Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, AK Parti Esenler İlçe Başkanlığı tarafından Esenler Kültür Merkezinde düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin tarihi bir referanduma gittiğini söyledi.
Referanduma kadar olan süreçte çok yoğun mücadele verilmesi ve varsa kararsız seçmenleri ikna ederek yola devam edilmesi gerektiğini aktaran Kurtulmuş, halk oylamasına gönderilen anayasa değişiklik paketinin rejim değişikliğiyle ilgili bir paket olmadığını vurguladı.
Numan Kurtulmuş, "Bu bir rejim meselesi değil, bu sistem meselesidir. Rejim meselesi egemenliğin kaynağının ne olduğu sorusuyla ilgilidir. Egemenliğin kaynağı bir aile, bir kişi, bir zümre olabilir. Bu rejimlere monarşi, hanedanlık, oligarşi denir. Bir ülkede egemenliğin kaynağı milletse bunun adı cumhuriyettir. Türkiye Cumhuriyeti, bir cumhuriyet olarak kurulmuş, bu tartışmalar çok geride kalmıştır. Şimdi AK Parti kadroları olarak, bizim vazifemiz ise cumhuriyetimizi halkla bütünleştirmek, daha demokratik hale getirmektir. Bu sistem değişikliğimizin aslı bu anlamda bir sistem değişikliğidir, bir rejim değişikliği değildir." diye konuştu.
"5 YILDA BİR CUMHURBAŞKANI SEÇİLECEK"
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, mevcut sistemin ikinci önemli arızasının çatışmacı ve çift başlılığı, üçüncü probleminin de siyasi istikrarsızlık olduğunu dile getirerek, bu siyasi istikrarsızlığın önlenmesi için anayasa değişiklik paketini hazırladıklarını kaydetti.
Siyasi istikrarın sağlanması ve siyasi istikrarsızlığın önlenmesi için anayasa değişikliğine ihtiyaç olduğunun altını çizen Kurtulmuş, "Artık 5 yıldan 5 yıla bir cumhurbaşkanı seçilecek o da hükümetini belirleyecek. Hem de yasamayı yerine getirecek milletvekilleri yani TBMM seçilecek. Herkes bilecek ki, 5 yıldan 5 yıla bu iş olacak. İstikrarlı hükümetleri sağlayacak ve siyasi istikrarsızlığı ortadan kaldıracağız." şeklinde konuştu.
"BU MADDE BİR DARBESAVAR"
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, cumhurbaşkanının Meclis'i feshedeceği yönündeki iddialara da şu cevabı verdi:
"18 maddelik değişiklik içerisinde fesih kelimesi yoktur, seçimlerin yenilenmesi meselesi vardır. Meclis kilitlenirse, cumhurbaşkanı, seçilmiş bir kişi olarak, kriz normal yollarla aşılamıyorsa çok doğal olarak ya TBMM ya cumhurbaşkanı seçimlerin yenilenmesine karar verecek. Ancak CHP'li arkadaşlar herhalde hiç kendilerinden birisinin cumhurbaşkanı olacağını düşünmedikleri için, hep böyle devam edeceğini düşündükleri için, zannediyorlar ki cumhurbaşkanı bir sabah kalkacak, kafası bozulacak 'Meclis'i feshettim.' diyecek. Arkadaşlar böyle bir şey yok. Hiçbir sorumlu siyasetçi devlet yönetiminin ne anlama geldiğini bilen hiçbir siyasetçi böyle davranmaz. CHP, devlet yönetiminin çok dışında kaldığı için herhalde böyle olacak zannediyor. Meclis kilitlendiği zaman, bu kilidi açacak olan askerin tankı, vesayet odaklarının hilesi olmasın, milletin iradesi olsun diye bu madde, bir darbe savar madde olarak konulmuştur."