'Kadın tacirinin traktörüne haciz ve ekonominin geleceği'
Gazeteci Fuat Uğur, ekonomideki son gelişmelere dikkat çeken yazısında 'halkın ekonomisi'nin iktidarın 'yumuşak karnı' olduğunu belirtti. Uğur, ayrıca muhalefetin politikasına dair yorumda bulundu

Oluşturma Tarihi: 2021-10-16 18:57:25

Güncelleme Tarihi: 2021-10-16 18:57:25

Gazeteci Uğur'un "Kadın tacirinin traktörüne gelen haciz ve ekonominin geleceği" başlıklı yazısından önemli bir bölüm:

Türkiye, Fas'tan evlilik vaadiyle 600'e yakın kadın getiren “sahte evlilik” çetesinin lideri Mustafa Şimşek adlı kişiyi, Müge Anlı'nın programında tanıdı. Gözaltına alındı. Sonra ne hikmetse serbest kaldı. Mustafa Şimşek, önceki gün Kütahya'da CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Özel için sahneye konan piyesle yeniden ortaya çıktı. Anlaşılan rolü kapmıştı ve Özel'in karşısında “Yoksulluktan inim inim inliyorum, traktörüme haciz geldi, ben tarlamı tapanımı nasıl sürüp de ürün elde edeceğim” diye gözyaşı döktü.

İnsanın nutku tutuluyor hakikaten. Başta Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere CHP'lilerin ve Meral Akşener'in yurt gezilerinde sahneledikleri bu mizansenler farklı bir “aklın” ürünü. Kendi seçmen kitlelerini “akılsız” olarak gören bir akıl bu. Akşener ve Kılıçdaroğlu'nun karşısına partide görevli ya da fake karakterler esnaf, tüccar ve çiftçi kılığında çıkarılıp videoları çekiliyor. Hepsi de işlerin kötü gittiğinden, ölüp bittiklerinden dert yanıyor. Sonra her birinin foyası ortaya çıkıyor. Bakıyorsunuz kimi zengin bir kebapçı, kimi malı mülkü, traktörü, apartman daireleri, seraları olan çiftçi. Ama onlar hiç utanma ve arlanma belirtisi göstermeden bu tiyatroyu sürdürüyor.

Geçen gün biri Twitter'da “Bu ülkede CHP'lilerin heykel sanatına, İyi Parti'nin de tiyatro sanatına yaptığı katkı inkâr edilemez” diye yazmış. Sahte evlilik çetesi liderinin Özgür Özel'e “Traktörüm haczedildi” diye ağladığını görünce hak verdim.

Millet İttifakı'nın CHP'li ve İyi Partili bileşenleri kafa göz yarmak, rezil olmak pahasına neden bunu yapıyor? Çünkü iktidarın yumuşak karnını buldular; HALKIN EKONOMİSİ... Çünkü geçmiş kazanımlardan geriye gidildi ve yıllık gelirimiz epey azaldı.

Muhalefet de bunu kanırtmanın peşinde. Siz istediğiniz kadar 2002 öncesiyle bugünü kıyaslayıp rakamları ortaya koyun, aradaki farkın mevcut gerilemeye rağmen kat kat iyi olduğunu ispat edin faydasız. Vatandaş, cebindeki paranın ne kadar azaldığına bakar. Hele AK Parti'ye oy verenlerin çoğunluğunu teşkil eden merkez sağ seçmeni tamamen pragmatiktir. CHP seçmeni gibi ideolojik değildir. 2018 yerel seçimlerindeki patates soğan örneğinde gördük. Bir hayli kaygan zeminde derhâl oylarını başka bir yere transfer etmekten çekinmezler. Eğer eskisi gibi kazanamıyorsa ülkenin bekası, Doğu Akdeniz, Azerbaycan, PKK, Suriye, yollar, tüneller, havalimanları, fabrikalar, millî savunma sanayii filan falan vız gelir tırıs gider, derhâl muhalefetin ne dediğine bakmaya başlar. Şimdi eğri oturup doğru konuşalım. Ortada CİDDİ BİR SORUN var.

Gıda enflasyonu aldı başını gidiyor. Çekirdek enflasyonun en büyük nedeni olan enerji, gübre, su, ilaç vb. giderler artık ciddi bir maliyet girdisi olarak çiftçinin boynunu büküyor. Fiyatların daha da artacağı anlaşılıyor. Dünkü habere göre Üre Gübre'ye son 20 günde yüzde 78 zam yapılmış ve tonu 4500 liradan 8000 liraya çıkmış. Durduk yerde değerlenen elmas gibi bir şey. Dün Tarım ve Orman Bakanı Sayın Bekir Pakdemirli'ye Twitter üzerinden “Bu zamlar nereye kadar gider ve bir çözümü yok mudur Sayın Bakan?” diye sordum. Hükûmet bakanlarının çoğunluğu genellikle yurt dışı ve yurt içindeki muhalif isimlere cevap vermeyi yeğledikleri için bir cevap beklentisinde değildim ve nitekim düşündüğüm gibi oldu ama soru da ortada kaldı. Çünkü bu zamlar gelecek yıl ürün hasadında bize “yol su elektrik” olarak geri dönecek.

KAMU BANKASI DESTEĞİ NEDEN ÇİFTÇİYE ARACIYLA VE ZAMLI OLARAK DAĞITILIYOR?

Şimdi sayın bakanlar ve yetkililer “Biz çiftçiye şu kadar destek veriyoruz” diyecekler ki elhak doğrudur. Peki, parayı veren kamu bankası bu desteği neden doğrudan çiftçi yerine Tarım Kredi Kooperatifleri aracılığıyla dağıtıyor? Tamam, diyelim ki pratik kolaylık sağlıyor ve kooperatifleşmeyi de teşvik ediyor. İyi de kamu bankasının yüzde 17 faizle verdiği bu parayı Tarım Kredi Kooperatiflerinin köylüye yüzde 24 faizle dağıtmasını nereye koyacağız?

Tekrar, tekrar söylüyorum. Kooperatif marketler ucuz değil, kimse kendini kandırmasın. Vatandaş gidiyor, görüyor ve biliyor gerçeği. Siz böyle dedikçe millet “Aaa ne kadar da ucuzmuş” diye Pollyanna'cılık mı yapacak? İktidarı tekrar uyarıyorum.

Türkiye