Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ), başta dershanelerin kapatılmasına ilişkin davalar olmak üzere hakkındaki yargılamalarda aleyhine sonuçlar çıkmaması için Danıştaya seçtirdiği örgüt mensuplarını güvence olarak gördüğü ortaya çıktı.
İlk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesinde yüksek yargı mensuplarının yargılandığı davada, dershanelerin kapatılmasına ilişkin süreçte yapılanlar deşifre edildi.
Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mutahhar Keleşoğlu tarafından mahkemeye sunulan mütalaaya göre, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in "Hayatın her alanında var olmalısınız" talimatı doğrultusunda örgüt, toplumsal hayat ve devletin tüm alanlarına sızdı.
Değişik kaynaklardan gelir sağlayan örgütün önemli gelir kapılarından birisi de dershaneler oldu. Örgüt, dershanelerin kapatılmasına yürütmeyi durdurma kararına hükmeden Danıştay 8. Dairesine özel önem vererek, bu dairede kendi mensuplarının yer alması için çaba sarf etti.
Dershanelerle ilgili konuları günlük takip eden örgüt, sivil imam aracılığıyla yapılacak iş ve işlemleri "FETÖ'nün Danıştay imamı" eski Danıştay üyesi Galip Tuncay Tutar ile eski üye Yunus Çetin'e iletti.
MESAİ DEVAMLILIĞINA ÖZEL TAKİP
Dershanelerin kapatılması sürecinde kritik öneme sahip olan Danıştay 8. Dairesine gelen dosyaları takip eden örgüt, bu dosyaların lehe sonuçlandırılması için de çalışma yürüttü.
Dershanelerin kapatılmasına yönelik davada örgüt talimatıyla hareket eden FETÖ mensubu Danıştay 8. Daire üyeleri, yürütmenin durdurulması kararının çıkmasını sağladı. Örgüt, başta dershanelerin kapatılması davaları olmak üzere yapılan yargılamalarda aleyhine kararlar çıkmaması için Danıştaya seçtirdiği üyeleri güvence olarak gördü.
Öte yandan, örgüt, özel önem verdiği Danıştaydaki üyelerinin mesaiye devam edip etmediklerini de izledi. Bu konuda şifreli haberleşme ağı ByLock üzerinden gönderilen mesajlarda, mesaiye devam edilmesine yönelik ikazlar aktarıldı.
