Hıncal Uluç'tan 'istifa' eleştirisi: 'Yalan konuşma Şenol Güneş!'
EURO 2020’de oynadığı 3 maçta puan alamayarak havlu atan A Milli Takım’ın teknik direktörü Şenol Güneş’e yönelik ‘istifa’ tepkileri medyada gündem olurken gazeteci Hıncal Uluç, Şenol Güneş’e sert eleştiriler yöneltti

Oluşturma Tarihi: 2021-06-22 11:21:41

Güncelleme Tarihi: 2021-06-22 11:21:41

Yalan konuşma Şenol Güneş!

Avrupa Milletler Ligi'ne B Kümesi'nde başlamıştık. Kolayca birinci olup A Kümesi'ne çıkacağımızı bekliyordu herkes. Şenol Güneş o palavra gurupta sonuncu oldu ve C Kümesi'ne düştük.. Şenol umursamadı. Federasyon umursamadı. Spor Bakanı hiç umursamadı ve Avrupa 2020 elemelerinde bu defa 0 galibiyet ve en palavra rakip İsviçre'den bile 3 dahil 8 gol yerken, "Şeref Golü" atmayı başardık.. Şenol Güneş, üç maçın ardından da ayni şeyleri söyledi.. Lafa hep "Sorumlu benim" diye başladı. Ama kendi hataları hakkında tek kelime etmedi. Kaleciden sol açığa tüm takım oyuncularını yerin dibine soktu. Son soru olarak "Sorumlu benim dediniz, ama hep başkalarını eleştirdiniz. Kendi performansınız hakkında ne diyeceksiniz?" diyen gazeteciyi "Bu nasıl soru?" diye hem de nasıl fırçaladı. Üç maçın ardından da kendisine yönelik tek "özeleştiri" yapmadı. Son maçın son sorusu, "İstifa etmeyi düşünüyor musunuz?" oldu. "Bu soruyu sorma hakkınız yok. Ben hesabımı yönetime veririm" diye en saçma cevabı verdikten sonra, istifayı düşünmediğini ifade etti. Söylediği tek doğru da bu oldu sayın okurlar.. "İstifayı düşünmüyorum!." Ayda 3 milyon küsur maaş alıyor adam. Şunun şurasına ay başına bir hafta kalmış.. Dayanırsa, bir 3 milyon daha garanti.. Kovulursa alacağı tazminat da sağlamda.. Niye istifayı düşünsün ki?.

Ben göstermelik Federasyon Başkanı Nihat Özdemir'in de Şenol'u görevden alacağını düşünmüyorum. Düşünen var mı?. O zaman görev, dördüncü güç medyaya düşüyor.. Başından beri Şenol Güneş'in her rezilliğine tahammül eden, arkasında duran medyaya.. Dün manşetlere baktım. En Şenolcu Sabah "Rezil Olduk Çocuklar" manşeti atmış. Yani hafiften "Suç çocuklarda" algısı.. Maç sayfasına, başyazı gibi yerleştirilen tek eleştirmen Ali Gültiken'in yazısında "Şenol" lafı geçmiyor iyi mi?. Üç maç, üç hezimet, yenen 8 golün eleştirisinde Şenol adını geçirmemek için büyük ustalık gerekir. Bravo Ali. Yan sayfanın manşetinde Levent Tüzemen var.. "Mert'i bütün kalbimle alkışlıyorum.." "Bu mu, bu maçın, bu turnuvanın başlığı" dedim, kızdım ama, okurken baktım. Levent harika yazmış..

"EURO 2020'de yürüyerek oynadığımız 3 maçta galibiyeti bırakın berabere bile kalamayıp kalemizde 8 gol gördük ve 0 çekerek turnuvanın en rezil takımı olduk. Birileri bu ağır rezaletin hesabını vermeli. TFF acilen itibar erozyonuna uğrayan Şenol Güneş'in istifasını istemeli. Ya da Şenol Güneş 'Milli Takım'ı bıraktım' demeli. Yaşanan bu ağır travma sonrasında Milli Takım oyuncuları ile Şenol Güneş artık Dünya Kupası elemelerinde birlikte çalışmamalı. Yetenekli dediğimiz kadro, kariyer olarak dibe vurdu. Kadro yaparken adaleti unutan ve kötü oynayan oyuncularda ısrar eden, tüm eleştirilere karşı inatla direnen Şenol Güneş birçok oyuncunun gözünde güvenini kaybetti. Şenol Güneş göreve devam ederse ben bir futbolcu olsam aday kadroya çağrıldığımda affımı isterim."

