Ruşen Çakır, çözüm sürecine dair yeniden gündeme gelen temasları, siyasi aktörlerin pozisyonlarını ve özellikle muhalefetin Kürt hareketine yaklaşımındaki çelişkileri değerlendirdi. “Kürtler Türkiye'nin en politik topluluklarından biri, ama onlara hâlâ figüran muamelesi yapılıyor. Aktör değilmiş gibi davranılıyor” diyen Çakır, muhalefet partilerinin de bu yaklaşımı değiştirmekte zorlandığını dile getirdi.
“CHP'nin Kürt hareketine yaklaşımı hâlâ sorunlu”
Çakır, 2023 seçimlerinde Kemal Kılıçdaroğlu'na destek veren Kürt seçmenin büyük hayal kırıklığı yaşadığını hatırlatarak, “Birinci turun ardından Ümit Özdağ ile imzalanan protokol, Kürt hareketinde derin bir güvensizlik yarattı” dedi. Selahattin Demirtaş'ın cezaevinde olmasına rağmen Cumhuriyet Halk Partisi'nin ciddi bir dayanışma sergilemediğini söyleyen Çakır, bu tür tutumların geçmişte yaşanmış olsa da kolayca unutulmayacağını vurguladı.
“PKK'nın silah bırakması herkesin hayrınaysa, bu süreç desteklenmeli”
19 Mart'ta AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile DEM Parti yetkilileri arasında yapılan görüşmeye atıf yapan Çakır, bu görüşmenin, Ekim 2024'ten bu yana adım adım şekillenen yeni bir sürecin parçası olduğunu savundu. Sürecin nihai hedefinin PKK'nın silah bırakması olduğunu belirten Çakır, “Bu, herkesin hayrına olacak bir gelişme. Böyle bir ihtimali gündemden düşürmek, sadece siyasi pozisyon kaygısıyla mümkün olmamalı” ifadelerini kullandı.
“Kürtler kendi yolunu çizdi, kimsenin aklına ihtiyaçları yok”
Ruşen Çakır, Kürt hareketinin inişli çıkışlı ama istikrarlı bir siyasi çizgi izlediğini ve artık kendi kararlarını alma yetkinliğine sahip olduğunu belirtti. “Sırrı Süreyya Önder, Pervin Buldan, Ahmet Türk gibi isimler cezaevlerinden geçmiş, büyük bedeller ödemiş insanlar. Bu insanlara yol göstermeye kalkmak, üstten bir dille akıl vermek ancak küçümseyici bir yaklaşımın ürünü olabilir” dedi.
Çakır, Kürt hareketinin gelecekte kiminle ittifak kuracağına ya da nasıl bir yol izleyeceğine özgürce karar verebilmesi gerektiğini belirterek, “Bunca yıl bedel ödemiş, örgütlenmesini kurmuş, siyasetle iç içe geçmiş bu topluluk artık kendi rotasını çizer. Onlara akıl vermeye çalışmadan önce, kim ne yapmış ona bakmalı” dedi.
Kayna: medyascope.tv
