Evrensel insan hakları mesajı: Veda Hutbesi
Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Dr. Muhlis Akar, 'Sevgili Peygamberimizin ümmetine verdiği bütün mesajların özetini 'Veda Hutbesi'nde görüyoruz. Aslında evrensel insan hakları mesajıdır.' dedi.

Oluşturma Tarihi: 2019-06-07 22:59:48

Güncelleme Tarihi: 2019-06-07 22:59:48

Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Dr. Muhlis Akar, "Sevgili Peygamberimizin dünyaya teşriflerinden ve peygamberlikle görevlendirildiği andan itibaren ümmetine verdiği bütün mesajların özetini 'Veda Hutbesi'nde görüyoruz. Aslında evrensel insan hakları mesajıdır." dedi.

Akar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Hz. Muhammed'in hayatının son anları ile Veda Hutbesi'nde bütün insanlığa ve özellikle Müslümanlara verdiği mesajları değerlendirdi.

Hz. Muhammed'in vefat edeceği yıl ramazan ayında Cebrail aleyhisselam ile Kur'an-ı Kerim'i karşılıklı iki kez okuduğunu belirten Akar, Hz. Muhammed tarafından bu durumun kendisinin vefatının yakınlaştığı mesajı olarak algılandığını kaydetti.

Akar, Hz. Muhammed'in ramazandan sonra "Veda Haccı" diye bilinen son hac ibadetinde Arafat'ta yaklaşık 124 bin Müslüman'a Veda Hutbesi'ni okuduğunu hatırlatarak hutbede can ve mal dokunulmazlığı, cahiliye dönemi adetlerinden faiz, suçun şahsiliği, karı-koca arasındaki haklar ve sorumluluklar, emanetlerin sahiplerine iade edilmesi gibi doğrudan kul hakkını ilgilendiren hususların yanı sıra Allah'ın kitabı ve sünnetinin ümmete miras bırakılması gibi temel esaslara vurgu yapıldığını aktardı.

CAN, MAL, AKIL, NESİL VE DİNİN KORUNMASI EMRİ

Hz. Muhammed tarafından bütün ilahi dinlerin can, mal, akıl, nesil ve dinin korunmasını emretmesi gibi uyarılarının özellikle Veda Hutbesi'nde tekrar dile getirildiğini vurgulayan Akar, "Esasen Sevgili Peygamberimizin dünyaya teşriflerinden ve peygamberlikle görevlendirildiği andan itibaren ümmetine verdiği bütün mesajların özetini Veda Hutbesi'nde görüyoruz. Aslında evrensel insan hakları mesajıdır." değerlendirmesinde bulundu.

Akar, insan hakları adına birtakım kural ve maddelerin sayılarak çalışmalar yapıldığını ancak bunların sadece sözde kaldığının altını çizerek şunları söyledi:

"Dünyada bugün maalesef büyük insan hakları ihlali var. Zalimler, mazlumları eziyor. Filistin'de bunu görüyoruz. Orta Doğu kan gölüne dönüştürülüyor. Egemen güçler, petrol ve maddi çıkar için insanları sömürüyorlar, ülkeler işgal ediliyor. Çocukların başları Filistin'de taşlarla eziliyor. İnsanlara hayat hakkı tanınmıyor. Canları yok ediliyor, malları gasp ediliyor, nesiller katlediliyor, inanç hürriyetleri elinden alınıyor ama yine de insan haklarından bahsediliyor."

Veda Hutbesi'nin, Kur'an-ı Kerim'in özeti niteliğinde görüldüğünü de bildiren Akar, "Veda Hutbesi'nde verilen mesajlar sadece bir söz mesajı değildir, inanç temeli vardır. Bu, inanca, ahlaka ve ibadete dayanır. İmanın ve ibadetin ürettiği değerlerdir. Yüce dinimiz, Müslümanları bu değerlerden sorumlu tutmuştur." ifadelerini kullandı.

Hz. Muhammed'in hutbenin ardından Maide Suresi'nde yer alan "Size nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslam'ı seçtim." ayetini okuması üzerine sahabenin bu durumu Hz. Muhammed'in vefat etme zamanının yaklaştığı mesajı olarak algılayıp üzüldüğünü aktaran Akar, sözlerine şöyle devam etti:

"Tabii Efendimiz dönüyor aradan yaklaşık 3-4 ay geçiyor. Vefatı miladi takvimle 8 Haziran'a denk geliyor. Efendimiz rahatsızlanıyor. Hz. Ayşe annemizin evinde bakımı yapılıyor, hizmeti görülüyor ama orada bile hayatı boyunca verdiği mesajların tekrar edildiğini görüyoruz. Veda Hutbesi'nde o sekeratı mevt dediğimiz ölümün kendisine çok yaklaştığı anlarda bile Allah ve kul hakkı üzerinde ümmetini uyardığını görüyoruz. Hasta haliyle bile mescide gidiyor. Zaman zaman bayılıyor, uyandığı zaman 'Ümmetim namazını kıldı mı?' diyor. O anda temizliğe çok önem verdiğini görüyoruz. O haliyle bile diş ve ağız temizliğini ihmal etmiyor. Bu da çok önemli bir mesaj."

Hz. Muhammed'in hayatının son anlarında ümmetine namazın hakkıyla eda edilmesi, Allah ve kul hakkı konusunda uyarılarda bulunduğunu anlatan Akar, şunları kaydetti:

"Efendimiz, bu mesajlarla 'Ben, en yüce dosta gidiyorum.' diyerek ölüm anında bile ümmetini düşündüğünü, ümmetinin problemleriyle ilgilendiğini, ümmetine mesaj verdiğini, kendisi hayata veda etse bile Allah'ın kitabı ve sünnetinin kıyamete kadar ümmetinin bu değerlerle ayakta kalacağının mesajını verip Rabb'imize ruhunu teslim ediyor."