Eski askeri hakimlerin yargılanmasına devam edildi
FETÖ'nün darbe girişimi sonrası görevinden ihraç edilen ve hakkında örgüt üyeliğinden dava açılan eski AYİM üyesi Şerif Bek'in yargılandığı davada, eski AYİM Başkanı Abdullah Arslan ile eski AYİM Başsavcısı Celal Işıklar tanık olarak dinlendi.

Oluşturma Tarihi: 2018-12-05 08:57:45

Güncelleme Tarihi: 2018-12-05 08:57:45

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sonrası görevinden ihraç edilen ve hakkında örgüt üyeliğinden dava açılan eski Askeri Yüksek İdare Mahkemesi (AYİM) üyesi Şerif Bek hakim karşısına çıktı.

FETÖ'nün darbe girişimi sonrası meslekten ihraç edilen ve tutuklanan Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) üyeleri ile askeri hakimlerin yargılanmasına devam edildi.

İlk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesince Yargıtay ek binadaki salonda görülen duruşmaya, sanık eski AYİM üyesi Bek katıldı, mazeret bildiren avukatları duruşmaya geç geldi.

Duruşmada, eski AYİM Başkanı Abdullah Arslan tanık olarak dinlendi.

Arslan, sanık Şerif Bek'in AYİM'in kurmay üyelerinden olduğunu, kurmayların mahkemeye atanmasının üçlü kararname ile gerçekleştiğini anlattı.

Kurmay üyelerin atamasını Resmi Gazete'den öğrendiklerini söyleyen Arslan, sorular üzerine sanığın örgüt mensubiyeti konusunda somut bilgi ve görgüsünün bulunmadığını kaydetti.

AYİM'de, Aralık 2013'te yapılan Uyuşmazlık Mahkemesi üyeliği seçimine kadar mahkemede yapının etkisinin pek görülmediğini, sadece gelen bazı ihbarlar bulunduğunu belirten Arslan, bu seçimde kurmaylıktan gelen üyelerin teamüllere aykırı şekilde toplu hareket ettiklerine değindi.

Arslan, Uyuşmazlık Mahkemesi üyeliğine gönderilecek AYİM üyesinin seçiminde, teamüllere göre en kıdemli üyenin seçileceğini ancak seçimde en kıdemsiz hakim üye Cemil Çelik'e 8 oy çıktığını ve seçimin uzadığını ifade etti.

Abdullah Arslan, gizli oylama yapılması nedeniyle sanığın kime oy verdiğini bilemediğini vurguladı.

Sanık Bek'in, darbe girişiminden birkaç ay önce odasına gelerek, "Başkanım bana cemaatçi diyorlarmış." dediğini aktaran eski Başkan Arslan, şu beyanda bulundu:

"Ben de ilgisi olup olmadığını sordum. Böyle bir şeyin olmadığını söyleyince 'O zaman işine bak sen, hukuktan ayrılma, niye tedirgin oluyorsun.' dedim. Sonrasında Daire Başkanına gidip bu konuyu sordum. Daire torba daire olduğu için yapı lehine bir dosya bulunmadığı için bunu test edecek bir durum olmadığını, herhangi bir sıkıntının bulunmadığını söyledi. Biz zaten son atanan kurmay üye hariç kurmay subayların ilişiğini hain darbe girişimi de olmasa kesecektik."

Arslan, AYİM'in, cemaat mensubiyeti nedeniyle TSK ile ilişiği kesilenlerin açtıkları davalara bakan dairesinde genellikle 3'e 2 kabul kararı çıktığının anlaşılması üzerine konuyu araştırdığını anlattı.

Somut kendi mensubiyetinin kanıtlanması dışında ailesi ya da akrabalarında mensubiyet bulunanların dosyalarında genellikle "mesleğe geri dönme" şeklinde oy çokluğuyla karar çıktığını öğrendiğini dile getiren Arslan, "Daire Başkanına, 'Burası iş ve işçi bulma kurumu değil. Ailesinde bile bu tür bağ bulunan insanları geri almayalım.' şeklinde bir uyarım oldu. Başkan da 'Suçun şahsiliği ilkesinden bu durumda ayrılalım.' dedi ama sonuç alamadık." diye konuştu.

Eski Başsavcı da tanık oldu

Tanık olarak dinlenen eski AYİM Başsavcısı Celal Işıklar da mahkemede genellikle kurmay üyelerle ilgili iddiaların gündeme geldiğini, bu kişilerin gruplaştıklarını, mahkemede ilk defa kurmaylıktan gelen üyelerin iki yılın üzerinde görev yaptığını bildirdi.

Işıklar, söylentiler dışında Bek'in örgüt üyeliğiyle ilgili somut bilgi ve görgüsünün bulunmadığını belirtti.

Verilen aranın ardından toplanan mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi.

Duruşma 21 Şubat 2019'a bırakıldı.