Yeni Şafak gazetesinden Osman Özgan'ın haberine göre; Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ana dosyası kapsamında, hakkında yoklukta tutuklama kararı bulunan Fethullah Gülen'in ABD'den iadesine ilişkin kapsamlı dosya hazırladı. Gülen'in, “Nitelikli dolandırıcılık, Resmi belgede sahtecilik, İftira, Suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama, Zimmet, Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kaydedilmesi, özel hayatın gizliliğini ihlal ile öişisel verileri hukuka aykırı olarak kaydetmek" suçlarını işlediği belirtilen iade evrakında, çarpıcı bilgiler yer aldı.
SORULAR GÖNDERİLDİ
Son şekli verilerek Adalet Bakanlığı'na gönderilmesi beklenen iade evrakında, Gülen'in devletin meşru örgütüne paralel ayrı bir hiyerarşik yapıda örgütlenme kurduğu belirtildi. Gülen'in devlet kurumlarında kadrolaşmak için bir çok sınavın sorularını çaldırıp mensuplarına vermeyi özendirdiği ve teşvik ettiği ifade edildi. Bunun “Resmi belgede sahtecilik" suçu olduğu söylenen evrakta, “2010 Temmuzunda yapılan sınavda önceden elde edilen sorular Gülen'e gönderilmiş ve sonra cemaat mensuplarına dağıtımını yapacak kişiye gönderdiği IP numarasından tespit edilmiştir. Rüya yoluyla sınav sorularını elde ettiğini iddia etmiştir" denildi.
MAHREM BİLGİLERE ÇOK MERAKLI
Gülen'in kişilerin mahrem ve gizli bilgilerine meraklı olduğu, kamu kurumlarındaki elemanları aracılığıyla kişileri usulüne aykırı dinlettiği ve izlettiği, bu yolla elde ettiği bilgileri de arşivlediği, bu kayıtları da şantaj için kullanarak baskıyla iş yaptırdığı evrakta yer alıyor. Gülen'in bu yapılanma adına suç işleyen kişileri övdüğü, suça teşvik ettiği, cesaretlendirdiğine yer verilen iade evrakında, kamu görevlilerini zorla emekli ettirilmesini sağlayarak yerine örgüt üyelerini yerleştirdiği vurgulandı.
TAHŞİYE KUMPASI DA İADE EVRAKINDA
“Şüpheli davalarda sahte delil oluşturmak, delil olabilecek şeyleri kişilerin ev ve iş yerine koyup sonra arama yaptırıp bulmuş gibi adli evrak düzenleyerek kişileri mağdur etme talimatı vermiştir" denilen evrakta, Tahşiye kumpası da şöyle yer aldı: “Şüpheli bir sohbetinde radikal Tahşiye diye bir örgütten bahsedip operasyon talimatı vermiştir. Şüphelinin emriyle harekete geçen cemaat mensupları önce bir dizide konuyu işlemiş ve hedef alınan kişilerin kullandığı iddia edilen eve bomba ve silah konulmuş, arama kararı alınıp sahte deliller bulunmuş ve grubun tutuklanması sağlanmıştır. Delillerin eve onları bulan polisler tarafından konulduğu yıllar sonra ortaya çıkmıştır."
