Fetullah Gülen, ABD-İsrail politikalarını savunmaya devam ediyor. Pensilvanya'da konuşan Gülen, Suudi Arabistan ile derin bağları olduğunu ve bu ülkede kendileri için fırsatlar bulduklarını söyledi.
"TÜRKİYE KATAR İLİŞKİSİ MÜNASİP DEĞİL"
Aydınlık'ta yer alan habere göre Gülen, Pelsinvanya'da açıklama yaparak Amerikan politikalarını bir kez daha dillendirdi. Gülen Suudi Elaph sitesinde 17 Aralık günü yayınlanan röportajda “Türkiye'nin Katar'ın yanında durması münasip değildir” dedi.
Türkiye'nin Katar'a asker göndererek Suudi Arabistan'a meydan okuduğunu savunan Gülen, son gelişmeler karşısında ABD ve İsrail safındaki yerini yine ortaya koydu:
“Tek taraflı ve nefret dolu kararlar almaktan kaçınmalıyız. Böyle sorunları uluslararası forumlarla çözmeye çalışmalıyız. AB var NATO var. Türkiye de NATO üyesi. Bence herhangi bir adım atmadan önce bu kuruluşların fikri alınmalı. Küresel dünyada İslam dünyası, Hıristiyan dünyası ya da Yahudi dünyası diye bir şey yok artık. Tüm dünya küçük bir kasaba gibi oldu artık. Fikrimce, yeni projeler bu gerçekliğe binaen planlanmalı.”
"SUUDİ ARABİSTAN'DA BİR SÜRÜ ŞEY YAPILABİLİR"
“Hareketiniz İslami devletlerde nasıl bir rol oynamaktadır” sorusuna yanıt verirken Gülen, Tunus, Cezayir ve Ürdün'den söz etti. Fetullah Gülen, Fas kralının ona gençken altından bir Kur'an nüshası hediye ettiğini anlattı, Ürdün'e sıcak baktığını söyledi, Suudi Arabistan'ı özellikle vurguladı:
“Suudi Arabistan ile derin bağlarımız var. İslam dünyasının, Müslüman komitesinin ve İslam gücünün merkezidir. Orada bir sürü şey yapılabilir. Örneğin uluslararası konferanslar düzenlemek. Arap dünyasında iyimserlikle karşılayabileceğimiz yenilikler ve gelişmeler var. Allah'ın yardımıyla şimdiki zorlukları aşacaklar.”
"KÜÇÜK PROJELERLE BAŞLADIK"
Gülen röportaj boyunca “Umutsuzluk bataklık gibidir, içine düşerseniz boğulursunuz'' gibi mesajlar verdi: “O yüzden kararlı ol, ne olacağını görürsün. Deneyimli akil insanlar ve açık fikirliler bir araya gelip işbirliği yaparsa aşılmayacak zorluk yoktur.” Muhabir ısrar etti: “Fakat olanlar bizi umutsuzluğa sürüklüyor, ne yapmalı?” Gülen soruya “Küçük projelerle başladık” diyerek yanıt verdi ve itiraf gibi bir cümle kurmaktan da çekinmedi: “Uygun zamanda fırsatlar kollanarak eldeki imkanlar kullanıldı.” Röportajın bir yerinde Gülen, kendisinin rolü ile ilgili bir soruya da gizemli bir yanıt verdi: “Duyduğuma göre ‘Kutsal Işık kitabı: Hz. Muhammed'in Biyografisi' bazı ülkelerin bazı okullarında okutuluyor, çünkü bu kitap Hz. Muhammed hakkında çok şey anlatıyor. Ve umarım ki Allah bunu bir sevap olarak görür.”
Gülen'in “Sizce Türkiye nereye gidiyor?” sorusuna “Bu bir bilmece” vurgusuyla verdiği yanıt, dikkat çekici. Röportaj boyunca örgüt üyelerine yılmamaları mesajı veren Gülen'in buradaki yanıtı şöyle:
“Sahaya yeni taraflar girerse halihazırdaki denge durumu değişebilir ve şiddet ve öfke çemberi kırılabilir. Allah'tan bunu diliyoruz. Çoğu gitti ve geldi kimse kalmadı. Kim gelirse gelsin, giderse bir daha dönmez. Bu bir bilmece. Dönerse dikenle gelir, önlem almayın. Giderse de kimse gidişini engelleyemez.
"DİYALOG KÖPRÜLERİNİ YIKTILAR"
“Tavırlarınızı ve fikri mirasınızı eleştiren Evkaf bakanının açıklamalarının ardında ne yatıyor?” sorusuna yanıtında Gülen, sanki FETÖ içinde bir diyalog tartışması varmış gibi şöyle konuştu:
“Eylemleri yüzünden diyaloğun tüm köprülerini yıktılar. Yapmadıkları adaletsizlik kalmadı. Diğer yandan bu gibi insanlarla yeniden görüşmek ve anlaşmak diğer insanlardan, dünyanın kalanından ve İslam dünyasından uzaklaşmak demektir. Yüzlercemiz hatta binlercemiz infaz edildi. Her gün ağladık. Fakat diğer yandan tüm dünya şunu bilsin ki onlarla müttefik değiliz... Birbirimize sarılmalı ve birleşmeliyiz, mesajımız bu. Onlarla karşılaşmak tüm bu ihtimallere engel oluşturuyorsa onlarla aynı karede yer almamak en iyisi olacaktır.”
