İran'ın Türk Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi çok şaşırtacak
Başlıkta da söylediğim gibi İbrahim Reisi Azerbaycan Türkü.
Son seçimde 28 milyon 600 bin oydan 17 milyon 800 binini alarak İran'ın 8. Cumhurbaşkanı olan İbrahim Reisi'nin Orta Doğu'nun şekillenmesinde yepyeni bir dönemin kapılarını açacağı belirtilmekte.
Kendisi bir hukukçu ve 61 yaşında.
Mesleki kariyerinde Tahran Başsavcılığı, Devlet Denetleme Kurumu Başkanlığı (1994), Yargı Erki Başkanı Birinci Yardımcılığı (2004), İran Genel Başsavcılığı (2014) var. On yılda bir atlamış kariyer basamaklarını. Sabırlı ve rejime sadık. 19 Mayıs 2017'deki seçimlere ilk kez aday olarak katıldığında Hasan Ruhani'ye karşı kaybetti. Bunun ardından Hameney tarafından Laricani'nin yerine 2019'da İran Yargı Erki Başkanlığı'na getirildi ve Laricani'nin görev yaptığı döneme ait üst düzey yargı görevlilerine yönelik yolsuzlukların üzerine gitti.
Bir başka olgunun daha altını çizelim. İbrahim Reisi, Devrim Muhafızları Ordusu tarafından da desteklenmekte. Bu son derece önemli çünkü İran'daki en önemli silahlı iki vesayetten biri Devrim Muhafızları.
Yukarıda söylediğim gibi İbrahim Reisi'yle birlikte İran yeni bir dönemin kapılarını aralayacak ve bu kapıda ilk kucaklayacağı kişi de büyük bir ihtimalle Türkiye Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan olacak. Reisi muhafazakârların adayı olmasına rağmen İran Azerbaycanı'ndaki Türklerin çok büyük bir çoğunluğunun oylarını aldı.
İran'ın, müesses nizamının, Reisi ile yapmak istediği belli. ABD tarafından İran'ın yumuşak karnı olarak nitelenen Azerbaycan Türkleri ile reformcu muhaliflerin ağır ekonomik sıkıntıların üzerinden kışkırtılarak meydana getirilecek muhtemel bir kaos ortamının önüne geçmesi. Çünkü ABD'nin Türkiye ile birlikte bölgede iki hedefi daha var; Rusya ve İran...
Geçtiğimiz günlerde Akit tv'de Halis Özdemir anlı şanlı gazetecilerin aklına gelmeyeni yaptı ve hem seçim öncesi hem de seçim sonrası İbrahim Reisi'nin Başdanışmanı ve Seçim İşlerinden Sorumlu Koordinatörü Muhammed Hikmetnia'yı konuk olarak programında ağırladı.(*)
Kendisi de bir İran Azerbaycanı Türkü olan Muhammed Hikmetniya'yı dinlediğimde yukarıda sözünü ettiğim çok önemli ipuçlarını öğrenme fırsatı buldum. Hikmetniya'nın konuşmasından edindiğim ilk izlenimlere göre İran'ın yeni Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi şunları yapacak:
1-ABD ile nükleer anlaşmayı hayata geçirip ambargodan kurtulmaya çalışacak. Normalde günlük 2,5 milyon varillik üretimi olan İran'ın sadece günlük 137 bin varille sınırlı üretim ve satışı ciddi biçimde belini büküyor ve halkın dayanma gücü neredeyse kalmadı. Hikmetnia, petrol ve gazı İran'ın Türkiye üzerinden Batı'ya göndermek istediğini ifade ediyor.
2-Yolsuzlukların üzerine gitmesiyle tanınan Reisi en ufak bir ekonomik kaçağa izin vermeyecek.
3-Artık İran “devrim ihraç eden” bir ülke olma rolünden uzaklaşacak. Bunun ekonomiye ne büyük yük getirdiği artık dinî otorite tarafından da kabul edilmiş durumda. Irak'tan Yemen'e, oradan Suriye'ye ve Kafkasya'ya bir Şii hilali ideasının köken ülke olan İran'ı tehdit eder hâle gelmiş olduğu gerçeği bizzat "Ayetullahlar" tarafından idrak edilmiş durumda.
4-İran etraf ülkelerle ilişkilerini pozitif anlamda geliştirmenin adımlarını atacak. Bu ülkeler arasında ilişkileri bir üst seviyeye getirmeyi amaçladığı Türkiye başı çekiyor. Tüm bunların gösterdiği yol bağlamında herkesin aklına gelen soru şu:
“Suriye'deki Şam rejimini ve Esad'ı şartsız destekleyerek ülkeyi ABD emperyalizminin at oynattığı bir merkeze dönüştüren İran, bu dönemde ne yapacak? Reisi'nin bu konudaki planı nedir?”
Hikmetnia'yı dinlediğimde bölge sorunlarının bitirilmesi sıralamasında Suriye önemli bir yer tutuyor. İran'ın yeni Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ile Suriye'de birtakım değişiklikler beklenmeli. Bunların başında da Esadsız bir Suriye ve onun toprak bütünlüğü konusunda atılacak muazzam bir adım olabilir ki bu Suriye'de ABD destekli bir PKK-YPG yapılanmasını sonlandırabilir.
5-PKK meselesi... Malum PKK terörizmi konusunda İran'dan hep kazık yediğimiz konuşuldu. TSK'nın Karayılan'ı tam sıkıştırdığı noktada bile İran'a kaçarak paçayı kurtarabildiği söylendi. Bu böyle devam edecek mi peki? Hikmetniya açık konuşuyor ve “İran'da da Türkiye'de de terörist örgütler var. PKK bir terörist hizbidir, örgütüdür. İbrahim Reisi, hem PKK'nın tasfiyesi, hem de İran'ın düşmanlarının tasfiyesi için Türkiye ile birlikte çalışacaktır bundan sonra” diyor...
Kısaca yeni bir döneme giriliyor ve önümüzdeki yıllar ABD'nin hiç hoşnut kalmayacağı ama bölgedeki dengenin artık onun güdümünde kalamayacağı bir noktaya evrilecek. Daha doğrusu Rusya-Türkiye-İran ittifakının daha çok ete kemiğe bürüneceğini buradan net biçimde söylemek mümkün.
Türkiye