'Kılıçdaroğlu, 'hadi anlaşalım' bile dememiş...'
Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce'ye yönelik sözlü ve yazılı hakaretler sosyal medyada tartışılırken dün Kılıçdaroğlu-İnce görüşmesi gerçekleşti. Ancak görüşmenin olumlu sonuç verip vermediği tartışma konusu oldu.

Oluşturma Tarihi: 2023-03-30 15:15:53

Güncelleme Tarihi: 2023-03-30 15:15:53

Tarayıcınız video oynatma özelliğini desteklemiyor.

İnce, partisini ziyaret eden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu görüşme sonrası yapılan basın açıklamasının ardından "ayağınıza sağlık, hoşgeldiniz, güle güle..." diyerek ilginç bir şekilde uğurladı.

Kılıçdaroğlu-İnce görüşmesiyle birlikte süreci değerlendiren Hürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan, dikkat çeken tespitlerde bulundu.

"AŞIRI BERBAT BİR MUHARREM İNCE POLİTİKASININ SONUCU"

- Adamı döve döve anlaşmaya razı etmeye çalıştılar.

- Sosyal medyayı Muharrem İnce'ye hakaret mecrası haline getirdiler.

- FETÖ hesapları bir yandan, PKK hesapları diğer yandan saldırdı.

- Siyasetten hiç çakmayan sanatçılar, olaya kılıç kalkanla daldılar.

- Şarkıcısı, dizi oyuncusu, türkücüsü... “Vur Allah vur” yaptılar.

- CHP yanlısı gazeteciler, ağızlarına ne gelirse söylediler.

KEMAL KILIÇDAROĞLU İNCE'Yİ NEDEN SAVUNMADI

Bütün bunlar olup biterken... Kemal Kılıçdaroğlu, bir kez olsun çıkıp da...

“Arkadaşlar, durun. Ne yapıyorsunuz? Muharrem İnce bizim yol arkadaşımızdır. Geçen dönem cumhurbaşkanı adayımızdı. Biz ki Davutoğlu, Babacan, Karamollaoğlu ile anlaşmışız, İnce ile de anlaşırız. Lütfen İnce'ye kötü söz söylemeyin. İnce bizim yoldaşımızdır” demedi, diyemedi.

"KILIÇDAROĞLU, 'HADİ ANLAŞALIM' BİLE DEMEMİŞ"

Böylece ne oldu? Ne olacak... Muharrem İnce hırslandıkça hırslandı, öfkelendikçe öfkelendi, uzaklaştıkça uzaklaştı.

Gerilim acayip büyüdü. Anlaşma olasılığı gitgide azaldı. Kılıçdaroğlu / İnce buluşması, işte böyle bir ortamda gerçekleşmiş oldu.

Ve öyle anlıyoruz ki buluşmada Kemal Kılıçdaroğlu, “Hadi anlaşalım” bile dememiş.

Bu yaşananlardan şu iki sonuç çıkıyor:

- BİR: Kemal Kılıçdaroğlu ve arkadaşları, Davutoğlu ya da Karamollaoğlu'na karşı sergiledikleri özen ve dikkatin çeyreğini Muharrem İnce'ye karşı sergilemiş olsalardı... Anlaşma umudu daha çok olurdu. Anlaşma olmasa bile İnce, “haksızlıklara maruz kalmış bir isim” gibi kendisini sunamazdı.

- İKİ: Saldırarak, hakaret ederek, üzerine çullanarak, sosyal medya kampanyası düzenleyerek Meral Akşener'i masaya oturtanlar, aynı taktikle Muharrem İnce'yi masaya oturtamadılar. Siyaset işte böyle bir şeydir:

Her taktik, her durumda aynı sonuca yol açmaz.