Fransa'nın hükümetin "İslamcı radikalizm" olarak adlandırdığı şeyin üstesinden gelmeyi amaçlayan yasa tasarısı bugün açıklandı.
Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, tasarıyı “ayrılıkçılar” olarak adlandırdığı ulusa zarar verecek şekilde genişletti ancak insan hakları örgütleri bunun Fransız Müslümanlara karşı ayrımcılık doğuracağını dile getirerek yasayla ilgili endişeleri olduğunu belirtti.
Zorunlu eğitim
Tasarıda dikkat çeken “tedbirler” arasında, yalnızca özel durumlar için üç yaşından itibaren evde eğitimin zorunlu hale getirilmesi yer alıyor. Söz konusu tedbir, radikaller tarafından yönetilen sözde “gizli” okulları sona erdirmeyi hedefliyor.
Cami statüsüne ilişkin para cezası
Başka bir tedbirde ise, camileri daha iyi tanımlayabilmek için ibadethaneler olarak kaydettirilmesi teşvik ediliyor. Ülkedeki 2.600'den fazla caminin birçoğu şu anda dernek kurallarına göre faaliyet gösteriyor. Camiler için dış finansman yasak olmasa da, ilgili meblağ 10.000 avrodan (12.000 $) fazla olursa ilan edilmesi gerekecek.
Bekaret kontrolüne ağır ceza
Yasa tasarısı, bir doktorun genç bir kadına evlilik öncesinde bekaret kontrolü yapması durumunda para cezası ve bir yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılabilecek bir suç haline getirecek.
Fransız doktorlar ve Müslüman feministler de bu tür durumlarda tepkili ve karşı çıkıyor ancak bazıları bu olmadan şiddete maruz kalabilecek kadınlara zarar verilebileceğini söyleyerek yasağa karşı çıkıyor.
Zorla evlendirme
Zorla evlilikleri ortadan kaldırmaya yönelik tasarıda yer alan bir başka önlem ise, çiftlerin zorla rızası hususunda bir şüphe olduğunda, bir görevli ile ayrı ayrı görüşmesi şartı getiriliyor. Söz konusu şüphe devam ederse, görevlinin evliliği yasaklayabilecek bir savcıya götürmesine imkan tanınıyor.
Çok eşlilik
Çok eşlilik uygulayanlara ise Fransa'da ikamet izni kaldırılacak.
Macron bu yılın başlarında destek toplamak amacıyla tasarıyı anlattığında, İslam'ın küresel olarak "kriz halindeki bir din" olduğunu söylemiş, tüm dünyadaki Müslümanları Fransa karşıtı protestolara yol açmıştı.
Ancak Başbakan Jean Castex ve bazı yetkililer tasarının “dinlere aykırı olmadığı” konusunda ısrar ediyor.
Camilerin, derneklerin, kamu hizmetlerinin ve okulların daha iyi denetlenmesini amaçlayan yaklaşık 50 maddeden oluşan tasarı metninde, ne İslam ne de Müslüman kelimesi belirtilmiyor ve halihazırda hukukta yer alan Fransız laikliğini daha fazla korunması umuluyor.
Parlamentonun, önümüzdeki aylarda yasa tasarısı üzerinde canlı bir tartışma yaşanması muhtemel olan bir tartışmayı başlatması bekleniyor.
Söz konusu tedbirler “Cumhuriyetçi İlkeleri Destekleme” adlı hassas başlığı altında ele alınıyor.
Castex, “nefret ve şiddeti yaymak ve bölücülük” amacında olanların “ayrılıkçılığın” merkezinde olduğunu söyledi.
Castex, “dini normları hukuka üstün kılma hırsıyla bilinçli, teorik, siyasi-dini bir projenin tezahürüdür” ifadelerini kullandı.
Le Monde gazetesine verdiği bir röportajda, tasarının içeriğinin uzun vadeli olduğunu ve bunun Fransız değerlerini tehdit eden herhangi bir siyasi ideoloji için geçerli olacağını belirterek, "bugün kesinlikle savaşmaya çalıştığımız şey radikal İslamcılık olsa bile" şeklinde konuştu.
El Cezire
