Millet İttifakı'nı yamalı bohçaya benzeten gazeteci İsmet Özçelik, “Millet İttifakı'nda nur topu gibi bir sorun doğmak üzere…" yorumunda bulundu.
CHP'nin içinde bulunduğu çıkmazı da değerlendiren Özçelik, “Eskiden CHP yöneticilerinin sohbetleri seviyeliydi. O sohbetlerin vizyonu vardı. Dinlerken ders gibi olurdu. Herkes bir şeyler öğrenirdi. Şimdilerde çok sıradan. İçerik yok, fikir yok… Kahve muhabbetleri gibi…” dedi.
İsmet Özçelik'in Aydınlık gazetesinde yayımlanan, "Millet ittifakında ‘grup' krizi" başlıklı yazısı şöyle:
“Millet İttifakı”nda sorunlar bitmiyor.
6+1 bohçalı bir yapı.
Her partinin kendi hesabı var.
Partilerin içleri de karışık.
Farklı gruplar farklı planlar içinde.
Bir taraftan belediyelerde ihale pazarlıkları…
Diğer taraftan gelecek kaygıları…
Ülke sorunlarından çok çıkar hesapları.
ARKASI KESİLMİYOR
Krizlerin arkası kesilmiyor.
Adaylık tartışması.
Belediyelerle ilgili atışmalar.
HDP ile ilişkilerde sıkıntı.
Yol haritasında itiş kakış.
Parti sözcülerinin açıklamalarına anında itirazlar…
Genel başkanlar sık sık buluşuyor.
Olaylara müdahale etme telaşındalar.
YENİ KRİZ
“Millet İttifakı” için yeni bilgiler var.
Küçük partiler, özellikle de Ak Parti'den kopanlar…
Bekledikleri ilgiyi bulamadılar.
Oyları çok düşük kaldı.
Şimdi çıkış arayışındalar.
Seçimlerdeki hassas dengeyi kullanma çabasındalar.
Kulislerde anlatılanlar şöyle:
“DEVA ve Gelecek baklayı ağzından çıkarmış.
Seçimlerde grup kuracak kadar kontenjan istemiş.
Peki bu kontenjanı kim verecek.
İyi Parti pek yanaşmıyormuş.
İyi Parti yöneticileri;
‘Kılıçdaroğlu aday olacaksa o halletsin' demişler.
CHP de soğukmuş.
Talepler duymazdan geliniyormuş.”
Anlayacağınız “Millet İttifakı”nda nur topu gibi bir sorun doğmak üzere…
SEDEF KABAŞ OLAYI
Bir de Sedef Kabaş olayı var.
Söyledikleri tepki görmüş.
Ama özüne değil, şekline.
Ak Parti'ye malzeme verdiği konuşuluyor.
CHP'de de itiraz çokmuş.
Kılıçdaroğlu'nun desteğine eleştiri gelmiş.
Konu kalabalıkta konuşulunca,
Kılıçdaroğlu farklı bir tutum sergiliyormuş.
Geçtiğimiz günlerde Uğur Mumcu anması vardı.
Kılıçdaroğlu aileyi ziyaret etti.
Konu orada da gündeme gelmiş.
Kılıçdaroğlu durumu toparlamak istemiş.
“Sedef keşke o sözleri söylemeseydi” demiş.
CHP'DEKİ SOHBETLER
Bir başka tartışma da CHP'deki sohbetler.
Öyle sıradan ziyaretçilerin değil…
Parti yöneticilerinin odalarında yapılanlar.
Kıdemli bir CHP'linin gözlemleri şöyle:
“Eskiden CHP yöneticilerinin sohbetleri seviyeliydi.
O sohbetlerin vizyonu vardı.
Dinlerken ders gibi olurdu.
Herkes bir şeyler öğrenirdi.
Şimdilerde çok sıradan.
İçerik yok, fikir yok…
Kahve muhabbetleri gibi…”
CHP'nin oylarının niye artmadığının göstergesi…
YABANCI GAZETECİLER
CHP yöneticileri yabancılarla temasta.
Yabancı gazetecilerle de toplantı yapmışlar.
Bir CHP yöneticisi anlattı.
Katılım eskilerden yüksek olmuş.
Yabancı gazeteciler en çok ekonomiyi sormuş.
“Nasıl yöneteceksiniz?” demişler.
Babacan'ın programını uygulayıp uygulamayacaklarını merak etmişler.
Bütün soruları yanıtlamışlar.
Yanıtların özeti, “yabancılara güvence” olmuş.
Bir başka ilginç soru da şu:
“Devri sabık yaratacak mısınız?”
Bu soru zaman zaman Kılıçdaroğlu'na da soruluyormuş.
O da “Nereden çıkarıyorsunuz?” yanıtını veriyormuş.
14. KAT
CHP'de 14. kat tartışması büyüyor.
Parti Meclisi üyeleri meraklı.
Özellikle Ankara'da ikamet etmeyenler.
14. Katı görmek isteyenler çoğalmış.
Bir fırsat yaratıp oraya çıkma çabaları artmış.
“Esrarengiz kat” durumu ilgiyi yükseltmiş.
“14. kat turizme açılsın” diyen bile var.
CHP'de gerçekten garip şeyler oluyor.
Ben 12 Eylül öncesi CHP muhabirliği yaptım.
Sonra SHP, arkasından yine CHP.
Parti merkezlerine giriş çıkışlar serbestti.
Ziyaretçiler sekreterinin yanında beklerdi.
Plazalar sadece gazeteleri değil, siyasi partileri de halktan kopardı…
CHP-İYİ PARTİ GERGİNLİĞİ
Bu arada, İyi Parti ile CHP gerilimi artıyor.
İyi Parti sözcüleri sert eleştiriler yapıyor.
“Parti yönetiminin bilgisi dahilinde” görüşü hâkim.
Bu gelişme iyi izlenmeli.
Sanki ABD bir başka hesap içinde.
Yakında kokusu çıkar…