Dolar

34,5424

Euro

36,0063

Altın

3.006,41

Bist

9.549,89

'Metaverse yalan mı oldu?'

Karar Gazetesi Yazarı Gülay Erdemli 'Metaverse yalan mı oldu?' başlıklı bir yazı kaleme aldı.

1 Yıl Önce Güncellendi

2023-09-30 11:18:59

'Metaverse yalan mı oldu?'

İşte Yazar Erdemli'nin 'Metaverse yalan mı oldu?' başlıklı o yazısı;

2023'ün yarısını geride bıraktık ama Zuckerberg hala metaverse'den vazgeçmedi sadece mevzuyla ilgili konuşma biçimini değiştirdi. Şimdi tek bir hedefi var; insanları geleceğin dijital ve fiziksel karışımı bir şey olacağına ikna etmek. Zuckerberg Meta Connect etkinliğinde iddiasını sürdürdü: Çok yakında bazı arkadaşlarınızla fiziksel olarak bir ortamda olacağınız, diğerlerinin de hologram ya da avatarlarıyla kendilerini aynı mekanda hissedecekleri bir noktaya geleceğiz.”

Bunlar Zuckerbeg için yeni fikirler değil. Meta yıllardır sanal ve fiziksel alanı harmanlamak için çaba gösteriyor. Ancak Meta'nın patronunun konuşması 2021'den hayli farklıydı.

Pandemide önümüzdeki on yılda çoğu insanın internetin üç boyutlu versiyonunda, en çok da Meta'nın Horizon Worlds platformunda zaman geçireceğine söz vermişti Zuckerberg. Çizgi film kahramanı olarak oyun oynamak, VR gözlükle seyahat etmek gibi eğlenceli vaatleri vardı. Bu yıl ise ‘yapay zeka' vurgusunu öne çıkardı. Meta AI teknolojisi tarafından desteklenen, kullanıcının bir doğum günü partisi için beyin fırtınası yapmasına yardımcı olabilecek sohbet robotları ya da kullanıcıların Instagram veya WhatsAp'te işlerine yarayacak AI asistanlarını duyurdu. Yani bizi uçuk bir dünyadan ayakları yere basan bir yere getirmeye çalışacağını söyledi özetle. Metaverse'ü terk etmediğini göstermek için de bu teknolojiyi ‘metaverse'ü ilerletmek için kullanacağını iddia etti.

Pek çok teknoloji gurusu Mark Zuckerberg'in kelime oyunu yaptığını söylüyor. Meteverse ilk başta yarattığı coşkuyu devam ettiremedi ve Open AI gibi yapay zeka şirketlerinin gerisinde kaldı. Gerçek şu ki, Meta birçok şirketin yaptığı gibi metaverse'ü terk edemez çünkü ne de olsa sonuçta markasının adında bile geçiyor. Hayır yani insanın aklından şu cümle de geçmiyor değil; “Ay tek terdi bu olsun!”

KİM BU KONUŞAN?

Podcastler yeni çağın radyosu gibi... Benim de dahil olduğum pek çok insan evde iş yaparken, yemek pişirirken, trafikle cebelleşirken podcastleri tercih ediyor. Türkçe yayın yapan şahane porcastler var ama dünyanın pek çok ülkesinde de harika yayınlar var. Yabancı dil sorunu yüzünden bu podcastleri dinlemek mümkün olamayabiliyor. İşte vakit geldi; Spotify podcast yayıncılığında bir devrime imza atmak üzere. OpenAI ile ortaklık yapan Spotify, podcast yayıncılarının seslerini kopyalayacak ve bunları diğer dillere çevirecek. Yani bir tuşa basıp, orijinal yayıncının sesinden kendi dilimizde istediğimiz podcast yayını dinleyebileceğiz. Şirket, İngilizce podcastleri İspanyolcaya çevirmek için bir grup yayıncıyla ortaklık kurdu. Önümüzdeki haftalarda Fransızca ve İngilizce çevirileri de kullanıma sunmayı amaçlıyor. Çeviri özelliğinin omurgasını hem İngilizce konuşmayı yazıya dökebilen hem de diğer dilleri İngilizceye çevirebilen OpenAI'nin ses transkripsiyon aracı Whisper oluşturuyor. Ancak Spotify bir adım daha ileri gidip podcast'i farklı bir dile çeviriyor ve podcastçilerin kendi sesinin sentezlenmiş versiyonunda yeniden üretecek.

OpenAI güvenlik ve gizlilikle ilgili endişeler nedeniyle bu aracın kullanılabilirliğini kasıtlı olarak sınırladığını söylüyor. Spotify'ın bu teknolojiyi şimdilik ‘seçili bir grup' podcast yayıncısı ile test edildiğini söylemesinin nedeni de bu.

Açıkçası iyi bir podcast dinleyicisi olarak bu gelişmeyi heyecanla bekliyorum.

MAAŞ YOK, YEMEK YOK, YOL PARASI YOK! PATRONLAR MUTLULUKTAN ÇILDIRIR

Haydi hayırlı uğurlu olsun; insansı robotlar için ilk fabrika açılmak üzere; RoboFab. İki bacaklı robot Digit'in yaratıcısı olan Agility Robotics'in projesi bazıları için göz korkutucu olabilir.

ABD'de Oregon eyaletinde Salem'de 2023 yılı sonunda açılacak olan 70 bin metrekarelik tesis yılda 10 bin robot üretme kapasitesine sahip olacak. 2025 yılında bu robotlar hayatımızda olacak.

Fabrika Amazon Depolama Merkezi gibi dev endüstriyel merkezlere yakınlığıyla stratejik bir konumda bulunuyor. Şirketin CEO'su Damion Shelton'a göre Salem tesisinin açılması robotik tarihi için bir dönüm noktası. Bu girişim ticari amaçlı insansı robotların seri üretiminin başlangıcını simgeliyor ve CEO'ya göre çeşitli endüstrilerde işle ilgi sorunlara çözüm getirebilecek potansiyele sahip. Her şey o kadar güzel mi? Acaba!

Fabrika 500 ‘insan işçisini' istihdam edecekmiş. Robotlar ise özellikle insanlar için tasarlanmış mekanlarda çalışmak üzere üretilecek, depo ve dağıtım merkezlerinde yük ve malzemeleri ‘insansız' bir şekilde taşıyacak.

Agility Robotics, robotlarının yaralanma, tükenmişlik sendromu, işten ayrılma gibi durumları bertaraf edeceğini iddia ediyor. Şirket yetkilileri bu robotların insanların işlerini ellerinden almayacağını aksine, istihdam yaratacağını söylüyor. Açıkçası tam olarak nasıl olacağını pek anlamadım. Digit'lerin bir çift kol ve bacağa sahip olma gerekçeleri de ilginç! Ne de olsa insanların çalışacağı mekanlarda mesai yapacaklar, bir de ortamın değişmesine gerek yok. Bu elemanların bizim gibi bir çift gözü de var. Bu gözler etrafa bakmak için kullanılmıyor, gerekçe ‘insana' daha çok benzemesi.

Robotlar yaklaşık 12 kilo taşıyabiliyor ve yaklaşık 1,4 metre yüksekliğe ulaşabiliyor. Aslında daha yükseğe ulaşma potansiyelleri de var. Kollarını yedi-sekiz metreye ulaştırmaları mümkün ama depoların tasarımları göz önüne alındığında buna pek ihtiyaçları yok. İnsanların iki metre yükseklikteki kutuları alması beklenmiyor, robotlardan da!

Şirket yetkilileri 2014 yılında lojistik ve depolama alanı için 600 bin kişilik bir iş açığı olduğunu sorunun o günden bu güne arttığını şu anda bir milyondan fazla olduğunu söylüyor. Yani onlara göre robotlar insanların yapmak istemediği işleri yapacak. İki yıl sonra digit robotlar geldiğinde işsizlik rakamlarına bir daha bakmak lazım.

Haber Ara