Korkusuz yazarı Can Ataklı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğu'nun “elektriği kesik” bir eve ziyaret etmesinin ardından başlayan tartışmaya ilişkin bir köşe yazısı kaleme aldı. Evde elektriğin kesik olmadığına yönelik iddiaları değerlendiren Ataklı, “Bu doğruysa, Kılıçdaroğlu'nu yanıltan hemen ortaya çıkarılsın” dedi.
Ataklı'nın bugünkü köşe yazısının ilgili kısmı şöyle:
Elektrik faturasını “bilerek ödemeyen” ve bu nedenle elektriği kesilen CHP Genel Başkanı, bu eylemi elektriği kesilen 4 milyon abonenin içinde bulunduğu durumu yansıtmak için yaptığını söylemişti. Kılıçdaroğlu bir hafta karanlıkta yaşayacaklarını da ilan etmiş ve “elektriği kesilmiş olan vatandaşları ziyaret edeceğim, onların dertlerine hem ortak olacağım hem de durumlarını tüm kamuoyuna açıklayacağım” demişti. Nitekim bu amaçla Ankara Keçiören'de elektriği kesik bir evi ziyaret etmişti.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ise söz konusu abonenin elektriğinin kesilmediğini ama Kılıçdaroğlu'nun ziyareti sırasında kasten karanlıkta oturulduğunu ileri sürmüştü. CHP'li yetkililer ise kesinti tutanaklarını göstererek Bakan'ı yalanlamışlardı. Ben de Flash TV ana haberlerinde durumu eleştirmiş ve Bakan'ı yanıltanların ortaya çıkarılmasını istemiştim. Ancak ertesi gün farklı bir açıklama daha geldi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Dönmez iddiasını tekrarlayarak “Söz konusu abonenin sayacından alınan verilere göre; abonenin enerjisi 4 aydır kesik değildir. Geçmiş tarihlerde günlük elektrik tüketimi mevcut olduğu gibi ziyaret ettiğiniz 23 Nisan Cumartesi günü de elektrik tüketimi mevcuttur” dedikten sonra şunu ekledi; “O gün sadece sizin ziyaret saatlerinizi de kapsayan 18:18 ile 21:31 saatleri arasında elektrik tüketimi yoktur. Ziyaretinizin ardından 21:31'den itibaren elektrik kullanımına devam edilmiştir. O gün dağıtım şirketi herhangi bir kesme-açma işlemi yapmadığına göre ziyaret saatlerinizde elektriği kim kesti, kim açtı? Gerçeğe aykırı iddialarınızdan dolayı mahcup oldunuz mu? Kamuoyundan özür dileyecek misiniz?”
Şimdi ben de merakla bekliyorum. Bu doğru mu? Doğru ise Kılıçdaroğlu'nu yanıltan ve yanlış bir eyleme imza attıran kim? Bunun mutlaka ortaya çıkarılması ve kamuoyuna teşhir edilmesi gerekir.