TİMETURK | HABER MERKEZİ
Mepanews'in Türkçe'ye aktardığı habere göre belgenin "Baas Partisi Halep Şubesi"nden sızdırdığı iddia ediliyor. Belgede, 16 Nisan tarihinde önemli bir Anayasa referandumuna gidecek olan Türkiye'de, "askeri operasyonlar ve terör saldırıları düzenleyerek istikrarsızlık oluşturmanın önemine" vurgu yapılıyor.
NECCAR'IN İMZASI
4 Mart tarihli belgede, Baas Partisi'nin Halep Şubesi başkanı Fazıl El Neccar'ın imzasının bulunduğu ve halen Türk vatandaşlığı bulunan bazı aktif üyelerin de raporlarının belgeye ek olarak sunulduğunu belirtiyor.
"ESED'İN TÜRKİYE VATANDAŞLARI"
Bilindiği gibi Suriye'de Esed rejimi saflarında savaşan ve Baas Partisi kademelerinde bulunan yüzlerce Türkiye vatandaşı var. Rejime bağlı paramiliter gruplarda da çok sayıda Türkiye vatandaşı bulunuyor.
"Syrian Mirror" tarafından sızdırılan belge:
"HÜKÜMET KARŞITI MEDYA"
Belgede, Türkiye'de hükümet muhalifi medyanın Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Suriye'deki kayıplarına odaklanarak "Türkiye'nin Suriye'ye müdahalesine karşı çıkan bir kamuoyu yaratılması gerektiğinin" farkında olması tavsiye edildi ve Esed rejim medyasının Osmanlı mirasını ve Türk ulusal anlayışını hedef alan ifadelerinden geri adım atması önerildi.
"AMAÇ: REFERANDUM SÜRECİNİ BALTALAMAK"
Güvenlik durumu açısından bakıldığında raporda, "Türkiye içerisinde 'Suriye direnişi' operasyonlarının faaliyete geçirilmesi" şeklinde nitelendirilen saldırıların önemi üzerinde duruluyor ve "Türkiye'de istikrarı bozmanın", anayasa değişikliği sürecini baltalayarak "Cumhurbaşkanı Erdoğan'a bir darbe indirilmesinin" gerekliliği belirtiliyor.
"HDP, ESED REJİMİ İLE İŞBİRLİĞİ İÇİNDE"
Raporda HDP'ye de atıf yapılıyor. İddiaya göre HDP, Esed rejimi ile pazarlık yapıyor ve rejimin Fırat Kalkanı Operasyonu'nun önüne set çekmesi karşılığında Türkiye'deki HDP seçmenini referandumda hayır oyu vermeye ikna edeceğini ifade ediyor.
"BİR ÖRNEK: REYHANLI"
Bu raporla, Esed rejiminin Türkiye'ye karşı uyguladığı siyaset ilk kez açığa çıkmıyor. Esed rejiminin uzun süredir Türkiye'deki hükümet karşıtı grupları desteklediği, terör saldırılarını finanse ettiği ve bir mezhep çatışmasını körüklediği iddia edilmekteydi. 11 Mayıs 2013 tarihinde Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde gerçekleştirilen bombalı saldırı, rejimin bu politikasının en bariz örneği olarak ileri sürülmekteydi. Saldırı hakkında sürdürülen soruşturmalarda saldırının Esed rejimi istihbaratı El Muhaberat ile bağlantısı ortaya çıkarılmıştı.
"MİŞEL TEMO SUİKASTİ"
Esed rejiminin bölgede muhalif güçler ve Türkiye'nin hakimiyetinin genişlemesini önlemek için gerçekleştirdiği bir diğer beşinci kol faaliyeti olarak da Mişel Temo suikasti gösteriliyordu. 7 Ekim 2011 tarihinde öldürülen rejim ve PYD karşıtı Kürt siyasi lider Mişel Temo'ya yönelik suikastin, Esed rejimi ve PYD tarafından ortaklaşa düzenlendiğine dair belgeler yayınlanmıştı. Böylece Suriye Kürt bölgelerinde PYD'ye alternatif olacak en önemli Kürt grubunun lideri tasfiye edilmişti.
Mişel Temo için Kamışlı'da yapılan cenaze törenine on binlerce Kürt katılmıştı. El Arabiya tarafından suikaste ilişkin yayınlanan ve Beşar Esed imzası taşıyan belgede suikastten “Türk hükümetini zora düşürecek ve Suriye krizinde tarafsız kalmasını sağlayacak bir operasyon” olarak söz edilmişti.
El Arabiya'nın Temo suikastine ilişkin yayınladığı belge: