Kadir Topbaş'ın damadı Kavurmacı'dan açıklama
Kadir Topbaş'ın damadı Ömer Faruk Kavurmacı, 'Kadir Topbaş'ın FETÖ'cü damadı en önde alkışlıyordu' şeklinde algı haberlerinin yapıldığını söyledi ve 'Günah keçisiymişim gibi hissediyorum' dedi.

Oluşturma Tarihi: 2018-09-25 14:31:56

Güncelleme Tarihi: 2018-09-25 14:31:56

'FETÖ'nün iş dünyası yapılanması'na yönelik soruşturma kapsamında kapatılan TUSKON'un Başkanı Rızanur Meral ve Genel Sekreteri Mustafa Muhammet Günay ile Ömer Faruk Kavurmacı ve Faruk Güllü'nün de aralarında bulunduğu 86 sanığın yargılandığı davada, tahliye talepleri reddedildi.

İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları karşısında bulunan salonda yapılan duruşmaya 9 tutuklu sanık, 36 tutuksuz sanık ve avukatları katıldı.
Duruşmada görüşü sorulan Cumhuriyet savcısı, tutuklu sanıkların bu hallerinin devamı yönünde karar verilmesini talep etti.

Tutuklu sanık Ömer Faruk Kavurmacı, tutukluluğunun 746. gününü yaşadığını, her celse ifade ettiği gibi bu celse de FETÖ ile bir alakasının olmadığını anlatacağını söyledi.

Kapatılan TUSKON'un Başkanı Rızanur Meral'in yaptığı konuşmayı alkışladığı iddiasının yalan olduğunu savunan Kavurmacı, şöyle devam etti:

"Benim gibi ön sırada oturup alkışlayanlar tutuksuz yargılanıyor. Ben alkışlamayarak protesto ediyorum ve tutuklu yargılanıyorum. O konuşmanın ardından noter aracılığıyla resmi olarak istifa eden ilk ve tek kişi benim. Yargılamanın başından beri gerçekleştirdiğim savunmalara vakıfsınız. Bu savunmaların yargılamanın geri kalanında özgürlüğe kavuşmam için yeterli olması gerekiyor. Özgürlüğe kavuşamamam beni derinden yaralamaktadır."
Hakkında hâlâ "Kadir Topbaş'ın FETÖ'cü damadı en önde alkışlıyordu" şeklinde algı haberlerinin yapıldığını söyleyen Kavurmacı, "Algılara değil gerçeklere bakmanızı istiyorum. TUSKON yönetim kurulu eski üyelerinden, tutuklu olan tek sanık benim. Günah keçisiymişim gibi hissediyorum. Her savunmamda aleyhime yöneltilen suçlamaları kanıtlamama rağmen aynı gerekçelerle tutukluluğumun devamına karar verildi" ifadelerini kullanarak tahliye talebinde bulundu.

Tutuklu sanık Faruk Güllü de yurt dışında oturum izni olmasına rağmen kaçmadığını, 15 Temmuz darbe girişiminde 03.00'e kadar polislerle beraber tankların gidişini engellemeye çalıştığını söyledi.

Telefon kayıtlarında FETÖ ile iltisaklı kişilerle görüşme kaydının olmadığını ifade eden Güllü, "Bank Asya ile olan tüm sıkıntılarımı içeren mailleri mahkemeye sunduk. Bu banka beni batırmak için bana haciz koydu, beni iflasın eşiğine getiren banka Bank Asya'dır. Raporlarda da Bank Asya'da para artışımın olmadığı sabittir. Benim TUSKON ile 2010 yılından sonra hiçbir ilişkim kalmamıştır. TUSKON'da gerçekleştirilen toplantıya ne katıldım ne de imzam var. Şirket araştırmalarında teröre finansman sağlamaya yönelik hiçbir belgeye rastlanılmadığını öğrenmekteyiz. Kaçmadım ve gizlenmedim, iş yerine gidip teslim oldum. Tahliyemi talep ediyorum" diye konuştu.

TUTUKLULUK HALLERİNİN DEVAMINA KARAR VERİLDİ, DURUŞMA ERTELENDİ

Diğer tutuklu sanıklar da suçsuz olduklarını iddia ederek tahliye talebinde bulundu. Tutuklu sanıkların avukatları da müvekkillerinin suça karışmadıklarını öne sürerek tahliyelerini istedi.
Talepleri değerlendiren mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Ömer Faruk Kavurmacı, Faruk Güllü, Tolga Güven, Şafak Koca, Çetin Tekdemir, Ahmet Tuzlu, Mehmet Ali Göv, Suat Barış, Mehmet Zenginer ve Mustafa Zenginer'in bu hallerinin devamına karar verdi.

Tefrik ve birleştirme taleplerini reddeden heyet, duruşmaların Silivri Ceza ve İnfaz Kurumu'ndaki duruşma salonunda sıralı olmak üzere 17, 18, 19, 20 ve 21 Aralık'ta yapılmasını da hükme bağladı.