Kudüs'ten çekilişinin yüzüncü yılında Filistinlilerin Osmanlı hasreti: Bizi ancak Türkler kurtarır
Osmanlı'nın Kudüs'ten çekilmesinin ardından Ortadoğu'da kan ve gözyaşı hiç dinmedi. Savaşların hiç durmadığı Kudüs'te şimdi İsrail'in işgali altında bulunan Filistinliler, o gün İngilizleri Kudüs Fatihi olarak gören liderlerini suçluyor. Filistinliler, 'Bizi işgalden yine ancak Türkler kurtarır, dört gözle döneceğiniz günü bekliyoruz' dedi.

Oluşturma Tarihi: 2017-12-08 14:34:10

Güncelleme Tarihi: 2017-12-08 14:34:10

Mustafa Çavuş, besmeleyle başladığı konuşmasında Müslümanların İsrail işgalinden kurtulacağı günü beklediğini belirterek, “Ben, Türk asıllıyım. Babam Mustafa Muhammed Zeybek, Filistin'deki İngiliz işgaline direnen Osmanlı askerinden biridir. Dedem Mustafa, İzmir'e bağlı Manisa sancağında ikamet ediyordu. Daha sonra Filistin'e geldi. Son Osmanlı askeri Filistin'den çıktıktan yüz sene sonra Osmanlı hilafetinin ihtişamının geri döneceği günü ve Müslümanların İsrail işgalinden kurtarmasını sabırsızlıkla bekliyoruz. BM'den ve uluslararası kuruluşlardan İsrail'in Filistin üstüne uyguladığı zulmü kaldırması için görevini yapmasını bekliyoruz” dedi.

OSMANLIYA YAPILANLARDAN ÖTÜRÜ ARAPLAR AĞIR BEDELLER ÖDÜYOR

O günkü Filistinlilerin torunlarından olan Tahir ve Belgeler Merkezi Başkanı Dr. Halit Yunus el-Halid o günleri şöyle anlatıyor:

“Son Osmanlı askerinin Filistin'i terk etmesinden 100 yıl sonra, onun hatırası için şüphesiz Filistinlilerin bir şey söylemesi lazım. Benim bir Filistinli olarak söyleyeceğim sözleri Filistinlilerin de söyleyeceğini düşünüyorum. Filistinliler, halk ve liderler olarak İngilizlere inanarak çok vahim bir hata yaptı. Osmanlıyla ittifak yaparak işgalci İngilizlere karşı direnme yerine, maalesef Osmanlıya karşı İngilizlerle iş birliği yapıp bu mukaddes topraklardan Osmanlı'yı çıkartmaya katkıda bulundular. Münafık liderlerine inanarak, işgalcilere karşı direnmek yerine İngilizleri Kudüs'ün fatihi olarak görüp, onları güllerle karşıladı. Aynı İngilizler Balfour vaadiyle İsrail'e devlet sözü verdi ve bu mukaddes topraklara Yahudileri yerleştirdi, onlara devlet kurdu. Osmanlıya yaptıklarından dolayı Filistinliler ve Araplar hala ağır bedel ödemeye devam ediyor. Meseleleri hala çözülemedi. Hala ecnebilerin vaatlerine kanıyor ve hala meselelerini onların çözeceğini inanıyorlar. Bu ümmet, Filistinliler ve Araplar dinlerine dönmedikçe bu mesele hallolmaz. Bu toprakların kurtarılması, hürriyetine kavuşması için bütün İslam ülkelerinin İslam üzerinde birleşmesiz lazımdır” ifadelerini kullandı.

 'TÜRKLER TARİHİMİZDE BÜYÜK YERİ VAR'

Filistin'in işgalden kurtulup bağımsızlığını kazanmada Türklerin büyük rolü olduğunu söyleyen Yunus el-Halit, açıklamasını şu şekilde sürdürdü:

“Bizim kanaatimize göre Osmanlı milletinin, bu ülkenin işgalden kurtulup hürriyetine kavuşmasında çok büyük bir rolü oldu. Nurettin Mahmut İbni Zengi Türk'tür. Mescidi Aksa'nın işgalden kurtulmasında büyük rol oldu. Milletin dinini öğrenmesine büyük katkı sağladı. Onlar bu halkı Şam şehirlerinde her bakımdan kalkındırıp bir millet olmasını sağladı. Onlar Haçlılara karşı savaşarak zafer kazandı. Selahaddin Eyyubi de Nurettin Mahmut Zengi komutanlardı. Onların asılları Türk'tür. Onlar Haçlılara karşı savaştılar ve kazandılar. Mescid-i Aksa'yı hürriyetine kavuşturdular. Türklerin bizim tarihimizde büyük yeri vardır. Ümmet üzerinde büyük etkisi oldu. Filistin'in ve ümmetin kurtuluşunu Türklerin kurtarmasını umuyorum ve bekliyoruz.”

'BARIŞ HAKİMDİ'

Filistin İslam Üniversitesi Tarih ve Arkeoloji Bölümü Öğretim Görevlisi Dr. Ghassan Mahmut Saşa ise “Osmanlı İmparatorluğu'nun Filistin'den ayrılmasının yüzüncü yılında, Osmanlı İmparatorluğu'nun tarihte bilinen en büyük ve en güçlü imparatorluk olduğunu söylememiz gerekir. Tarihi kaynaklar Osmanlı İmparatorluğu'nun 20 milyon metrekareye hükmeden en büyük imparatorluk olduğunu söyler. Osmanlı imparatorluğunun gemileri denizler ve okyanuslarda dolaşırken sükunet ve barış hakimdi. İtalya ve Doğu Avrupa Osmanlıyı öfkelendirmekten korkardı. ABD, George Washington döneminde Osmanlıya vergi öderdi. Viyana ve Avusturya'da Osmanlıya vergi öderdi. Tarihi kaynaklar, Osmanlı yönetiminin sürdüğü 4 yüzyıl içinde Filistin'e Yahudi ayağı değmediğini yazar. Yine tarihi kaynaklar şehrin girişindeki büyük kapının üzerinde Yahudilerin şehre girişinin yasak olduğu bir Osmanlı fermanının asılı olduğunu yazıyor. Tonlarca altın verseler de bu toprakların Yahudilere satılmayacağı kaydediliyor. Kudüs'ün Filistin toprağı olduğu kaydediliyor. Osmanlı fermanında Kudüs'e Yahudilerin girişinin yasak olduğu şehre girmek isteyen Yahudilerin en fazla dört aylık ikamet izni veren kırmızı bir kart alması gerektiği yazılı olduğu belirtiliyor. İkamet süresi 4 ayı geçmesi durumunda kutsal Kudüs şehrinin korunması için bu kişiler şehirden dışarı çıkartılıyordu. Osmanlı tarihini okuduğumuzda, Osman bin Ertuğrul, Sultan I. ve II. Beyazıt ve Fatih Sultan Mehmet'in hayatını okuduğumuzda ihtişam, şeref ve haysiyet görüyoruz. Osmanlı sultanlarının hayatlarını çocuklarımıza öğretiyoruz. Osmanlı'nın Avrupa'yı nasıl titrettiğini ve 50 ülkeyi yönettiğini çocuklarımıza öğretiyoruz. Osmanlı hilafetinin ihtişamının geri döneceği günü ve Müslümanların İsrail işgalinden kurtarmasını sabırsızlıkla bekliyoruz.” ifadelerini kullandı.