Le Mesurier’in ölümü: Birinden kaçarken, atladığı sırada düşmüş olabilir
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, James Gustaf Edward Le Mesurier’in ölümüyle ilgili ayrıntılar aydınlatılmaya çalışılırken üzerinde işaretler bulunan bir Ortadoğu haritası soruşturma dosyasına girdi. Evden 200 tane James Bond kitabı ile 500 adet “İngiliz casusun itirafları ve İngilizlerin İslam düşmanlığı” isimli kitap çıktı.

Oluşturma Tarihi: 2019-11-15 12:12:17

Güncelleme Tarihi: 2019-11-15 12:12:17

Pazartesi (11 Kasım) günü saat 05.25'te Tophane'deki evinin kapısının karşısında, Ali Paşa Medresesi'nin duvarının dibinde, başı duvar dibindeki trafo yönünde, vücudu ise cenin pozisyonunda, ölü halde bulunan Le Mesurier'in ölümü aydınlatılmaya çalışılıyor.

Bulunduğunda üzerinde beyaz keten gömlek, kum rengi kanvas pantolon olan eski istihbaratçının, üçüncü kattan düştüğü sırada ayağından çıkan botlar da yanında bulunuyordu.

EŞİNİ POLİS UYANDIRDI

İngiliz eski istihbaratçı Le Mesurier'in eşi Emma Winberg o sabah, polis ekiplerinin kapıya vurmasıyla uyanmıştı ve üzerinde pijaması, sırtında bir battaniye ile dışarı çıkarak eşinin cansız bedenini görmüştü. Winberg, emniyetteki ilk ifadesinde “Saat 02.30'da eşim uyku ilacı alarak uyudu. Ben 04.30'a kadar ayaktaydım. Eşim de uyandı. Bana da uyku ilacı verdi. Sonra uyuduk” demişti.

Le Mesurier'in cesedi bulunduğunda ayağında botlarının üzerinde kıyafetinin olması, eşinin “Uyuyordu” ifadesiyle çelişiyor.

"BİRİNDEN KAÇARKEN, ATLADIĞI SIRADA DÜŞMÜŞ OLABİLİR"

Hürriyet'ten Fırat Alkaç'ın haberine göre Le Mesurier'in düştüğü tahmin edilen pencerenin önünde yaklaşık iki metrelik bir çatı bulunuyor. Hemen karşıda ise medresenin duvarı var. İki bina arasındaki uzaklık ise 5 metre. Düştüğü yerdeki pencerenin bir kenarı ise kırık. Polis ekipleri, üzerinde kıyafetleri bulunan İngiliz ajanın, birinden ya da bir tehlikeden kaçarken medresenin çatısına atlamaya çalıştığı ve bu sırada düştüğü yönündeki senaryoyu da araştırıyor.

EŞİNİN YURT DIŞINA ÇIKIŞI YASAK

Le Mesurier'in düştüğü pencerenin hemen sol tarafındaki odada uyuduğunu ve hiçbir şey duymadığını söyleyen eşi Emma Winberg'e soruşturma tamamlanana kadar yurtdışına çıkış yasağı kondu. Genç kadının olayla ilgili yeniden ifadesine başvurulabileceği belirtildi.

Olay sırasında aynı binada bulunan ve alt katta bağımsız bir bölümde kalan Merih adlı hizmetlinin de ifadesi alındı.


Le Mesurier'in eşi Emma Winberg ifadesinin ardından avukatıyla karakoldan ayrılırken, Winerg'in ağladığı görülüyor

HASTANE KAYITLARI İNCELENİYOR

Polis, Le Mesurier'in evi ve ofisinde çalışan 14 kişinin ifadesine başvurdu. Emniyet yetkilileri tarafından intihar olarak değerlendirilen olayla ilgili titizlikle yürütülen soruşturmada James Gustaf Edward Le Mesurier'in ruhsal sorunlarıyla gittiği hastane ve doktor kayıtları da inceleme altına alındı.

