Beştepe'deki Kabine Toplantısı'nın ardından ABD'nin gönderdiği mektuba ilişkin açıklamalarda bulunan İbrahim Kalın, "Cevap hazırlanırken mektubun muhtevasına, üslubuna ve perspektifine uygun bir cevabın verileceğinden de hiç kimsenin endişesi olmasın." ifadelerini kullandı.
İbrahim Kalın'ın açıklamalarından satırbaşları:
Sayın Cumhurbaşkanımız Başkanlık sisteminin vatandaşlarımıza daha iyi hizmet vermesiyle ilgili önemli konuların altını çizdiği, bakanlıklarımızın attığı adımların adımlarına işaret ettiler. Özellikle kur, faiz, enflasyon üçgeninde oluşturulmaya çalıştırılan baskılara karşı hem kurumlarımızın hem de özel sektörün birlikte hareket ettiğinin altını çizdiler.
ABD ile S-400 ve F-35 konusu gündeme geldi. Terörle mücadele ve ülkemizin iç ve dış güvenliği konusundaki koordinasyon etraflı bir şekilde ele alındı. Sadece Türkiye Cumhuriyeti topraklarında değil Irak ve Suriye'deki mücadelemiz örgütlü ve kararlı bir şekilde mücadeleye devam ediliyor. Seçimi de gözönüne alarak terör örgütünün eylemleriyle ilgili birimlerimiz teyakkuz halinde.
Sayın Cumhurbaşkanımız Suriye'den kaynaklanan güvenlik sorunlarına işaret ettiler. Rejimin kasıtlı olarak Türkiye'yi tahrik etmek, bölgede alan kazanmak amacıyla saldırılara son verilmesi açısından ilgili birimlerimize ve Rusya'ya bilgi verilmiştir. Bundan sonra da gerekli adımlar atılmaya devam edilecektir.
'SIFIR TOPLAMLI BİR DIŞ POLİTİKA SÖZ KONUSU DEĞİL'
Çevremizde yaşanan gelişmeler ele alındı. Amerikan Dış Savunma Bakanlığı'nın, Savunma Bakanlığımıza yaptığı mektup çerçevesinde devam eden birtakım tartışmalar var. Bölgesel, küresel belirsizlik, kaos ve gerilim ortamında bu ortamı teşvik eden siyasi yaklaşımlar karşısında Türkiye huzurun, istikrarın, barışın olduğu bir dış politikayı izlemektedir. Ulusal çıkarlarımızı esas alan bir dış politika izliyoruz. Bunun için 360 derece perspektifinden olaylara bakıyoruz. Bizim sıfır toplamlı bir dış politikamız sözkonusu değil.
'SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZ YARIN DÜNYA LİDERLERİYLE GÖRÜŞECEK'
Suriye'deki hadiseler de, Libya'da, Sudan'da, Ortadoğu'da yaşananlar da elbette bizi yakından ilgilendiriyor. Cumhurbaşkanımızın yurtdışında yaptığı temaslar yoğun bir şekilde devam ediyor. Yarın Tacikistan'da dünya liderleriyle sayın Cumhurbaşkanımızın görüşmeleri olacak. Özellikle Rusya, Çin, Hindistan'ın katılması önemli. Bu da Türkiye'nin o bölgelerdeki çıkarlarını koruma anlamında önemli bir fırsat teşkil etmektedir. İhtiyaç olursa Erdoğan ile Trump görüşebilir.
'DOĞU AKDENİZ'DE OLDU BİTTİLERE MÜSADE ETMEYECEĞİZ'
Sayın Cumhurbaşkanımızın dirayetli liderliği sayesinde Suriye sınırında kurulmak istenen PKK devleti artık ihtimal dışı haline gelmiştir. Bunu Afrin'de, İdlib'de kararlı bir şekilde devam edeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. Doğu Akdeniz'de Kıbrıs Rum kesiminin oldu bitti anlayışını, gaspetme anlayışını şiddetle reddediyoruz. Biz temel pozisyonumuzu Türkiye'nin ve Kıbrıs Türkleri'nin hakkını müdafa etmeye devam edeceğiz.