620 KİŞİ GİZLİ TANIK
Şüphelinin kurduğu cemaatin gizli amacının devletin laik düzenini yıkmak olduğuna dair daha önceden hakkında dava açıldığı ancak mahkumiyetine yeterli delil olmadığından davaların sonuçsuz kaldığı belirtildi. Birçok suçtan mahkumiyetine yeterli delil elde edildiği belirtilirken, 'Şüpheli hakkındaki deliller' kısmında yer alan bu deliller şöyle sıralandı: * Soruşturmada 620 kişi tanıklık yapmıştır. Bu kişiler Gülen'in paralel yapılanmayı yönettiğini, onun emriyle cemaat mensuplarının suç işlediğini anlatmıştır. * Şüphelinin emriyle hukuka aykırı dinleme ve izlemeyle ilgili dava dosyaları, raporlar ve davalarda elde edilen birçok belge, itiraf, tespit ortaya çıkmıştır. * Gülen'in yönettiği yapı içerisinde birçok kimse suçlarını ikrar etmiş ve haklarında dava açılmıştır, yargılamaları yapılmaktadır. * Türkiye'de mensupları aracılığıyla topladığı ekonomik kaynakları yurt dışına çıkarıp çeşitli organizasyonların finansmanı için kullandığı araştırma raporlarıyla ortaya çıkarılmıştır. * Şüphelinin Türkiye'de işlenen suçları organize ettiğine dair kendisinin yayınlattığı sohbet, konuşma ve vaazları bulunmaktadır. Suçtan kaynaklanan mal varlığının gayri meşru kaynağını gizleyip meşru yoldan elde edildiği kanaati uyandırmaktadır. * Gülen'in bu suçları işlediğine yönelik kuvvetli şüphe oluşturan delillere ulaşılmıştır. Örgütün talimatları FBI'ın eline geçti*Şüpheli, mensuplarına yapacağı işleri genel talimat olarak çok kere gizli ve bazen ise açık olmak üzere Herkül.org sitesinden ilan etmektedir. * Paralel yapı, bu konuşmaları etüt ederek talimatın ne olduğunu anlayıp gerektiğinde teyit ederek hareket etmektedir. * Şüphelinin Türkiye'de işlenen suçları sahiplenip kabullendiğine ve suç işleyen kişilerin doğru işler yaptığına dair basın yayın organlarında çıkan yazı, röportaj ve demeçleri bulunmaktadır. * Yapıyı yöneten diğer kişilerle iletişim ve para trafiği tespit edilmiştir. * Yurt dışı giriş ve çıkış kayıtlarında yapının ondan talimat aldığı ve talimatların yüz yüze kurye gibi ziyarete gelen kişilere doğrudan verildiği anlaşılmıştır. * Türkiye'de çok önemli bir soruşturma henüz başlamadan birkaç ay önce New York'ta FBI tarafından sorgulanan ve üstleri aranan iki kişide şüpheliden alınan talimatın örnekleri elde edilmiştir. * Gülen'in emrinde onu kutsal kişilik gören birçok kimse para topluyor. Esnaf, sanayici, tüccar, kamu görevlilerinden hayır yapılacağı söylenerek bağış alınıyor. * Bağışta bulunan kişiler sonradan bunun iradi olarak verilmediği, kandırıldıklarını anlatmışlardır. Kişilerin bu şekilde sömürülmesi yoluyla elde edilen paralar amacı dışında kullanılıp suç işlenmiştir. * Dini bir cemaat gibi serbest faaliyet yürüten örgütün, devletin hiçbir yetkili makamından para ve yardım toplama izni yok.
ÜÇ KIRMIZI BÜLTEN HAZIR
Fetullah Gülen, Tahşiyeciler kumpası, Sözde Kudüs Ordusu Terör Örgütü, İzmir Askeri Casusluk ile bazı illerde yürütülen FETÖ/PDY dosyalarında da “1 numaralı sanık" olarak yer alıyor. Bu dosyalar kapsamında Adalet Bakanlığı'na şu ana kadar 3 iade, 3 de kırmızı bülten kararı ulaştı. Ankara Başsavcılığınca yakın zamanda Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk Genel Müdürlüğü'ne gönderilecek iade kararının ise en kapsamlısı olacağı belirtiliyor.
SİYASİ VE ASKERİ SUÇ DEĞİL
FETÖ çatı dosyası kapsamında hakkında Ankara 1. Sulh Ceza Hakimliği'nce 25 Aralık 2015 tarihli yokluğunda tutuklama kararı bulunan Gülen'e yöneltilen suçlamaların 'siyasi ve askeri' nitelikte olmadığı vurgulandı. İade evrakında ayrıca Türkiye ile ABD arasında “Suçluların Geri Verilmesi ve Ceza İşlerinde Karşılıklı Adli Yardımlaşma" Antlaşması'na da yer verildi.