Yanında Erman Hoca, Toroğlu tokadı çakmış.. "O kâğıda istifasını yazmalı.." Şöyle bitiyor..

"Dakika 65, elinde kalem kâğıt Şenol Güneş kenarda bir şeyler yazıyor. Merak ettim ne yazıyor?

Ama tahmin ettim; 'Ben bir şey yapamadım, istifa ediyorum' diye...

Çünkü böyle hayırlısı olur."

Altta Bülent Timurlenk de içinde "Şenol" lafı geçmeyen bir yazı kaleme almış. Yani okuyup "Tek sorumlu Şenol" demek istediğini siz çıkaracaksınız.

"Uluslar Ligi ve Dünya Kupası elemelerinde kalemizde 14 gol gördük. Takım savunması sallanıyordu, biz defans oyuncularını tek tek övdük.

Aday kadroda yerleri rezerve olanlar yerine hak eden en az üç adamı memlekette bıraktık. Ligin son 3 haftasını 7 günde oynatıp, turnuvanın ilk maçından 26 gün önce kampa girdik. Rakiplerimiz o kamplara en az 8 gün sonra başladılar. Ne İtalya'yı, ne Galler'i doğru analiz ettik. İsviçre maçında mucize bekleyenler, Milli Takım kötü giderken doğru zamanda doğru eleştiriyi getiremeyenlerdir. Üç maçta da doğru 11'i bulamadık. Kadro 26 kişi olunca malzeme bol görünüyor ama bazen mutfaktaki insanın bile bol malzeme karşısında kafası karışır."

Aslında isim veren, vermeyen tüm yazarlarımız Şenol Güneş'in bu defa tam hezimete uğradığını ifade ediyorlardı ama, Bülent gene gölgede kalmakta ısrar ederek gerçek suçlunun medya olduğunu, "iyi okuyanların" anlayabileceği bir dille satır aralarına sıkıştırmış..

"Takım savunması sallanıyordu, biz defans oyuncularını tek tek övdük.

Aday kadroda yerleri rezerve olanlar yerine hak eden en az üç adamı memlekette bıraktık.

İsviçre maçında mucize bekleyenler, Milli Takım kötü giderken doğru zamanda doğru eleştiriyi getiremeyenlerdir."

Kim bunlar?. Biz tabii. Medya.. Şenol Güneş uğradığı tüm hezimetlere rağmen kendisine yönelik tek eleştiri yapmazken, onu eleştirmeyen, geçin eleştirmeyi bir de destek çıkan bizler.. Yani medya, bizleriz baş suçlu, dostlar..

Şenol Güneş'in nasıl ekranlarda gözlerimizin içine baka baka yalan konuştuğunu dahi yazamayan bizler..

Dün, spora önem veren, önemli gazetelerin manşetleri şöyleydi..

"2020 Hezimeti!." (Hürriyet) "Bizim Çocuklar Çeşme Yolunda" (Milliyet) "Yenildik, Ezildik, Utandık!." (Sözcü) "Yenildik, Ezildik, Tükendik" (Türkiye) Şimdi bu rezilliği, bu ülke futboluna ve insanına yaşatan ve üstüne üstlük bir de "yalan" konuşan Şenol'u, İtalyan, Fransız, İspanyol, İngiliz medyası örneği devirmek için ne yapacak, bu "adını koyan" dördüncü güç.. Köşe yazısı işe yaramaz..

Manşetler gerek, Şenol'u, bu rezilliği yaratanı göndermek için. İnatçı, ısrarlı, devamlı manşetler..

İsviçre maçı için ürettiğimiz manşetler, ayni cesaretle, Dünya Kupası 2022 elemeleri için çözüm üretecek mi?.

Göreceğiz..

Ben yarın anlatacağım, bugünkü başlığımı..

Yani Şenol'un nasıl sıkılmadan yalan konuşup, en azından bir 3 milyon daha götürmeyi planladığını..

Nerden götürecek?. Nihat Özdemir Federasyonu para basmıyor..

Bizim cebimizden tabii..

Sabah