Sayın Savunma Bakanımıza gönderilen mektup üslubu değil muntevası açısından ikili ilişkilerimize aykırıdır. Mektubun gönderilmesi zamanla eşzamanlı olarak sızdırılmış olması bir ciddiyetsizdir.Bunların belli mahremiyeti vardır. Bunlar aynı gün kamuoyuna baskı oluşturmak amacıyla sızdırılmaz. Tabii ki değerlendirmelerimizi yaptık. İlgili arkadaşlarımızın, Savunma Bakanımızın, benim, Dışişleri Bakanımızın görüşmeleri oldu.
Biz hiçbir zaman bu ilişkileri germekten, koparmaktan vesayet altına birilerinin almaya çalışmasından yana olmadık. Bu ilişkileri yönetirken karşılıklı çıkar ve saygı temelinde müttefiklik ruhuna uygun adımlar atmayı tercih ettik. Bu cevap hazırlanırken de mektubun muhtevasına, üslubuna, perspektifine uygun bir cevabın verileceğinden kimsenin şüphesi olmasın. Mevkidaşlarımızla görüşmeye devam edeceğimiz. Sayın Cumhurbaşkanımız Japonya'da 29 Haziran'da yapılacak olan zirvede Sayın Trump'la ele alacaklar.
'F-35'İN MÜŞTERİSİ DEĞİL, ORTAĞIYIZ'
Biz F-35'in müşterisi değil ortağıyız. Üreticilerinden biriyiz. Üretimin bir parçasıyız. Pentagon S-400 meselesini bahane ederek kalıcı ilişkilere zarar vermekten kaçınmalıdır. Biz akılla, basiretle, metanetle bu sürecin takipçisi olacağız. Anlaşmadan kaynaklanan haklarımızı her platformda savunmaya devam edeceğiz. Umarız iş o noktaya gelmez.
Sayın Bahçeli ile sayın Cumhurbaşkanımızın dönem dönem görüşmeleri oluyor. Bugün görüşmelerinde hem seçim süreci hem de bölgemizde yaşanan diğer gelişmelerle ilgili fikir teatisinde bulundular. İttifakın doğal parçası olarak görüşmeler yapılmaktadır. Sayın Cumhurbaşkanımız her zaman sahada.Birtakım ilan edilmemiş adımları strateji diye tartışıp, sonra bunlar yapılmıyor, sonra stratejide değişiklik var gibi sunuluyor. Bütün ilçelerde miting yapılacak diye bir strateji açıklanmadı. Bunlar birtakım spekülasyonlar. Sayın Binali Yıldırım da sahada çalışıyor. O çerçevede baktığınızda strateji gayet başarılı bir şekilde uygulanmaya devam ediyor.
'2 TEMMUZ'DA ÇİN'E BİR ZİYARETİMİZ OLACAK'
Sayın Cumhurbaşkanımız Tacikastan'da bir dizi görüşmesi olacak. Hindistan Başbakanı, Çin Devlet Başkanıyla olması planlanıyor. 2 Temmuz'da Çin'e resmi ziyarette bulunacağız. Sayın Putin'le G-20'de ikili gelişme planlanıyor. Başka devlet başkanlarıyla da olabilir. İran Cumhurbaşkanı geliyor. Kazakistan, Kırgızistan var. Bu yıl içerisinde Hindistan Başbakanı'nın Türkiye'ye ziyareti sözkonusu olabilir. Bu görüşmeler mutlaka faydalı olacaktır.
Muhalefetin getirdiği öneriler demokratik kurallar çerçevesi ve Meclis pratiği içinde mutlaka değerlendirilecektir. Yeni Askerlik Yasası zaafları önleyecek umdeleri ihtiva etmektedir. Türkiye'nin güvenlik ihtiyaçlarının karşılanmasında zaafya yolaçabilecek uygulamayı bizim gündeme getirmemiz zaten sözkonusu olamaz. Bunu çalışan ilgili birimlerimiz, Genelkurmay Başkanlığımız başta olmak üzere bu konularla ilgililer. TSK'yı daha aktif, modernize, atak, güçlü bir hale getirecek yasadan bahsediyoruz. Bu değerleri daha da kuvvetlendirecek teklifler varsa bunlara elbette olumlu bakılır, değerlendirilir.