6 Şubat Kahramanmaraş merkezli büyük depremin ardından, uzmanlar İstanbul'un deprem riskine dikkat çekiyor. İstanbul'daki yapı stoğunun çoğu eski ve kentsel dönüşüm süreci yetersiz kalıyor. İBB'nin açıkladığı verilere göre, İstanbul'da yaklaşık 1 milyon 200 bin konut bulunuyor ve bunların 850 bini 2000 yılından önce inşa edildi.
İstanbul'un Depreme Hazırlığı Yetersiz
İBB Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanı Murat Yün, İstanbul'un deprem riskine karşı yeterli hazırlığa sahip olmadığını belirtti. Yün, kentsel dönüşüm yasası kapsamında son 12 yılda sadece 92 bin binanın yenilendiğini ve bu yenilenmenin mevcut yapılar için yeterli bir iyileşme sağlamadığını vurguladı.
200 Bin Binanın Ağır Hasar Görmesi Bekleniyor
Yün, 7.5 ve üzeri büyüklükte bir depremde İstanbul'da yaklaşık 200 bin binanın ağır hasar göreceğini veya tamamen yıkılacağını tahmin ettiklerini söyledi. Ayrıca, 1556 binanın deprem olmadan kendiliğinden çökebileceğini belirtti. Bu binalarda yaklaşık 2,5 ila 3 milyon kişinin yaşadığını ifade etti.
İstanbul'un En Riskli İlçeleri
Murat Yün'ün açıklamalarına göre, Kuzey Anadolu Fay Hattı (NAF) Marmara Denizi'nde yer aldığından, E-5 ile deniz arasındaki bölgelere, özellikle Avrupa Yakası'nın güney kesimlerine odaklanmak gerekiyor. Bu bölgeler, hem zayıf zemin hem de eski yapı stoğu nedeniyle yüksek risk taşıyor. Avcılar, Küçükçekmece, Büyükçekmece, Esenyurt, Silivri gibi ilçeler bu riskli bölgeler arasında yer alıyor.
İstanbul'un En Güvenli İlçeleri
Yapıların 2018 sonrası düzenlemelere uygun olması, bu binaların daha güvenli olduğunu gösteriyor. İstanbul'un kuzey bölgeleri, zemin açısından daha sağlamdır. Başakşehir, Arnavutköy, Çatalca, Sarıyer ve Beşiktaş gibi ilçelerde zemin daha sağlamdır. Ancak Kağıthane gibi bazı bölgelerde akarsu yataklarının bulunduğu yerlerde riskler devam edebilir.
Deprem Sonrası Barınma Sorunları ve Psikolojik Etkiler
Murat Yün, 200 bin yapının zarar görmesinin yanı sıra, yaklaşık 3 milyon kişinin barınma sorunuyla karşılaşabileceğini belirtti. Deprem sonrası, binalarda yaşayanların psikolojik baskılar nedeniyle evlerine dönmemekte direnç gösterebileceği öngörülüyor. Yün, binaların ayakta kalabilmesi ve yenilenmesi için kapsamlı bir hazırlık sürecinin gerekliliğini vurguladı.
İstanbul'da depreme karşı hazırlık ve risk yönetimi, büyük önem taşıyor. Kentsel dönüşüm, yapı güvenliği ve zemin iyileştirme çalışmaları, olası bir depremin etkilerini azaltmak için kritik öneme sahip. Hem yetkililerin hem de bireylerin bu konuda dikkatli ve bilinçli olmaları gerekiyor.