GİZEMLİ TAKIM ELBİSELİ ARAŞTIRILIYOR

James Gustaf Edward Le Mesurier'in cesedinin bulunduğu saat 05.25 olarak kayıtlara geçti. Güvenlik kamerası görüntülerini inceleyen polis, saat 05.05'te İngiliz ajanın yaşadığı sokaktan siyah takım elbiseli bir erkeğin geçtiğini belirledi. Ali Paşa Medresesi Sokağı'nın deniz tarafına çıkan yönüne doğru ilerleyen takım elbiseli adamın tavırları polisin dikkatini çekti. Güvenlik kameralarına yüzü yansımayan gizemli adamın kimliğinin tespiti için polis ekipleri çevre sokaklardaki güvenlik kameralarını incelemeye aldı.

EVİN ÖNÜNDE MENDİL SATAN SURİYELİ ARANIYOR

Bu arada polis, güvenlik kamerası görüntülerine göre Le Mesurier'in evinin önünde aylarca mendil satan, olaydan birkaç gün önce kayıplara karışan Suriyeli'nin de izini sürüyor.

 



DUVARDAKİ ORTADOĞU HARİTASI SORUŞTURMA DOSYASINDA

Le Mesurier'in evinde duvarda asılı Ortadoğu haritası da soruşturma dosyasına girdi. Polis ekipleri harita üzerinde yaptıkları incelemelerde Türkiye sınırındaki kritik alanların işaretlenmiş olduğunu gördü. Haritada dikkat çeken alan ise Hatay'ın güneyindeki İdlib bölgesi oldu. Haritada M-4 ve M-45 otobanlarının daire içerisine alındığı görüldü. Bunun yanında çizilen yerlerin bitişiğine ise yürüyen insan çizimleri yapıldığı dikkat çekti. Savcılık evde bulunan haritayı soruşturma dosyasına koydu.

200 ADET JAMES BOND KİTABI

Olayın ardından polis ekipleri İngiliz ajanın yaşadığı evin içerisinde inceleme yaptı. Evden James Bond'la ilgili 200 adet kitap çıktı.

"İNGİLİZ CASUSUN İTİRAFLARI"

Evde yapılan araştırmada ele geçirilen bir diğer kitap ise M. Sıddık Gümüş tarafından yazılan “İngiliz casusun itirafları ve İngilizlerin İslam düşmanlığı” isimli kitaptı. Söz konusu kitap toplam 500 adetti.




Kitaptan bir bölüm

"İNGİLİZ VAHŞETİ

1– Türkiye gazetesinin 2 temmuz 1995 târîhli dıvar takvîminde diyor ki, Fakîr memleketlerde bebekleri kaçırarak organ nakli ticareti yapan bir ingiliz şebekesi tesbît edildi. Brezilyadan gelen bir haberde diyor ki, Cambridge şehrindeki milletler arası a'zâ nakli teşkilâtı, kaçırılan bebekler hakkında tahkîkât yapmakdadır. Ba'zı ingiliz hastahânelerinin, bu bebek a'zâlarına rağbet gösterdikleri, çok pahâlı satın aldıkları tesbît edilmişdir.

2– 4 Temmuz 1995 salı târîhli (Türkiye) gazetesinde diyor ki, kimyâ üzerinde doktora yapmak için ingiltereye giden 60 dan fazla müslimân genç, garîblerin, fakîrlerin yaşadığı New Castle şehrine yerleşdirildi. Talebeden Mustafa Arslanoğlu, gece evine dönerken, civardaki kiliseden çıkan iki ingiliz, taş ve sopalarla hücûm edip, bayıltıncıya kadar dövdüler. Yakmak için, üzerine gaz dökdüler. Allahdan çakmakları ateş almadı. Bu hâli evinin balkonundan gören bir kız, polise haber verdi. İslâm düşmanı gençler kaçıp, kiliseye saklandılar.

3– Aynı gazetede diyor ki, Bosnada yaradan, açlıkdan hergün yüzlerce müslimân ölüyor. Açlıkdan ağlıyan, bayılan yavrularının feryâdlarını duymamak için, ana babalar sokaklara kaçıyorlar. İslâm memleketlerinden gelen gıdâ maddelerini sırplar alıyor. İngilizlerin idâresindeki birleşmiş milletler askerleri sırplara câsûsluk yapıyor. Bu askerler ve hıristiyan turistler, müslimânların vücûdlarından kan fışkırırken, Avrupadan gelen bu islâm düşmanları, şeref kadehleri kaldırıyor. Bosnadaki canavarlık, ingilizler tarafından plânlandı. 1988 de Kosovada başlatıldı. Miloseviç maşa olarak seçildi. İngilizler, sırplara, (Korkmayın! Arkanızda biz varız) diyorlar.

