tekstilde çalışıyorum. İki aylık maaşımı konsolosluğa ödedim. Keşke Türkiye, bizi konsolosluğa mecbur etmese…” diyor.