Destici, kendi partilerinin misyonuna, fikrine uygun siyasi partilerle ittifak yapabileceklerini söyledi.
BBP Genel Başkanı Mustafa Destici bir otelde düzenlediği basın toplantasında uyum yasaları kapsamında siyasi partiler yasası ve seçim kanununda yapılacak değişiklerle ilgili tekliflerini açıkladı. Siyasi partiler yasasında yapılacak değişikliklerle parti içi demokrasinin güçlendirilmesi gerektiğini söyleyen Destici, "Siyasi partilerin bütün faaliyetlerini daha hür bir ortamda ve kaygı duymadan yapabilecekleri demokratik bir siyasi partiler yasası hayata geçmelidir. İkinci olarak, seçim sistemi değiştirilerek, özellikle 'temsilde adalet' ilkesini ideal bir şekilde sağlayacak, adil bir seçim kanunu çıkarılmalıdır. Mevcut seçim sistemi ve siyasi partiler yasasıyla demokrasinin yerleşmesini beklemek hayal olur" dedi.
TEKLİF MADDELERİNİ AÇIKLADI
Destici, teklif maddelerini ise şu şekilde açıkladı:"Milletvekili Seçimi Kanununda değişiklik yapılırken, yasama görevi yapacak TBMM oluşumunda Anayasa emri olan 'seçim sisteminin temsilde adaleti ve yönetimde istikrarı sağlama' ilkesi gözetilmelidir. Yeni Cumhurbaşkanlığı sistemi, cumhurbaşkanının yarıdan bir fazla oyla seçilmesini benimsediğinden 'yönetimde istikrar' sağlanmış olmaktadır. Anayasanın diğer emri olan 'temsilde adaleti' gerçekleştirmek için de milletin iradesini mümkün olan en yüksek seviyede sandığa ve TBMM'ye yansıtacak yeni bir sistem tesis edilmelidir. Bu doğrultuda, seçim barajları kaldırılmalıdır. Partiler arası seçim işbirliği - ittifakı yasal hale getirilmelidir. Uygulama ile ilgili teklifimiz ise şöyledir: Seçime birlikte katılmaya karar veren partiler anlaştıkları ortak bir liste üzerinde karar kılıp, ittifaktaki her partinin de amblemi seçim pusulasında mevcut olacak bir şekilde tek liste ile seçime girebilmelidir. Ayrıca, bu ittifaklara isim verilmesine de müsaade edilmelidir. Mevcut sistem yerine 600 milletvekilinin 500 tanesi, Daraltılmış Bölge Sistemi ile seçilmeli ve bu yolla seçilecek milletvekilleri siyasi partilerce 'ön seçimle' belirlenmelidir. 100 milletvekili ise Türkiye milletvekili olarak seçilmeli ve bunlarda partilerce merkez yoklaması ile belirlenmelidir.-Bölgeler ve illere göre milletvekili sayıları tespiti illerin nüfus sayıları esas alınarak değil Yüksek Seçim Kurulunca açıklanan seçmen sayılarına göre yapılmalıdır. Seçim dönemlerinde propaganda imkanları adil hale getirilmelidir. Siyasi partilere yapılan hazine ve seçim yardımı ya tamamen kaldırılmalı ya da anayasanın eşitlik ilkesi ve hakça tanımına uygun olarak yeniden düzenlenmelidir. Milletvekili dokunulmazlıkları siyasi faaliyetler ve kürsü dokunulmazlığı haricinde kaldırılmadır."
"BU BARAJ YANLIŞTIR"
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin barajın düşmesi ile ilgili yaptığı açıklamayı değerlendiren Destici, şöyle konuştu: "Sayın Devlet Bahçeli'nin birkaç gün önce bu seçim barajı ile ilgili yaptığı açıklamayı çok önemsiyor, doğru ve saygıdeğer buluyoruz. Buna karşı yapılan, söylenen sözleri çok basit ve sığ bulduğumu ifade etmek istiyorum. "MHP baraj altına gidiyor da onun için baraj kalksın dediğiö gibi sözler, laflar gerçekten çok sığ ve basittir. Kimin barajı geçtiği ya da kimin barajın altında kaldığının önemi ikinci derecedir. Bizim tartışmamız gereken şudur: Bu baraj demokratik midir değil midir? Doğru mudur, yanlış mıdır? Bu baraj antidemokratiktir. Bu baraj yanlıştır. Devlet Bahçeli yanlış olan antidemokratik olan bir şeyin kaldırılmasını gündeme getirmiştir ve bunu tartışılmasını siyasi partiler tarafından görüşülmesini söylemiştir. Bundan daha doğru, daha doğal ne olabilir ki? Devlet Bahçeli'nin attığı adımın doğru bir adım olduğunu bir kere daha ifade ediyorum. Bu aynı zamanda bir fırsattır. Bütün partiler sırası geldiğinde 'baraj yüksek kaldırılmalıdır.' diyorlar işte size bir fırsat geldi. Değerlendirin bunu. Bundan kim kaçarsa bundan sonra yüzde onluk barajın vebali onun boynunda olur. Bu bir samimiyet testidir. Devlet Bahçeli'nin attığı bu adımın değerlendirmesi gerektiğini ve doğru bir adım olduğunu söylüyorum. Ona karşı söylenen sözleri de sığ ve basit bulduğumu yanlış mı bulduğumu da ifade etmek istiyorum"
