Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişiminde yer almakla suçlanan ve yakalama kararı bulunan eski CIA danışmanı Henri Barkey ve Osman Kavala'nın darbe girişiminden hemen sonra 18 Temmuz 2016 tarihinde bir akşam yemeğinde buluştukları hazırlanan iddianamede yer almıştı.
OSMAN KAVALA İLE GÖRÜŞME
İddianamede şu ifadeler kullanılmıştı: "Mehmet Osman Kavala'nın, darbe girişiminden hemen sonra 18 Temmuz 2016 tarihinde şüpheli Henri J. Barkey ve Splendid Otel'deki toplantıya katılan Sylvia Tiryaki, Marwa Daoudy ile Beyoğlu İlçesi'ndeki Karaköy Lokantası'nda akşam yemeğinde görüştükleri, sonrasında da şüpheli Henri J. Barkey'in yurtdışına çıktığı tespit edilmiştir."
BARKEY, İLK İSİM VERMEDİ!
Barkey, "casusluk" suçlaması yöneltilmesine gerekçe olarak gösterilen akşam yemeğine ilişkin olarak yıllar sonra bir açıklama yapmış, "Ben o gece tanınmış bir Türk gazeteciyle yemekteydim ama Türkiye'deki durum göz önüne alındığında bu kişinin kim olduğunu açıklamam doğru değil diye düşünüyorum. Bu yüzden açıkçası haksız ve uydurulmuş ayak oyunlarının bir parçası olmayı ret ettiğimden şimdiye kadar açıklamadım; kendisi isterse yapabilir tabii" demişti.
SONRA İTİRAF ETTİ
Eski CIA danışmanı Henri Barkey, 15 Temmuz darbe girişiminden hemen sonra Osman Kavala ile bir lokantada görüştüklerine yönelik ifadeler ve çıkan haberlerle ilgili olarak ilk kez bir itirafta bulundu. Resmi Twitter hesabından yaptığı açıklamada Barkey, Kavala ile görüştüklerini ve yemek yediği Türk gazetecinin ismini de itiraf ederek şunları söyledi:
"Türk medyasında son günlerde çıkan haberler ile alakalı bir açıklama yapmak istedim. 18 Temmuz 2016 akşamı Karaköy Lokantası'nda arkadaşım, gazeteci Aslı Aydıntaşbaş ile başbaşa yemek yemek için gittim. Aynı akşam sivil toplum lideri Osman Kavala ile Karaköy Lokantası'nda tesadüfen karşılaştık. Kendisi ile birkaç dakika sohbet ettikten sonra Aslı Aydıntaşbaş ile yemeğe oturdum. 2018 itibarıyla AKP medyası, Osman Kavala ile yaşadığım bu tesadüf karşılaşmayı büyük bir komploya çevirdi. Ekim 2020'de ise savcılık absürt ve uydurma bir iddianame ile Sayın Kavala ve beni darbe planlamak ile suçladı. O tarih itibarıyla Sayın Kavala halihazırda hapisteydi ve bu yine iddianame tutukluluk halinin devam etmesi için kullanılan bir hileydi. Gerçekleri inkar etmek için hakikati değiştirmez. Basit bir akşam yemeğinin bile böyle büyük bir tartışma konusu haline gelmesi, Türkiye'deki gidişatın ne kadar üzücü olduğunun bir ispatıdır." (Sabah)