Çıray, yaptığı yazılı açıklamada, Kanal İstanbul Projesi'nin Montrö'yü tekrar tartışmaya açacağını ileri sürerek, böyle bir uluslararası tartışmaya yol açacak Kanal İstanbul'un taşları yerinden oynatacağını savundu.
Montrö'nün ikinci bir kanal açıldığı zaman bozulması veya değiştirilmesinin kesinlikle gündeme getirileceğini iddia eden Çıray, şu ifadeleri kullandı:
"Kanal İstanbul'un hayata geçmesiyle birlikte ilgili diğer devletlerin 'yeni bir durum hasıl oldu' gerekçesiyle yüksek ihtimalle Montrö'yü tartışmaya açmaları ve büyük bir mücadele ile elde ettiğimiz avantajları yok etmek için ellerinden geleni yapacakları açıktır.
Montrö Antlaşması'ndan en rahatsız ülke ABD. ABD'nin serbestçe giremediği tek yer Karadeniz. Yeni proje, Montrö'nün bozulması, ABD'nin rahatça Karadeniz'e girebileceği anlamına geliyor. Böyle bir ortamda, artık Batı'yı dize getirecek bir Atatürk olmadığı için Türkiye olarak daha iyi şartlarda bir antlaşma yapma konumunda olmadığımız için Montrö'nün şartlarını korumak zorundayız."
Bazı çevrelerce Montrö'nün feshinin söz konusu olmayacağının ifade edildiğinin belirten Çıray, ancak bu savın gerçek olmadığını kaydetti.
"SAYIN BAHÇELİ BİLMEYEBİLİR AMA GENELKURMAY BİLİR"
ABD Senatosunun 2006'da verilen bir yasa taslağında, Montrö Antlaşması'nın ömrünün dolduğunun, bu antlaşmanın yeniden düzenlenmesi gerektiğini savunduklarının altını çizen Çıray, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Açılacak olan İstanbul kanalının, ülkemiz için bir diğer güvenlik riski ise olası bir savaşta Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 1. Ordusu, ağır zırhlı birlikleri ile Trakya'daki askeri birlikler arasındaki irtibatın köprüler üzerinden kesilebilecek olmasıdır. Bunlar ada haline gelen İstanbul'u zor duruma sokacaktır. Bunları Sayın Bahçeli bilemeyebilir ama Genelkurmay bilir.
Yaratacağı ekolojik sorunlar, İstanbulluları içecek su sıkıntılarıyla karşı karşıya bırakacak olması ve kanalın 1, 2 ve 3. deprem bölgesi üzerinde bulunması yanında Kanal İstanbul Projesi'nin sadece bu gerçeklerle bile ülkenin hayrına olmadığı gün gibi ortadadır. İYİ Parti olarak her zaman olduğu gibi bu konuda da ülkemiz ve milletimiz için yapılması gereken ne varsa sebatla yapmaya devam edeceğiz."