Kürt Siyasetçi Galip İlhaner, HDP'li Diyarbakır, Van ve Mardin büyükşehir belediye başkanlarının görevden alınıp yerine kayyım atanmasıyla ilgili dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
"KAYYIMLAR TÜRKİYE'NİN SURİYE GİBİ PARÇALANMASININ ÖNÜNE GEÇMEK İÇİN BİR TEDBİRDİR"
Diyarbakır, Mardin ve Van'da terör örgütü PKK'ya destek verdikleri gerekçesiyle kayyımların atandığına dikkat çeken Galip İlhaner, “Kayyımlar Türkiye'nin Suriye gibi parçalanmasının önüne geçmek için bir tedbirdir. Türk-Kürt savaşının önüne geçmek için bir tedbirdir. Diğer kalan belediyeler de PKK'yı desteklemeye devam etseler, onlara da kayyIm atanmalıdır.” şeklinde konuştu.
“SUÇ İŞLEME ÖZGÜRLÜĞÜ' İSTEYEN BAŞKANLAR GÖREVDEN ALINDI”
Kim ne derse desin, Türkiye bir beka meselesiyle karşı karşıya olduğunu belirten Galip İlhaner, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kayyımlar mı iç savaş mı? Kayyımların atanması sürecine gelinmesi, hiçbirimizin arzu etmediği bir süreç. Bu süreç kaçınılmaz olarak yaşandı. Diğer PKK (HDP) belediyeleri de bu ihtimalle karşı karşıya. Yaşananlardan ders alıp düzeleceklerine; ‘aynı tas aynı hamam', PKK peşinde gitmeye devam edip, ‘suç işleme özgürlüğü' isteyen belediye başkanları, görevden alındı.”
“BELEDİYE BAŞKANLARI ÇIKSINLAR TAAHHÜTLERDE BULUNSUNLAR”
“Kayyım atamaları iyi değerlendirilebilirse, HDP'nin PKK'dan kurtarılmasının yolunu da (çok zor olmakla birlikte) açabilir. HDP içerisinde de PKK'dan kurtulmak isteyen çok sayıda kişi var.” diyen Galip İlhaner, HDP'li başkanlara şöyle tavsiyelerde bulundu;
“HDP/PKK'lı belediye başkanları çıksınlar açıklamada bulunsunlar. ‘PKK ile ilişkim yok ve olmayacak' desinler. ‘PKK'yı desteklemeyeceğim' desinler. ‘Kanlı terör örgütü PKK'ya karşıyım' desinler. ‘PKK bir terör örgütüdür' desinler. ‘PKK ile arama net bir mesafe koyacağım ve PKK'ya para ve eleman göndermeyeceğim' diyerek taahhütlerde bulunsunlar. Bu taahhütlerde bulunan belediye başkanları görevlerine devam edebilirler. Aksi halde, bizi Suriye gibi derinleşmiş bir krize sürükleyecek bir sürece müsaade edilemez.”
“PKK'YA YARANMA YARIŞINA GİRDİLER”
Terör örgütü PKK'ya yardım ve yataklık yapan HDP'li belediyelere kayyım atanmasına itiraz edenlerin popülizm yaparak samimiyetsiz bir tutum ortaya koyduklarını belirten Galip İlhaner, “En başta CHP yönetimi ve Türk Solu olmak üzere, PKK'ya yaranma yarışına girdiler. İYİ Parti ve Saadet Partisi, Davutoğlu, Gül, bile PKK'ya yaranma yarışına girdiler. Kürtleri farklı yollarla kazanmak yerine, PKK üzerinden kazanmaya çalışıyorlar. CHP'nin bütün ağır topları, ‘PKK yürütme konseyi üyeleri' gibi kararı kınama yarışına girdiler.” dedi.
“PKK'DAN KAÇAN PKK'LILAR VAR, EKREM BEY VE TÜRK SOLU, PKK'YI BİR TÜRLÜ BIRAKMIYOR”
Özellikle CHP açısından Türkiye'nin beka sorununun hiçbir şekilde umurlarında olmadığını söyleyen Galip İlhaner, sözlerini şöyle tamamladı:
“PKK ile yaptığı ittifak sonucu İstanbul'a başkan seçilen Ekrem bey, kayyımlara sert bir şekilde karşı çıkarken, eşi Dilek de daha önce PKK'lı Selahattin Demirtaş'ın eşi Başak Demirtaş'ın doğum gününü kutlamaya koşmuştu. Acaba, Güvenlik Korucularının eşleri de; PKK'lı Selahattin Demirtaş'ın eşi Başak Demirtaş'ın doğum gününü kutlamaya koşuşup, biz niye birbirimizle savaşıyoruz, birbirimizin doğum gününü kutlayalım derse ne olur? PKK'lı PKK'yı bırakıyor ama, Ekrem bey bırakmıyor. PKK'dan neredeyse her gün kaçıp gelen PKK'lılar var. Bunlar gelip TSK'ya teslim oluyorlar. Ama Ekrem bey ve Türk Solu, PKK'yı bir türlü bırakmıyorlar. HDP kamuflajı ile, PKK'ya açık ve net bir şekilde hizmet ediyorlar. Şimdi Kürt ne yapsın? Kürt PKK'dan kaçıyor, PKK'yı bırakıyor ama, Ekrem bey ve CHP'si PKK'yı bırakmıyor? Ağrı Doğubayazıt'ta PKK tarafından öldürülen köy bakkalı Mevlüt Bengi'nin (48) eşi de Ekrem beyin eşi Dilek gibi, PKK'lı Selahattin Demirtaş'ın eşi Başak Demirtaş'ın doğum gününü kutlasaydı, PKK tarafından öldürülür müydü? 8 çocuğu yetim kalır mıydı?”