BBC Türkçe'nin aktardığı habere göre İnsan Hakları İzleme Örgütü Türkiye'deki darbe girişimi ve sonrasında yaşanan gözaltı ve tutuklamalar hakkında bir rapor yayınladı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü Avrupa ve Orta Asya Direktörü Hugh Williamson de konu ile ilgili bir açıklama yaptı. Williamson “Hükümetin darbe girişiminde bulunanları yargı önüne çıkarmak en doğal hakkı. Ancak gözaltların boyutu ve hızı, kanıtlara dayalı bir soruşturmadansa kitlesel tasfiyelere işaret ediyor” dedi. Williamson, darbeye karşı demokrasiyi savunmak için sokaklara çıkan Türklerin basın özgürlüğünü koruyan ve hukukun üstünlüğünü gözeten bir süreci hak ettiğini söyledi. Örgüt, darbecilere karşı binlerce insanın sokaklara çıkmasının ve Meclis'teki siyasi partilerin birlik olarak darbe girişimine karşı durmalarının, darbenin başarısızlığında kritik rol oynadığını ifade etti.
'ERDOĞAN'IN HALKIN DEMOKRASİYE VERDİĞİ DESTEĞİ ONURLANDIRMASI GEREKİYOR'
“Şimdi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Adalet ve Kalkınma Partisi'nin halkın demokrasiye verdiği desteği onurlandırması ve demokratik standartları riayet etmesi gerekiyor” denen açıklamada, sosyal medyada bazı tanınmış gazetecilerin gözaltına alınabileceği yönünde söylentilerin çıkmış olmasının endişe verici olduğu vurgulandı.
İDAM CEZASI TARTIŞMASI
İdam cezası çağrılarına da değinen HRW, "Hükümet popülist taleplere karşı direnç göstermeli" çağrısını yapıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın darbe girişiminden Fethullah Gülen'i sorumlu tuttuğu hatırlatılan HRW açıklamasında “Ancak şu ana kadar kalkışmanın arkasında Gülen ve destekçilerinin olduğu iddiasını destekleyecek herhangi bir kanıt yok” ifadelerine yer verildi. Açıklama şöyle devam etti:
Hükümet geçen birkaç yıl içerisinde muhalifleri bastırma yoluna girmişti. Şimdi darbe girişimini Gülen'e sempati duyan herkesin cezalandırıldığı yeni bir cadı avı fırsatına çevirmekten kaçınmalı.”