Pizzasına tükürülen müşteri konuştu
Eskişehir'de bir müşteriye götürdüğü pizzaya tükürüp görüntüsünü çeken kuryenin ardından pizza şirketi tarafından yapılan 'şantaj' açıklamasından sonra, kamuoyunda kendisi de şantaj iddialarına maruz kalan müşteri ve avukatı açıklamalarda bulundu.

Oluşturma Tarihi: 2018-03-28 17:26:53

Güncelleme Tarihi: 2018-03-28 17:26:53

Eskişehir'de bir müşteriye götürdüğü pizzaya tükürüp görüntüsünü çeken kuryenin ardından pizza şirketi tarafından yapılan 'şantaj' açıklamasından sonra, kamuoyunda kendisi de şantaj iddialarına maruz kalan müşteri ve avukatı açıklamalar yaptı.

İHA'nın haberine göre, Eskişehir'de pizza servisi yapan bir kurye, servise gittiği apartmana girdikten sonra pizza kutusunu açarak içine tükürdü. Pizzaya tükürdüğü anları cep telefonu ile de kaydeden kurye, güvenlik kameralarını fark etmedi. Pizzaya tükürme anlarını cep telefonu ile çeken kurye daha sonra pizzayı müşteriye teslim etti. Yaşananlar ise güvenlik kameraları tarafından kaydedildi. Ortaya çıkan bu olayın sonrasında konuşan Hüseyin Alyüz ve Avukatı Kemal Sayılır'dan bir açıklama geldi. Pizzaya tüküren şahsa dava açan Alyüz, yaşanan olayı anlattı.

"BANA 'PİZZAYI YEME' DİYE MESAJ GELDİ"

Olayı anlatan mağdur Hüseyin Akyüz, "Bir pizza siparişi verdim gece saat 11.30'da. Telefonla konuştuğum bayan arkadaşla aramada sadece şöyle konuşma geçti, nasıl bir pizza istediğimi söyledim ve kendisi bana adres sordu. Ben yaklaşık 7-8 yıldır aynı adreste oturuyorum. Adresi sorması üzerine bende, 'Hanımefendi benim adresimin orada olması gerekiyor, neden adresim kayıtlı değil' şeklinde bir soru sordum. Hanımefendi de böyle bir kaydın bulunmadığını, tekrar adresi istediğini söyledi. Benim kendileriyle konuşmam bu kadar. Yaşanılan olay bundan sonrasında başladı. Bizim binamızda her katta güvenlik kamerası var. Bina sahibinin yeğeni zaten binamızda 1'inci katta oturuyor. O arkadaşın dairesinde duruyor güvenlik kameraları. Bir hırsızlık, bir güvenlik zaafı olmaması nedeniyle binada o arkadaşın dairesinde duruyor. Sonra yukarı çıkarken birinci katta duraksamış bu pizzayı getiren kişi. Kameranın da çok yanıp sönmesinden dolayı da bir iki ses de duymuş 1'inci kattaki komşu. Kameraya yaklaştığında bir hareket yaptığını görmüş. Pizzayı açmış, içine tükürdüğünü görmüş. Sonra kapıyı açmış yukarı çıkmaya başlayınca yakalayamamış. Daha sonra arkasından bağırmış 'Pizza kime geldiyse yemesin' diye. Böyle bağırınca da ben 5'inci katta oturduğum için kendim duymuyorum. Daha sonra tekrar içeri girip kameradan tespit ediyor hangi kata çıktığını. Bir katta iki kişiyiz zaten önce karşı komşumu arıyor, daha sonra beni arıyor. Bende meşgule attım telefonu çok önemli bir şey olmadığını düşündüğümden. Daha sonra pizzadan 1-2 dilim yedim. Tam üçüncü dilimi ısırdığımda bana mesaj geldi 'Pizzayı yeme' diye. Daha sonrasında indim aşağıya hayırdır ne oldu diye, görüntülere baktıktan sonra böyle bir şey ile karşılaştım" ifadelerini kullandı.

