İngiliz raporlarında LGBT gerçeği
'LGBT meselesinin nereye doğru gittiğinin farkında mısınız?' diyen gazeteci Taha Dağlı, LGBT hareketinin çıkışından bu yana dünya siyaseti üzerinde biriken gücünü, aile ve toplum üzerindeki etkisini İngiliz medyasında yansıyan raporlardan hareketle değerlendirdi

Oluşturma Tarihi: 2021-06-30 11:11:50

Güncelleme Tarihi: 2021-06-30 11:11:50

LGBT meselesinin nereye doğru gittiğinin farkında mısınız?

LGBT'nin T'si çıkarılıyor, anne-baba gibi kavramlar ortadan kaldırılıyor. Bunlar LGBT'yi başımıza bela eden örgütün dayatmalarından bir kaçı. LGBT ile PKK ortak hareket ediyor ama inanın o bile hedef saptırma. PKK ile kendimiz baş edebiliyoruz fakat LGBT işi öyle bir noktaya götürüyor ki, zamanında önlem alınmazsa, vakti geldiğinde asla baş edemeyeceğimiz bir hale evrilecek. İşte İngiliz basınına sızan raporlarda söz edilen LGBT gerçeği.

LGBT'yi küresel bir düzenek haline getiren olayın miladı 28 Haziran 1969'du.

ABD'de Stonewall adlı eşcinsellerin gittiği bir gece kulübüne polis baskını yapıldı.

O baskının ardından eşcinsel hareket direnişe geçti.

ABD'de polis baskınına uğrayan gece kulübü Stonewall adıyla bir örgüt kuruldu.

O örgütün merkezi İngiltere oldu.

Bugün LGBT'ye dair olup biten her şeyin organizatörü o örgüt.

Stonewall örgütü zaman içerisinde büyüdü. Küresel bir güç haline geldi.

Öyle ki, her yıl, dünya genelinde şirketler hakkında raporlar hazırlıyor.

Hangi şirketin kaç LGBT çalışanı var, buna göre karneler oluşturuyor.

Stonewall'un dünya genelindeki işyeri endeksinde ilk 100 listeleri hazırlanıyor.

Bir nevi derecelendirme unsuru olan bu listeye girebilmek için küresel şirketler adeta birbirleriyle yarışıyor.

Ama artık o listede üst sıralarda yer alabilmek için yüzlerce LGBT'li çalışanınız da olsa yeterli gelmiyor.

Çünkü Stonewall, dünyaca ünlü şirketlere ve hatta devlet kurumlarına LGBT konusunda farklı dayatmalarda bulunuyor.

Times gazetesinde bir rapor yayınlandı.

O rapora göre Stonewall örgütü, LGBT'li çalıştıran şirket ve devlet kurumlarına, kendi politikalarını uygulatma konusunda baskı yapıyor.

Mesela örgüt diyor ki, “senin şu kadar LGBT çalışanının olması kafi değil, bunun yanı sıra cinsiyet meselesini komple kaldıracaksın”.

Peki nasıl olacak bu?

Şirket patronları veya devlet kurumları, bünyesinde anne, baba, hamilelik gibi kavramları tasfiye edecek.

Örneğin trans bir çalışanınız mı var, erkekken kadın olmuş veya tam tersi, işte ona cinsiyet sorulmayacak, annelik, babalık gibi cinsiyet çağrıştıran kavramlar ortadan kaldırılacak, tek cinsiyet modeli üzerine yeni bir yapılandırma oluşturulacak.

Bunun dışında mesela İskoçya hükümetine baskı yapılıyor.

Çünkü Britanya'da cinsiyet tanımı zorunluluğu var.

Stonewall örgütü bu kanunu değiştirmek istiyor.

Bu nedenle İskoçya hükümeti devlet kurumlarında ne kadar LGBT'li çalıştırırsa çalıştırsın, Stonewall'un endeksinde istediği üst sıralara giremiyor.

Zira örgüt, İskoç hükümetinden, cinsiyet tanımlamasını zorunlu kılan kanunun değiştirilmesini şart koşuyor.

Dahası var.

LGBT, lesbiyen, gay, biseksüel ve trans demek.

Translar, öyle ya da böyle bir cinsiyet sahibiler. Erkekken kadın olmuş veya kadınken erkek olmuş.

Sızan raporda, Stonewall örgütünün LGBT'teki T'yi kaldırmayı planladığı da yazıyor.

Yani eşcinselsen eşcinselsindir, geçiş yapıp, erkek veya kadın diye tanımlanmak yok.

Özetle tek cinsiyet ya da cinsiyetsizlik, ne derseniz, deyin.

Başka bir deyişle, mesele cinsel tercih meselesi falan değilmiş, bu anlaşılıyor.

Yoksa herkesin özel hayatı kendine, kimse kimsenin hayatına karışamaz, karışmamalı.

Ama işin gittiği boyut, cinsel tercihle, eşcinsellerin haklarıyla falan kalmıyor.

Hatta bunlarla alakalı bile değil.

Tamamen cinsiyetsizlik üzerine kurulu bir dayatma projesinden bahsediliyor.

Durum öylesine vahim ki, LGBT düzeninde transların kendilerini “ben erkektim şimdi kadınım veya kadındım şimdi erkeğim” diye tanımlamalarına bile yer yok.

Kadın, “kadınım” diyemeyecek, “anneyim” diyemeyecek, erkek “ben babayım” diyemeyecek.

Fıtrata dair ne varsa, tasfiye edilecek.

Yapmaya çalıştıkları korkunç iş, bu.

LGBT konusunun gittiği yer bu konunun önünü açan Avrupalıları bile endişelendiriyor.

Stonewall'un yapmaya çalıştığı iş, korkutucu.

Bunu bazı Avrupalı kaynaklar da itiraf ediyor ve hatta “iş çığırından çıkabilir” diye uyarılar yapılıyor.

Macaristan İstanbul Sözleşmesini uygulamamıştı.

LGBT konusuna da prim vermiyor.

AB'nin toplu saldırısına hedef oldu, yerden yere vuruldu.

Bir tek Çekya'dan Macarlara destek geldi.

Çekya da Macaristan gibi LGBT konusunda aksi yönde adımlar atarsa, onlar da AB'nin eleştirilerine uğrayacaklar.

Tehlike büyük.

Bakınca net şekilde görülüyor.

Ama hala İstanbul'da polisin izin vermediği PKK temalı korsan LGBT eylemini savunan, en önde ağzında düdük çalarak yürüyen provokatöre aldanan varsa, herkes aklını başına alsın çünkü bu iş bireyleri aşan bir konu, toplumsal bir sorun ve hep birlikte dur denilmezse, bir gün hepimiz bu enkazın altında kalırız.

Kanal 7