İçişleri Bakan Yardımcısı ve Bakanlık Sözcüsü İsmail Çataklı, Bakanlıkta düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin sorularını da yanıtladı.
Son zamanlarda sosyal medyada yapılan Suriyelilerle ilgili olumsuz paylaşımların sorulması üzerine Çataklı, Suriye'deki olaylarda 1 milyona yakın kişinin hayatını kaybettiğini söyledi.
Haziranda Suriye'de kayıtlara geçen sivil can kaybının 347 olduğunu belirten Çataklı, bu ülkede sivil kayıplarının devam ettiğini dile getirdi.
Çataklı, 2011'den itibaren tarih, inanç, insanlık ve komşuluğun gereği olarak, ölümden kaçan Suriyelilere Türkiye'nin kapısını açtığını ve onları misafir ettiğini hatırlatarak, şunları kaydetti:
"Elbette ülkemizde bulunan Suriyeli misafirlerimizle ilgili ana hedefimiz ülkelerine dönmelerini sağlamak. Bu konuda başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere Bakanlığımızın ve ilgili kurumların yoğun gayretleri var. Bu amaçla iki operasyon yaptık. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı operasyonlarını gerçekleştirdik. Güvenliği sağlanmış bu bölgeye 335 bin Suriyelinin dönüşü gerçekleştirildi. Ülkemizin temel hedefi, orada istikrarın sağlanması ve bu insanların yurtlarına, evlerine dönmesinin temini. Ancak kimseyi zorla gönderme şansımız da yok. Zaten bizim dışımızda da ne Avrupa ülkelerinden ne Suriye'nin komşusu olup Suriyelilerin sığındığı ülkelerden kimsenin zorla Suriye'ye gönderildiği de yok."
Gayretlerin sonucunda Suriye'de istikrarın sağlanacağını ve Suriyelilerin ülkesine döneceğini belirten Çataklı, "Kimsenin bir defa ülkemizde suç işleme özgürlüğü yok. Bu Suriyeliler için de geçerli vatandaşımız için de geçerli. Suriyelilerin de diğer yabancıların da işlediği suçlarla ilgili olarak hem adli mercilerimizde işlemler sürüyor hem de idari işlemler gerçekleştiriliyor. Özellikle önemli konularda suç işleyen Suriyelilerin Türkiye'de yasal kalış hakkı yani geçici koruma statüleri iptal edilmek suretiyle yasal kalış hakları sonlandırılıyor. Ülkelerine dönmeleri sağlanıyor" diye konuştu.
Göç İdaresi Genel Müdürlüğünce, ilgili bütün paydaşların da görüşleri alınmak suretiyle "Düzensiz Göçle Mücadele Strateji Belgesi ve Ulusal Eylem Planı"nın hazırlandığını ve uygulamaya konulduğunu anlatan Çataklı, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun açıklaması ve talimatları doğrultusunda 6 aylık ayrı bir planlama çalışması yaptıklarını dile getirdi.
İsmail Çataklı, şöyle devam etti:
"ARAPÇA TABELALAR TÜRKÇEYE ÇEVRİLECEK"
"Önümüzdeki 6 aylık süreçte ülkenin tamamında, ilk girdikleri sınırın kapısından ülkenin her sathında yoğun denetim yapacağız, denetimleri sıklaştıracağız. Ülkemize yasa dışı yollardan girmiş olan tüm yabancıların yakalanması ve sınır dışı edilmesiyle ilgili çalışmalarımıza hız vereceğiz. Yasal yollardan da olsa ülkemizde olan yabancıların uyumu konusunda çalışma yürüteceğiz. Bu ülkenin kurallarına, geleneklerine, göreneklerine ve kamu düzenine uymaları hususunda çalışma yürüteceğiz."
Kilis'te 531 Arapça tabelanın Türkçesi ile değiştirildiğini hatırlatan Çataklı, bu uygulamanın ülke genelinde devam ettiğini söyledi.
İstanbul'un Fatih, Bayrampaşa ve Zeytinburnu ilçelerinde çalışmalara başladıklarına işaret eden Çataklı, "İstanbul'un tamamında bu Arapça tabelaların kısa süre içinde Türkçeye çevrilmesini sağlayacağız." dedi.
"HDP ŞANLIURFA MİLLETVEKİLİNİN PAYLAŞTIKLARI DOĞRU DEĞİL"
HDP Şanlıurfa Milletvekili Ayşe Sürücü'nün Ceylanpınar ilçesindeki operasyona ilişkin "Kur'an-ı Kerim'e bile saygıları yok evi basan polisin" iddiasıyla yaptığı sosyal medya paylaşımının sorulması üzerine Çataklı, "Görüntülerimizde açık olarak görülüyor ki polislerimiz ilgili adrese gittiklerinde savcılık kararını okuyor. Ellerindeki eldivenle aramalarını gerçekleştiriyorlar. Ortalık dağıtılmamış halde evden çıkıyorlar. Sonra da bahçede kazı yapılıp 44 kilogram patlayıcı madde ele geçiriliyor" cevabını verdi.
Kendilerinin de bunun ardından bir video paylaştığını anlatan Çataklı, videoda, Sürücü'nün paylaştıklarının gerçeği yansıtmadığının ve bir mizansen olduğunun açıkça görüldüğünü vurguladı.
Polisin kanuna ve nizama uygun şekilde görevini yerine getirdiğine işaret eden Çataklı, "Töhmet altında bırakmaya, kamuoyunu maniple etmeye dönük paylaşımda bulunulduğu açık. Söz konusu bu paylaşımı yapanlar hakkında Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda da bulunduk. Adli süreci de takip edeceğiz."