İngiliz kâfiri, islâm beldesinde,
ahmakları bularak, hem besler, hem de,
İslâma hücûm yollarını öğretir,
İslâmiyyete uyana gerici denir.
Çıplak gezmek, içki, şehvet moda olur.
din kardeşliği, sevişmek unutulur.

İslâm düşmânları, köpekleri besliyor,
bunları, mü'minlerin başına geçiriyor.
Hepsi, islâmiyyete, ahlâka saldırıyor.
Allahü teâlâ da, cezâlarını veriyor.
Çünki, Kur'ân-ı kerîmde Rabbimiz va'd ediyor,
(İslâmiyyeti elbet, koruyacağım) diyor.
Müslimânlara da: (Düşmana aldanmayın,
çok çalışıp, ondan üstün olun) buyuruyor."


James Le Mesurier, Suriye'de

2002'DE KUDÜS'TE "HASSAS BİR GÖREV" ALMIŞ

İngiliz The Guardian gazetesi James Gustaf Edward Le Mesurier'in hayatına ilişkin önemli detayların yer aldığı bir portre yayınladı. Le Mesurier'in Suriye'deki acil yardım faaliyetlerine odaklanan yazıya göre, eski subay 2002 yılının başında ‘hassas bir proje' için Kudüs'e gitti. Le Mesurier, Filistin'in Batı Şeria bölgesindeki Ramallah'ta Filistin eski Devlet Başkanı ve Filistin Kurtuluşu Örgütü'nün (FKÖ) lideri Yaser Arafat ile birlikte tutuklu olan 6 kişinin bulunduğu hapishanede görev aldı. Bu, İstanbul'da ölü bulunana kadar Le Mesurier'in Ortadoğu'da geçireceği 17 yılın ilk göreviydi. Filistin'deki ayaklanmalardan Irak'taki çalkantılara ve en son Suriye'de kana bulanan topraklara kadar, Le Mesurier, Ortadoğu'ya ilişkin fikir sahibi oldu.

BAE, UMMAN, ENDONEZYA, SRİ LANKA, SURİYE...

Le Mesurier, Birleşik Arap Emirlikleri'nde, eski ABD Başkanı George W. Bush'un terörizmle mücadele danışmanı Richard Clarke'ın güvenlik şirketinde işe başladığı 2006'dan itibaren burada 5 yıl geçirdi. Daha sonra Umman polisine ait bir devriye botu satın alan Le Mesurier, Endonezya ve Sri Lanka'da tsunami sonrası arama kurtarma çalışmaları için kolları sıvadı. 2014'te, Suriye'de amacını ‘çatışma ve doğal afet bölgelerinde acil yardım müdahalesi' olarak tanımlayan Mayday Rescue Vakfı'nı kurdu. Vakfın, Suriye projeleri için de 2015'te İstanbul'da bir ofis açtı. Mayday Rescue Vakfı'nın en büyük programı olan Suriye'deki ‘Beyaz Baretliler' grubu, 2014 yılından itibaren her sene Nobel Barış Ödülü'ne aday olarak gösterildi, 2016'da alternatif Nobel ödülü olarak görülen ‘Right Livelihood' ödülünü aldı. The Guardian, Le Mesurier'in “Ne yapabiliyorsak, ne zaman yapabiliyorsak, yapabildiğimiz kadar yapacağız” mottosunu benimsediğini yazdı.

ÜÇ EVLİLİK YAPTI

Başından üç evlilik geçen İngiliz eski asker Le Mesurier, ikinci eşi Sarah Tosh'tan iki kız çocuğu sahibi oldu. 2018'de Emma Hedvig Chirstina Winberg ile evlendi. Le Mesurier'in kız kardeşi ve anne- babası İngiltere'de yaşıyor.