Hürriyet gazetesi yazarı Nedim Şener, MİT'in İsrail gizli servisi Mossad'a yönelik operasyonlarında yakalanan ajanların akıbeti ile ilgili yazdı.
FİLİSTİNLİLER VE ARAPLAR SEÇİLİYOR
MİT'in tespitlerine göre Mossad, Türkiye'de, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları ve yabancı uyruklu kişilerden oluşturduğu hücreler ile casusluk faaliyetleri yürütüyor. Hedef olarak da kaçırmayı ya da öldürmeyi planladığı Filistinli ve Arapları seçiyor. Öyle ki Mossad hedef aldığı Filistinli ve Arapları takip ettirdiği ajanları arasında Türkiye'de yaşayan Filistinliler de yer alıyor.
Tespitlere göre, İsrail istihbarat örgütü; aralarında eski emniyet görevlileri ve dedektiflik yapan kişilere, hedef aldığı isimleri takip ettirip haklarında detaylı bilgi toplaması karşılığı para veriyor. Yurtdışında Mossad ajanı ile çevrimiçi görüşmeler yapan Türkiye'deki casusluk şebekesi yöneticileri ile yurtdışında görüşmeler yapılıyor, ajanlık karşılığı ödemeler ya elden ya da kripto para sistemi ile yapılıyor.
KISA SÜREDE TAHLİYE OLUYORLAR
Milli İstihbarat Teşkilatı, 2020 yılından beri yürüttüğü bu operasyonlarla birçok casusluk hücresini çökertti. 2021 yılı ekim ayında 29 kişiyi kapsayan “Muteni Operasyonu”, 2022 yılı aralık ayında 68 ajanın gözaltına alındığı “Neoplaz Operasyonu”, 2023 yılı nisan ayında 17 ajana yönelik “Nekpet Operasyonu” 2024 yılı ocak ayında da 46 kişiye hedef alan “Köstebek/Nekropol Operasyonu” başlatıldı.
MİT'in Mossad'a yönelik operasyonlar yapıldığı basında geniş bir şekilde yer alırken, dava süreci aynı şekilde kamuoyuna yansımıyor. Mossad adına ajanlık yapanların bir kısmı birkaç ay, bazıları ise 1 yıllık süre içinde mahkemeler tarafından sessiz sedasız serbest bırakılıyor.
Örneğin, basına yansıyan haberlere göre; Milli İstihbarat Teşkilatı tarafından 2023 yılının temmuz ayında gerçekleştirdiği operasyonla Mossad'ın 7 kişilik ajan şebekesi çökertilirken, soruşturma kapsamında 57 kişiye dava açıldı. Türkiye'deki Filistinlilere yönelik eylem hazırlığında olduğu bilinen ve edindikleri bilgileri Mossad'a satmakla suçlanan 20'si tutuklu 57 sanığın yargılandığı davada tutuklu 20 kişiden 18'i serbest bırakıldı. Mahkeme 36 sanığın yurtdışına çıkış yasağını kaldırdı.
İKİ KEZ ERTELENEN YASA
Üst düzey istihbarat yetkilileri ve yetkili adli makamlar bu durumun yasal eksikliklerden kaynaklandığını belirtiyorlar. Türkiye'de yabancıların yabancılara karşı casusluk faaliyetlerine dair düzenleme bulunsa da MİT'in Mossad ajanlarına yönelik operasyonları ile ortaya çıkarılan suçları tam olarak tarif etmiyor. Öngörülen ceza ise çok düşük olduğu için tutuklananlar kısa sürede serbest bırakılıyor.
Yetkililer bu amaçla TBMM'de görüşülmesi iki kez ertelenen yeni casusluk suçu ile ilgili düzenlemenin yasalaşmasının önemini ifade ediyorlar. Yasada bulunmamasına rağmen “Etki Ajanlığı” yasası olarak bilinen tasarı ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'na “Diğer faaliyetler” başlığı altında eklenecek 339/A maddesi ile “Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları aleyhine yabancı bir devlet veya organizasyonun stratejik çıkarları veya talimatı doğrultusunda; a) Türk vatandaşları veya kurum ve kuruluşları ya da Türkiye'de bulunan yabancılar hakkında araştırma yapan veya yaptıranlar, b) Türkiye'de suç işleyenler, hakkında, üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezası verilir” hükmünün yer alması bekleniyordu.
Maddeyle “diğer faaliyetler” adı altında yeni bir suç kabul edilerek, devletin güvenliği ile iç veya dış siyasal yararları aleyhine yabancı bir devlet veya organizasyonun stratejik çıkarları veya talimatı doğrultusunda gerçekleştirilen bazı fiillerin yaptırıma bağlanması amaçlanmaktaydı.
Ama olmadı, yasanın ekim ayından sonra gündeme gelmesi bekleniyor. O zamana kadar Mossad'a ve yabancılara ajanlık neredeyse serbest...