Tanıklardan iş adamı M.E.A, ifadesinde "Dini sohbetlerde Fetullah Gülen'in cemaati içerisinde ABD'de faaliyet yürüten kişilerin olduğu, bu şahısların geziye katılanlara Gülen'in ABD'de ne kadar güçlü olduğu, ABD'de bütün kapıların Fetullah Gülen'e açık olduğu, Gülen'in danışmanlarının sürekli ABD Başkanı ile görüştüğü, görüşmelere FBI görevlilerinin de katıldığı, FBI ajanlarının ise Fenerbahçeliler olarak adlandırıldığı anlatıldı" dedi.
Zonguldak'ta, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında 69 tutuklu ve 15 firari sanığın "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs, silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlarından ağırlaştırılmış hapisle cezalandırılmaları istemiyle hazırlanan iddianamedeki bazı tanık ifadelerinde dikkati çeken detaylar yer aldı.
Zonguldak Cumhuriyet Başsavcı Vekili Ahmet Yıkılmaz tarafından hazırlanan ve 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, tanık olarak ifadesi yer alan iş adamı M.E.A, vatani görevini yapmasının ardından M.A. ile tanıştığı ve örgüte ait evlerde yapılan toplantılara katıldığını söyledi.
Sohbetlerde Fetullah Gülen'in konuşmasının dinlettirildiği ve videolarının izlettirildiğini belirten M.E.A, toplantılara katılanlardan "zekat, kurban ve cemaate bağlı öğrencilere yardım" adı altında para talebinde bulunulduğunu anlattı.
İtirafçı iş adamı, ifadesinde şu bilgileri verdi: "Ticari işimle ilgili olarak Zaman gazetesi ile Sızıntı dergilerine üye oldum ve iş yerime söz konusu gazete ile dergiler standart olarak gelmeye başladı. 2005 yılının aralık ayından sonra ben bu cemaat oluşumuyla bağlantılarımı kopardım. 2012 yılında Zonguldak İş Adamları Derneğine (ZONİAD) üye oldum. ZONİAD'a üye olduktan sonra benim kullanmakta olduğum cep telefonuma sürekli konferans, toplantı mesajları geliyordu. Konferanslara medya da tanınan ünlü ekonomistler katılıyordu. Ocak 2013'te H.U. isimli şahıs bana, 'Amerika'ya bir seyahat olacak sende gel' demesi üzerine ben de kendisine gezinin maddi olarak ne kadar olduğunu sordum. Kendisi bana 4 bin dolar olduğunu yanıma da gezi esnasında bin dolar para almam gerektiğini söyledi. Benim Amerika'ya yapılacak geziye davet edilmemdeki sebebim ise bu cemaate bağlı öğrenci evlerinde kalmakta olan öğrencilere ayda iki kez kapalı zarf içinde maddi yardımda bulunmamdı. Geziyle ilgili olarak bize Amerika'da gideceğimiz yerlerin ve kalacağımız otellerin bilgisi verilmişti. H.U. bana, 'Ankara'da bulunan Amerikan Konsolosluğundan randevu aldığını' söyledi. Daha sonra konsolosluğa gittim. Burada 50 yaşlarında beyaz sakallı Amerikan vatandaşı, 'ABD'ye gittiğinde Pensilvanya'ya gidecek misin?' diye sordu. Ben de kendisine 'Nasipse giderim' dedim. Bu şahıs bana 'Hoca efendinin (Fetullah Gülen'i kastederek) elini öpecek misin' gibi sorular sordu. Ben de bu şahsa 'Multi Kültürel Mozaik Vakfı ile geziye gidiyoruz' dedim ve daha sonra vizeyi aldım. THY'ye ait uçakla İstanbul'dan Şikago'ya gittim. Şikago'ya indiğimizde bizi 2 araç aldı ve cemaate bağlı yurda gittik. Bu yurt duvarında Türk bayrağı ve ABD bayrağının ortasında Fetullah Gülen'in resminin olduğunu gördüm. Bu yurt çok kalabalıktı. Türkiye'den farklı illerden gelen grupların olduğunu öğrendim."
İŞ GÖRÜŞMESİ YAPTIK
Araçlarda seyahat ederken Gülen'in ses kayıtlarının dinlendiğini aktaran M.E.A, ifadesinde şunları kaydetti: "Dini sohbetlerde Fetullah Gülen'in cemaati içerisinde ABD'de faaliyet yürüten kişilerin olduğu, bu şahısların geziye katılanlara Gülen'in ABD'de ne kadar güçlü olduğu, ABD'de bütün kapıların Fetullah Gülen'e açık olduğu, Gülen'in danışmanlarının sürekli ABD Başkanı ile görüştüğü, görüşmelere FBI görevlilerinin de katıldığı, FBI ajanlarının ise Fenerbahçeliler olarak adlandırıldığı anlatıldı. Daha sonra Colorado'da bir otele gittik. Burada ABD'li iş adamları ile ikili görüşmeler yapacağımız söylendi. Yine cemaatin ABD'de abileri olarak bize tanıtılan kişilerin tercümanlığında iş görüşmesi yaptık. Burada ismini İsmail olarak öğrendiğim 30'lu yaşlarda gözlüklü bir erkek şahsı, bana gelecekte Fetullah Gülen cemaatinin ABD'deki abisi olacak diye tanıttılar. Yine ismini Mustafa olarak tanıttıkları bir erkek şahsın Afrika ülkelerinde abilik yaptığını söylediler. Aynı otelde akşam yemeği ile resepsiyon yapıldı."