Mustafa İslamoğlu'ndan ilginç iddia: Ayasofya'nın camiye çevrilmesi Kur'an'a aykırı
Alman medya kuruluşu DW Türkçe'de Nevşin Mengü'nün sorularını yanıtlayan İlahiyatçı Mustafa İslamoğlu, Ayasofya'nın camiye çevrilmesinin Kur'an'a aykırı olduğunu belirterek, 'Kur'an’ın kabul etmediği bir eylemdir.' dedi.

Oluşturma Tarihi: 2022-02-18 13:22:49

Güncelleme Tarihi: 2022-02-18 13:22:49

Çıkışlarıyla sık sık gündem olan ilahiyatçı Mustafa İslamoğlu, Ayasofya'nın yeniden cami olarak açılmasının, Kur'an'a aykırı olduğunu söyledi.

Mustafa İslamoğlu Alman medya kuruluşu DW Türkçe'de Nevşin Mengü'nün sorularını yanıtladı ve Ayasofya'nın camiye dönüştürülmesiyle ve fetih kavramıyla ilgili konuştu.

"KUR'AN'IN KABUL ETMEDİĞİ BİR EYLEM"

Ayasofya'nın camiye çevrilmesinin Kur'an'a aykırı olduğunu söyleyen İslamoğlu, "Kur'an'ın kabul etmediği bir eylemdir." dedi.

“KILIÇLA HUTBEYE ÇIKMALAR BUNLAR FETİH FALAN DEĞİL”

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın Ayasofya Camii'nin hutbesine kılıçla çıkmasına değinen İslamoğlu, “Bugün Fetih Suresi'ni okuyorlar İstanbul'un alınışında. Ne kadar cehalet var görüyor musunuz, farkında mısınız? Dolayısıyla kılıçla hutbeye çıkmalar falan fetih bu değil. Fetih aslında bir insan yüreğinin fethedilmesidir. İki insan yüreğinin buluşmasıdır.” ifadelerini kullandı.

“FETİH, BİR İNSANIN YÜREĞİNİN FETHEDİLMESİDİR”

Mustafa İslamoğlu'nun konuyla ilgili ifadeleri şu şekilde:

“Ayasofya'nın camiye çevrilmesi esasen Kur'an'a aykırı bir eylemdir. Kur'an'ın kabul etmediği bir eylemdir. Fetih nedir oradan girmemiz lazım. Fetih diye bir sure var Kur'an'da. Bu sure Mekke'nin fethinde inmedi, Bedir zaferinde inmedi, diğer fetihlerde inmedi. Bu sure, Allah'ın Resulü'nün Hudeybiye Barış anlaşması yani müşriklerle yapılan barış anlaşması üzerine inen surenin adı Fetih Suresi'dir. Bugün Fetih Suresi'ni okuyorlar İstanbul'un alınışında. Ne kadar cehalet var görüyor musunuz, farkında mısınız? Dolayısıyla kılıçla hutbeye çıkmalar falan fetih bu değil. Fetih aslında bir insan yüreğinin fethedilmesidir. İki insan yüreğinin buluşmasıdır.”

İslamoğlu yıllar önce kendisine Ayasofya sorusu sorulduğunda "Bir şehir kılıçla fetholunursa şehrin en büyük mabedi İslam mabedine çevrilir, bu egemenlik hakkıdır." ifadelerini kullanmıştı.

AYASOFYAN'IN İBADETE AÇILMASI

Osmanlı İmparatorluğu'nun 7. padişahı II. Mehmet'in 29 Mayıs 1453'te İstanbul'u fethiyle 916 yıl kilise olarak hizmet veren Ayasofya, camiye dönüştürüldü.

Fetihle birlikte "Fatih" unvanını alan Fatih Sultan Mehmet, fetihten sonraki ilk cuma olan 1 Haziran 1453'te cuma namazını Ayasofya'da kıldı. Ayasofya, fethin sembolü haline geldi.

Fatih Sultan Mehmet, Ayasofya'yı camiye çevirdikten sonra en önemli gelir kaynaklarını aktardığı Ayasofya Camii Vakfı'nı kurdu.

Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılması ve yerine Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasıyla Ayasofya'nın tarihi de değişti.

Restorasyon çalışmaları nedeniyle 1930-1935 yılları arasında halka kapatılan Ayasofya'da, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün emriyle bir dizi çalışma yapıldı. Bu çalışmalar sırasında çeşitli restorasyonlar, kubbenin demir kuşak ile çevrilmesi ve mozaiklerin ortaya çıkarılıp temizlenmesi işlemleri gerçekleştirildi.

Bakanlar Kurulu'nun 24 Kasım 1934 tarih ve 7/1589 sayılı kararıyla Ayasofya, müzeye dönüştürüldü.

Bakanlar Kurulu kararıyla 1934 yılında müzeye dönüştürülen Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi, Danıştay'ın söz konusu kararı iptal etmesinin ardından 24 Temmuz 2020'de aslına uygun olarak yeniden ibadete açıldı.