"SEÇİM İTTİFAKLARI YASAL HALE GELECEK"
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yapılmasına 2 sene olduğunu söyleyen Destici, "Önceden bir şeylerin söylenmesinin yanlış olduğunu kaydeden Destici, "İki sene öncesinden Türkiye'nin bütün gündeminin buna kilitlenmesine, her akşam televizyonlarda bu konunun konuşuluyor olmasını çok doğru bulmuyorum. Türkiye'nin şu anda çok önemli problemleri var. Dış politikada yaşananlar ortada. Suriye ve Irak'ta yaşananlar ortada. Ekonomi ile ilgili sıkıntılar ortada. Euro bugün 4.60 oldu. dolar 3. 90., Benzin 6 lira'yı aştı. Mazot 5 lirayı geçti. eğitimdeki problemler ortada. Bizim pek çok problemimiz var. İsteriz ki akşam televizyonlarda Türkiye'nin temel problemleri çözüm odaklı olarak tartışılsın, çözümler üretilsin. Birliğimizi beraberliğimizi güçlendirecek konular konuşulsun ve adımlar atılsın. Ama şimdiden siz iki sene öncesinden bir ayrıştırma, bir kamplaştırma politikası ile giderseniz seçime varana kadar tamamen ayrılmış, parçalanmış, bölünmüş bir siyasi yapı olur. Bunun Türkiye faydası yoktur. Bugünden Cumhurbaşkanlığı adaylığını açıklayan kimsede yok. Bazı siyasi parti genel başkanları ile ilgili bu tür sözler söyleniyor ama kendi adından hiç kimsenin ağzından ben 2019'a adayım gibi bir cümle duymadım. Bunu bugünden söylemenin de kendi kanaatimce çok doğru olmadığını düşünüyorum. O günün şartlarına görmek, yaşamak gerekir. O günün şartlarına göre kendimizde aday olabiliriz, kendimizde bir aday çıkartabiliriz. Şu uyum yasalarını gördükten sonra belki çıkacak adaylar içerisinde birini destekleyeceğiz. Seçim ittifakları büyük bir ihtimalle yasal hale getirilecek. Bir seçim işbirliği yapıyorsanız işbirliğinin Cumhurbaşkanlığı adayına da yansıyacağı kaçınılmazdır" diye konuştu.
SEÇİM İTTİFAKI
Seçim ittifakları ile ilgili de açıklama yapan Destici, konuşmasını şöyle sürdürdü:"Şimdi bu olmaz diyemem. Ama söylediğim gibi önce uyum yasalarının çıkması gerekir. Uyum yasalarının tamamen hepsini görmemiz gerekir. Nasıl bir seçim sistemi ile nasıl bir siyasi partiler yasasıyla seçimlere gireceğiz bunu görmemiz lazım. Şu anda Adalet ve Kalkınma Partisi Türkiye yönetiyor. Sayın Cumhurbaşkanı yeni sistemle Adalet ve Kalkınma Partisi'nin genel başkanı. Biz bu zamana kadar doğru kimden gelirse gelsin onun yanında durduk. Şu anda özellikle terörle mücadele noktasında hem içeride hem dışarıda, Suriye'de yürütülen operasyonlarda Irak'ın kuzeyinde yürütülen politikalarda ağırlıklı olarak dış politikada iktidar Partisi'ni destekliyoruz. Bu politikaları doğru buluyoruz. Eğitim politikaları ilgili eleştirilerimizi yapıyoruz. Ekonomi ile ilgili eleştirilerimizi yapıyoruz. Biz doğruya doğru, yanlışa yanlış diyen bir siyasi partiyiz. Anlayışımızı da hiç çekinmeden bugüne kadar nasıl sürdürdüysek bundan sonra da sürdürmeye devam edeceğiz. Türkiye'deki bölücü parti hariç, teröristler hariç herkesi yerli ve milli görüyoruz. Bizim ideolojik olarak bir duruşumuz var. Bir seçim işbirliği yapacaksak elbette ki bu ideolojimize, fikrimize, misyonumuza yakın olan siyasi partilerle seçim işbirliği yapmamız kadar doğal bir şey de olamaz. 16 Nisan referandumunda biz biliyorsunuz 'Evet' dedik. Dolayısıyla da o referandumdaki 'Evet' diyenlerle büyük birlik partisi'nin bir iş birliği ya da ittifak yapması da herhalde çok normal karşılanacaktır.
Büyük Birlik Partisi olarak biz geçmişte de iltifaklar yapmış tecrübeli bir partiyiz ülkemiz için, devletimiz için, milletimiz için bir işbirliği yapmamız gerekirse bundan bu hususla da ilgili olarak şu Parti ile bu parti ile 2 sene öncesinden bir şey söylemenin doğru olmayacağını düşünüyorum ama bizim kimlerle işbirliği yapabileceğimiz zaten kamuoyunun bilgisine dahilindedir."
AK Partinin Meclis Başkalığı için İsmail Kahramanı tekrar aday göstermesini de değerlendiren Destici, "Mecliste olsaydık, İsmail Kahraman beyi desteklerdik. Tecrübesi, bilgi birikimi hem de bütün sağı kucaklayan anlayışa sahip. Kendisi ve partisi için hayırlısı olsun" şeklinde konuştu.