"KARŞI TARAFIN AVUKATI BİZE ULAŞTI"

Görüntüleri izledikten sonra bunun kesinliğine varılınca, mecburen bir bulaşıcı hastalık olmaması adına bir doktora gittim. Yapılması gereken bütün testlere girdim, çıktım hepsinden. Doktorun da tespiti, aşırı temizlik titizlik anlamına gelen bir rahatsızlığım varmış. Onunla alakalı görüştük. Normal bir insana göre daha fazla bu konuda etkilenebileceğimi söyledi. Şantaj tamamen bir algı oluşturmak için ortaya atılmış bir şey. Televizyonda şu anda bazı kanallar tarafından hala yayınlanan evrakının şöyle bir durumu var; evrakın üst kısmını zaten yayınlamıyorlar. Ayrıca bu evrak bir evraka karşılık yazılıyor. Yani burada ne var, karşı tarafın avukatı bu evrakın üzerinden bizden özür diliyor, yaptıkları hatanın yanlış olduğunu kabul ediyor. Karşıdaki kişinin yaptığı davranışın utanç verici olduğunu söylüyor. Suçlarını kabul ediyor ve bunun üzerine bana, 'Sizin durumunuz gerçekten kötü bir durum bununla alakalı maddi ve manevi tazminatınızı, zararınızı karşılamak için bekliyoruz. Sadece bununla alakalı bize rakam belirtin' şeklinde öncesinde bize karşı tarafın avukatından bir kağıt geliyor" dedi.

"ALGI OLUŞTURDULAR" İDDİASI

Mağdurun avukatı Kemal Sayılır ise, sadece kendi ihtarnamelerini sunduklarını ve insanlarda yanlış bir kanaat oluşturduklarını ifade ederek, "Karşı taraf bu franchise şirket avukatı şahsımı ve müvekkilimi aradı. Bununla birlikte bizden zarar miktarını belirtmediğimizden dolayı zarar miktarını bildirmemizi istedi. Ancak olanların belirttiği, iddialarında bulunduğu gibi yüksek miktarı, o rakamı söylemedik ve onun üzerine 'Bize yazılı olarak talebinizi gönderin' dedi. Bize 28 Aralık 2017 tarihinde bir ihtarname geldi. Bu ihtarnamenin içeriğinde, tüküren şahsı işten çıkarttıklarını, iyi niyet, ahlak kurallarına uymadığını, bunu neden yaptıklarını anlayamadıklarını ve çok üzgün olduklarını, müvekkilimden özür dilediklerini ve zarar miktarının yazılı olarak ivedilikle kendilerine bildirildiklerinde karşılanacağını ilettiler. Biz de bunun üzerine dün haberlerde şantaj iddiası diye verilen ihtarnamenin sadece son kısmı yayınlanmış. İmzamı kısmen gösteren ihtarnameyi gönderdik. Bu ihtarname hukukumuzda uzlaşma ve arabuluculuk denen sistemin bir örneğidir. Şantaj malzemesi değildir. Burada bir algı oluşturdular. Kendi ihtarnamelerini servis etmeden sadece bizim ihtarnamemizi sundular ve insanlarda yanlış bir kanaat oluşturdular. Yine bu karşı taraf bizi ihtarnamelerden sonra ses çıkmayınca, müvekkilimi, görüntüleri izleyen tanığı ve tüküren şahsı örgüt gibi gösterip şantaj ve nitelikli dolandırıcılıktan suç duyurusunda bulundu. Biz de müvekkilim açısından savunmamızı yaptık. Bu savunmamızda iftira atıldığını ve suç uydurulduğunu söyleyerek kendilerinden şikayetçi olduk. Soruşturma devam ediyor" şeklinde konuştu.

"BİZ KURYEYE KARŞI DA DAVA AÇTIK"

Son olarak bu olayın şantaj olduğu yönünde insanlarda bir kanı oluşturduğunu söyleyen Avukat Sayılır, konuşmasına şu şekilde devam etti:

"Sabah programlarında gördüğümüz üzere, bizim bu olayın şantaj olduğu yönünde insanlarda bir kanı oluştu. Sabah programlarında bunu dile getirdiler. Biz kuryenin avukatlığını yapmıyoruz. Biz kuryeye karşı da dava açtık. Bunlar da hala devam ediyor. Orada insanlar, yanlış bilgilerle kamuoyunda yanlış kanı oluşturdu. Biz bunlardan dolayı da muzdarip olduk. Bu konuda da sabah programları, biz hangileri olduğunu yine araştırıyoruz. Bunları düzeltmeleri için kendileriyle iletişime geçeceğiz."